***
DIÞARDA
Points: 5.744, Level: 48
Level completed: 97%,
Points required for next Level: 6
Overall activity: 0%
Achievements

Þükredilirse nimetler artar
Bir kimse, Allahü teâlânýn ihsan ettiði nimetlerin kýymetini bilir, buna göre yaþarsa yani kendinde bir deðiþme olmazsa, bu kimseye verilen nimetler, onda hep kalýr hatta artar...
Allahü teâlâya þükretmek, Onun dinini kabûl etmek, emrettiklerini yapmak, yasak ettiklerinden de sakýnmak demektir Cehennemden kurtulmak için, itikâtta ve amelde, Muhammed aleyhisselâma uymaktan baþka çâre yoktur. Ýyilik yapana teþekkür edileceðini, herkes bilir. Bu, insanlýk îcâbýdýr. Ýyilik edenlere hürmet edilir, nimet sâhipleri, büyük bilinir. Bunun için, her nimetin hakîkî sâhibi olan Allahü teâlâya þükretmek, insanlýk îcâbýdýr, bir vazîfe ve bir borçtur. Nisâ sûresinin 147. âyetinde meâlen;
(Allahýn nimetlerine þükreder ve îmân ederseniz, Allah size niçin azâb etsin?) buyurulmaktadýr.
Ýmâm-ý Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
ÝNSANLARA FAYDALI OLMAK...
“Allahü teâlânýn, bir kuluna, faydalý, güzel iþler yapmayý, çok kimsenin ihtiyaçlarýný saðlamasýný nasib etmesi, çok kimsenin ona sýðýnmasý, bu kul için pek büyük bir nimettir! Allahü teâlâ, kullarýna ýyâlim demiþ, çok merhametli olduðu için, herkesin rýzkýný, nafakasýný kendi üzerine almýþtýr. Allahü teâlâ, bu ýyâlinden birkaçýnýn rýzýklarý, nafakalarý için ve bunlarýn yetiþmeleri, râhat yaþamalarý için bir kulunu görevlendirirse, bu kuluna büyük ihsân etmiþ olur. Bu büyük nimete kavuþup da, bunun için þükretmesini bilen kimse, çok tâlihli, pek bahtiyârdýr. Bunun kýymetini bilip, þükretmek, kendi sâhibinin, Rabbinin ýyâline hizmet etmeyi saâdet ve þeref bilmek ve Rabbinin kullarýný yetiþtirmekle öðünmek, akýl icâbýdýr.”
Ýyilik edenlere, þükretmek yani, sevindiðini bildirmek, aklýn istediði bir þeydir. Dinin bildirdiði hükümler, bütün nimetleri, iyilikleri yaratan, gönderen Allahü teâlâya karþý, þükrün nasýl yapýlacaðýný göstermektedir. Ayrýca dünyânýn, hayâtýn düzeni, cenâb-ý Hakkýn bu emirlerini yapmakla ve yasak ettiklerinden de sakýnmakla mümkün olur. Eðer Allahü teâlâ, herkesi kendi baþýna býraksaydý, kötülükten, karýþýklýktan baþka bir þey olmazdý. Allahü teâlânýn harâm etmesi olmasaydý, nefisleri, keyifleri peþinde koþanlar, baþkalarýnýn mallarýna, cânlarýna, ýrzlarýna saldýrýr, fenâlýklar, karýþýklýklar hâsýl olur, saldýran da, karþýsýndakiler de, zarar görür, helâk olurlardý.
Bütün insanlarýn, Allahü teâlânýn emir ve yasaklarýndan uzaklaþtýkça, geçimsizlik, sefâlet, iþkence, sýkýntý ile kývrandýklarý hep görülmüþ ve görülmeye de devam etmektedir. Teknoloji, akýllara hayret verecek þekilde ilerlediði hâlde, dünyâdaki huzûrsuzluðun, insanlýktaki sýkýntýnýn azalmadýðý hatta arttýðý görülmektedir.
Allahü teâlâ, insanlarýn saâdetlerine sebep olan þeyleri emretmiþ ve felâketlerine sebep olanlarý da yasak etmiþtir. Dinli olsun, dinsiz olsun, bir kimse bilerek veyâ bilmeyerek, bu emir ve yasaklara uyduðu kadar, dünyâda râhat ve huzûr içinde yaþar. Bu hal, faydalý ilâcý kullanan herkesin dertten kurtulmasý gibidir. Bunun için Kur’ân-ý kerîme uygun olarak çalýþan, dinli dinsiz herkes muvaffak olur. Fakat âhirette, saâdete kavuþabilmek için Kur’ân-ý kerîmin bildirdiklerine îmân etmek ve bunlara uymak lâzýmdýr. Avn bin Abdullah hazretleri;
“Allahü teâlâ âhiret için çalýþanýn dünyâ iþlerine kâfi gelir, dünyâsý husûsunda ona yardýmcý olur. Kim Allahü teâlâya karþý hâlini düzeltirse, Allahü teâlâ onunla insanlar arasýný düzeltir, güzel yapar. Ýçini düzeltenin, Allahü teâlâ dýþýný düzeltir, güzel yapar” buyurmuþtur.
KENDÝNDE DEÐÝÞME OLMAZSA...
Bir kimse, Allahü teâlânýn ihsan ettiði nimetlerin kýymetini bilir, buna göre yaþarsa yani kendinde bir deðiþme olmazsa, bu kimseye verilen nimetler, onda hep kalýr hatta artar. Bu hâl, bir insan için olduðu gibi cemiyet ve milletler için de aynýdýr. Nitekim Ra’d sûresinin 11. âyetinde meâlen;
(Bir millet, kendini bozmadýkça, Allah onlarýn hâllerini deðiþtirmez) buyurulmuþtur.
Netice olarak, nimetin kýymeti bilinmez, hakký gözetilmezse elden gider. Þükredilir, hakký gözetilirse elde kalýr ve artar. Sûre-i Ýbrâhîmin 7. âyetinde meâlen buyurulduðu gibi:
(Þükrederseniz, verdiðim nimetleri elbette arttýrýrým.)
Gönül Pýnarý
Osman Ünlü