***
DIŞARDA
Points: 455.346, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 100,0%
Achievements


Cevap: Mevlidi Nebi (2007)
Değerli Müslümanlar!Şu anda gerek burada ve gerekse de dünyanın her yerinde,müslümanlar Peygamber Efendimizin(a.s.) mevlid-i şerifini kutlamakta ve ona olan sevgilerini göstermektedirler.Gerçekte Peygamber Efendimizi(a.s.) tazim etmek;O'nun ahlakıyla ahlaklanmak, onun sünnetini tatbik etmek, yolunda yürümekle olur.Sadece zahir ile iktifa etmek yeterli değildir.Allah-u Teala'dan umudum;O'nun emirlerini yerine getirerek, yasaklarından sakınarak,Peygamber aleyhisselatu vessalamın ahlakıyla ahlaklanarak, sünnetini tatbik ederek, içten bir tazim etmeye bizi muvaffak eylemesidir.Sadece zahirde kalıp,kabuğu tutup,içini terk etmekle değil.

Değerli Müslümanlar!Ben zayıf ve aciz bir kul olarak, Peygamber aleyhisselatu vessalamın vasfı hakkında ne diyebilirim ki.Öyle bir zat ki Allahu Teala onu vasfetmiş,O'nu övmüş. Kur'an'ı Kerim'de mealen şöyle buyurulmaktadır: "Şüphesiz sen ey Habibim Muhammed (aleyhisselatu vessalam) yüce bir ahlak üzerindesin.” Bundan daha büyük bir vasıf, daha büyük bir övgü ne olabilir ki.Yine Allah-u Teala başka bir ayeti kerimede mealen şöyle buyurmaktadır:"Biz seni insanlara, cinlere ve tüm mahlukata ancak rahmet olarak gönderdik.” Bundan daha büyük, daha azim bir vasıf ne olabilir ki.Allahu Teala'nın Kur'an'ı Kerim'de buyurduğu bu ayeti kerimedeki güzel ahlakın biz acaba neresindeyiz.
Bunu ne kadar tatbik ediyoruz? Allahu Teala'nın sözünden daha büyük,daha azim, daha doğru söz olabilir mi. Allah-u Teala Kur'an'ı Kerim'de mealen şöyle buyurmaktadır: "Deki (onlara) Ey Habibim! Eğer Allah'ı seviyorsanız bana tabi olunuz.Böylece Allah-u Teala sizi sever ve günahlarınızı bağışlar.'Başka bir ayeti kerimede mealen Allah-u Teala şöyle buyurmaktadır: " O kendi nefsine meylederek konuşmaz.Konuştuğu Allah-u Teala tarafından kendisine indirilen bir vahiydir.O batıla asla girmez.” Bundan daha büyük, daha azim hiçbir şey olamaz değerli Müslümanlar.Allahu Teala bununla da yetinmeyip, Peygamber Efendimizin(a.s.) ismini, kendi isminin yanında beraber söylemedikçe,müslüman olunamayacağını bildirmiştir.İnsanlar Allahu Teala'nın birliğine, Peygamber Efendimizin(a.s.), Allah-u Teala'nın peygamberi ve rasulü olduğuna inanmadıkça,sözle,fiille, kalble inanmadıkça müslüman ve mümin olamazlar.Allah-u Teala kişinin kıldığı namazını Peygamber Efendimizin(a.s.) ismini zikretmedikçe kabul buyurmaz.Tahiyyatta oturduğu zaman,Peygamber Efendimizin(a.s.) ismini zikretmeyenin Allah-u Teala namazını kabul etmez.Değerli Müslümanlar!Ben ne kadar Peygamber Efendimizi(a.s.)meth ve vasf edersem edeyim bu okyanusun bir damlası kadar bile olamayacaktır. Nasıl ki onu tazim ve takdır edebilirim ki; Allahu Teala O'nu tazim etmiş ve O'nu yükseltmiştir.
Değerli Müslümanlar!Peygamber Efendimize(a.s.) gönderilen vahiy bütün müslümanlara, alimlere,mürşitlere kendilerine yol edinmeleri ve O'nun ahlakıyla ahlaklanmaları için yeterlidir.Allah-u Teala Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi vesellemi peygamberlerin sonuncusu ve tamamlayıcısı olarak gönderdi.O'nun şer'i şerifi, önceki peygamberlerin şer'i şeriflerinin hükmünü iptal etti.Onlarda bulunan bütün güzelliklerin hepsi Peygamber Efendimizin ahlakında ve şer'i şerifinde mevcuttur.Bundan daha büyük, daha değerli bir şey ne olabilir ki .Değerli Müslümanlar!Peygamber Efendimizin (a.s.) mevlid-i şerifini kutlamanın bu kadar büyük ve azim olmasının nedeni Peygamber Efendimizin(a.s.) çok büyük ve azemetli olmasındandır.Allah-u Teala Peygamber Efendimize verdiği nimetleri bütün insanlığa kati delillerle ispat etmiş göstermiştir. Bundan daha güzel ne olabilir.
Değerli Müslümanlar! Peygamber Efendimizi sevmeyen düşmanları, O'na bir eksiklik, bir noksanlık nisbet etmek istediler.Bunun için çok çaba gösterdiler.İslam'dan önceki ve sonraki tüm dönemlerde Peygamber Efendimizde(a.s.) hiçbir eksiklik, hiçbir noksanlık bulamadılar. Allah-u Teala onların bu isteklerini yüzlerine vurdu.Ebu Süfyan Rum diyarına gittiği zaman Rum kralı Herakıl kendisine;'Peygamberi anlat,onun hakkında neler dersiniz.'dedi. O dedi ki; Ben ve bütün Mekke ehli asla onun yalan söylediğini görmedik ve O asla yalan söylemez.' O zaman Rum kralı Herakıl dedi ki:'Madem ki sizlere yalan söylemez, Allah-u Teala'nın adına nasıl yalan söyler'. ve ona Peygamber Efendimizin davasının hak üzerinde ve doğru olduğunu söyledi.
<SPAN Değerli Müslümanlar!Dikkatlice bakacak olursak göreceğiz ki bu gün içine düştüğümüz durum, bir hasta gibi zayıf vegüçsüz olmamızın sebebi,Peygamber aleyhisselatu vessalamın şer'i şerifini tatbik etmediğimizdendir.O'nun ahlakıyla ahlaklanmadığımızdan dolayıdır. Allah-u Teala'nın haram kıldığı şeyleri işleyip,emirlerini tatbik etmediğimizden dolayıdır. Evet değerli Müslümanlar!İçinde bulunduğumuz bu duruma asıl sebep Peygamber Efendimizin (a.s.) izinde yürümememizdir.Peygamber Efendimizin(a.s.) metodunu tatbik etmememizden dolayıdır.Bu musibetler,bu zaaflar,bu acizlik,bundan dolayı üzerimize gelmektedir.Ve böyle devam ettiğimiz sürece daha nice musibetleri göreceğiz.Değerli müslümanlar bunun ilacı Peygamber Efendimizin(a.s.) şer'i şerifine dönmektir, onun izinde yürümektir. Allah-u Teala'ya karşı yaptığımız kusurlardan, işlediğimiz haramlardan dolayı tövbe etmektir.Bunu başka bir şeyle telafi etmek mümkün değildir.
Değerli Müslümanlar!Peygamber Efendimiz aleyhisselatu vesselam duayı musibetlere karşı korunmak için vesile edinmiş ve dua etmiştir.Biz de bu durumumuzdan kurtulmak için Allah-u Teala ‘ya dua etmeliyiz,O'na yönelmeliyiz.Dua ile ilgili olarak Allah-u Teala Kur'an-ı Kerim'de mealen şöyle buyurmaktadır: " Rabbiniz olan bana dua ediniz ki duanızı kabul edeyim.”Başka bir ayette Allah-u Teala Peygamber Efendimize hitap ediyor ve mealen şöyle buyuruyor "Kullarım beni senden sorsalar onlara de ki; RabbiM size yakındır,dualarınızı kabul eder.O halde Rabbinize icabet edin.Umulur ki felaha kurtuluşa erersiniz.”Değerli Müslümanlar!Hiçbir peygamber yoktur ki zorluklar,musibetler karşısında, savaşlarda ve cihad esnasında Allah-u Teala'ya dua etmemiş olsun.O halde biz de Allah-u Teala'ya dua edelim.
Değerli Müslümanlar!Peygamber aleyhisselatu vesselamın hanımı Hazreti Hatice(r.anha) ve amcası Ebu Talip vefat ettikten sonra müşrikler Peygamber Efendimize olan ezalarını daha fazla arttırdılar.O'na daha fazla eziyet ettiler.Peygamber aleyhisselatu vesselam insanları Allah'ın dinine davet edebilmek için, Taif denilen yere gidip,oranın ahalisinden yardım istedi. Onları Allah'ın dinine davet eti Peygamber Efendimize Taif halkı yardım etmediği gibi ona eziyet dahi ettiler.Hatta cahillerini,çocuklarını arkasından saldılar.Onlar taşlarla O'na vurdular ,ayaklarını kanattılar.Peygamber Efendimiz bu musibetler karşısında, bu zorluklar karşısında meşhur duasını yaptı. Taif duası ismiyle meşhur bu duayı yaptı.Bu duada Allah Rasulü salllallahu aleyhi vesellem; "Ey Rabbim! Beni kendi kendime bırakma, ben bu zorlukların üstünden gelemem.Ey Rabbim beni düşmanına,bana eziyet edecek birine mi teslim edeceksin. Ey Rabbim eğer sen benden razı olursan bu gördüğüm zorluklar hiçbirşey değildir.Ey Rabbim beni bu zorlukların üstünden gelmeye ve dinini insanlara hakkıyla tebliğ etmeye muvaffak et' Bu meşhur dua çok uzundur.Allah Rasulü salllallahu aleyhi vesellem bu sıkıntılı halde bu şekilde Allah-u Teala'ya dua etmiştir.Değerli Müslümanlar, Peygamber Efendimiz bu duayı yaptıktan sonra, Allah-u Teala dağ meleğini Peygamber Efendimize (a.s.) gönderdi. Melek,Peygamber Efendimize eğer isterse Mekke'nin içinde bulunduğu iki dağı üzerlerine yıkabileceğini ve emrini beklediğini söyleyince,Peygamber Efendimiz; 'Hayır, sabredeceğim. Umulur ki onların soyundan Allah-u Teala'ya iman edenler çıkar.Allah-u Teala'ya ibadet ederler, kulluk ederler. 'dedi.