4 sonuçtan 1 ile 4 arası

Konu: İlla Edep , illa Edep !!!

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 25.810, Level: 96
    Points: 25.810, Level: 96
    Level completed: 46%,
    Points required for next Level: 540
    Level completed: 46%, Points required for next Level: 540
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    mihrab - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    May 2009
    Mesajlar
    4.559
    Points
    25.810
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    21

    Standart İlla Edep , illa Edep !!!

    EDEB YA HUU!

    Edebiyat kelimesinin kökü 'halkı ziyafete davet' anlamını taşıyan Arapça "edb" mastarıdır.
    Sufilerin "edeb" kelimesini sık tekrarlamaları veya bazı ariflerin "Edeb ya hu!" şeklinde levhalar yazdırtıp duvarlarına asmaları belki de kelimenin bu mastar anlamına bir göndermede bulunmaktaydı. Çünkü "E-De-B" kelimesi "Eline, Diline, Beline (sahip olmak)" gibi bir hayat prensibini hatırlatıyordu. Nitekim edepli (terbiye ve haya sahibi, ölçülü, zarif) veya edepsiz (utanması olmayan, terbiyeden yoksun) kelimesinin açılımı da aslında "edb" kökünün bizzat insan için mutlak lüzumlu görülen bir anlamını bize sunar. İnsan ki yaptığı iş veya gösterdiği başarı ile halkı ziyafete davet etmeli, gelecek kuşaklar için bir şeyler üretip eğer mümkünse onlara bir ziyafet çekebilmelidir. Dünyaya gelişten maksat da zaten insanlık adına bir sofra donatmak, dünyaya yeni bir şeyler katıp öyle gitmek değil midir?.
    Sufilere göre edeb, "hep güzel şeylerle birlikte olma" demektir. Zünnun-ı Mısrî, edeb gözetmeyen bir müridin sufilik yolunda mesafe alsa da bir gün başlangıç noktasına döneceğini söyler. Sufiler edebi genelde ikiye ayırır: Zahirî edeb (beden ve şeriatla ilgilidir) ve batınî edeb (kalb ve Hak ile ilgilidir). Burada önemli olan batınî edebdir. Çünkü işin güzel oluşu dışı da güzel gösterir, ama dışın güzel oluşu içe tesir etmez, bilakis riyaya kapı aralar.
    Anlatırlar ki ünlü sufilerden Ebu Hafs müritleriyle birlikte hacca giderken Bağdat'ta Cüneyd'i ziyaret etmişler. Cüneyd misafirlerinin çok terbiyeli ve nazik tavırlarını görünce Ebu Hafs'a, "Maşallah!.. Müritlerini saray mensupları gibi edeplendirmişsin!" buyurmuş. Bunun üzerine Ebu Hafs, müritlerinin yapmacıklı birer gösteriş meraklısı olmadıklarını açıklamak üzere "Hayır, onların batınlarındaki edeb, zâhirlerine yansımıştır!" cevabını vermiş.
    Edebin dünya ehli için ayrı, dindarlar için ayrı, ârifler için ayrı kıstas ve görüntüleri olduğu, her mesleğe veya toplum kademesine göre başka edeblerden söz edilebileceği, "Güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderilen" Efendiler Efendisi'nin Muhammedî edeb ile ümmetine örnek olduğu, velhasıl "insan" olmak için edebin ilk şart sayıldığı açıktır. Başka bir ifadeyle, edeb, insanın gündelik yaşamını baştan sona kuşatmadığı sürece huzurlu bir hayattan söz edilemez. Her halin ve her tavrın bir adâbı (edebler silsilesi) vardır. Söz söyleme âdâbı, dinleme âdâbı, sofra âdâbı, sokak âdâbı, ev âdâbı, ziyaret âdâbı, ibadet âdâbı, oyun âdâbı, hatta tuvalet âdâbı...

    ***

    "Edb" mastarının isim hali olan "edeb" kelimesi, "yerinde ve ölçülü davranma melekesi, herkese karşı iyi davranma, her hususta haddini bilip sınırı aşmama, terbiye, nezaket, usluluk, zarafet, incelik, kibarlık, beğenme, alışkanlık, gelenek" gibi anlamlar taşır. "Nefsi hatadan koruyacak şeyleri bilmek" veya "sahibini kınanıp utandıracak hallerden koruyan yetenek" anlamı da yine edeb kelimesi hakkında sözlüklerde kayıtlıdır. Eskilere göre edeb genel bir kavramdır ve "güzel ahlakın tamamı"nı ihtiva eder. Bu durumda edeb için, "güzellikler ve iyiliklerin toplu adı" da diyebiliriz. İnsanı hayra ve doğruluğa davet eden her şey, yani insaniyet kavramının içini dolduran bütün erdemler (iyilik, dürüstlük, çalışkanlık, yardımseverlik, güzel ahlak, gülümseme vs.) edeb kelimesinde bir karşılık bulur. O halde âdem olmanın, yani adam olmanın özü ve özeti edepli olmaktır. Bu yüzdendir ki daha VII. yüzyıldan itibaren İslam medeniyeti çerçevesinde yazılan ahlak kitaplarının çoğunun isminde edeb kelimesini görürüz. İbn Mukaffa'nın Edebü'l-Kebîr veya Edebü'-Sağîr adlı risaleleri insanın başarılı olabilmesi ve sağlıklı iletişimin yollarını gösterip iyi ahlakı öğütler. İbn Kuteybe'nin, Ebu Bekir Hassâf'ın ve Buharî'nin bu konudaki kitapları neredeyse günümüzün başarılı olmanın yollarını anlatan moda kitaplarına benzer. Yani insanlar her devirde güzele ve mükemmele ulaşmayı öğütleyen kitaplar yazmışlardır. Daha sonraki çağlarda yazılan edeb kitapları ise birdenbire didaktik ahlak ve edebiyat konularıyla dolmaya başlamıştır. Artık gelişip olgunlaşan ahlakî-edebî hikmetler, seçkin ve münevver zümrenin örmek alınabilecek duygu, düşünce ve hayat tarzları, insanı merkeze alan hikmet ve bilgi vs. konular herkesin merak ettiği şeyler arasına girmiştir.
    Atalarımızın insanı edepli kılan, iyi ve güzel ahlaka ulaştıran bilgi için genel mânâda "edebiyat" kelimesini kullanmaları XIX. yüzyıla rastlar. Daha önce "ahlak, töre, muaşeret, karşılıklı güzel ilişkiler vs." demek olan edeb kelimesi Tanzimat yıllarından sonra literatür anlamında edebiyatı da karşılamaya başladı. Yani insanın ebed içinde sürmesi istenen mükemmel hayat, birdenbire edebiyatın omuzlarına yüklendi. O güne kadar süre gelen lugat (sözlük bilgisi), sarf ve nahiv (dilbilgisi), iştikak (kelime türeme bilgisi, etimoloji), meanî (anlam bilim), beyan (açık ve anlaşılır söz söyleme bilgisi ve edebi sanatlar), bedi (güzel ve doğru söz söyleme bilgisi), karz-ı şiir (şiir sanatı, poetika), aruz, kafiye (uyak), inşa (süslü nesir bilgisi), hat (güzel yazı, kaligrafi) gibi edebî bilimler de edebiyatın hizmetine verildi. Sonunda edebiyat sayesinde daha zarif, daha bedii, daha bahtiyar bir ömür tasavvuru geliştirildi.
    Şimdi soru şu: Bu tasavvur yalnızca bir hayal olarak mı kaldı; yoksa gerçekten edebiyat ile dostluğumuzdan hayatımıza yeterince güzellik yansıyor mu?!.. Cevabı her kişi kendi edebiyat serüvenini yeniden değerlendirerek versin lütfen. Sonra da isteyenler edebiyat vasıtasıyla "edb"e ulaşsın, isteyenler derinlikli ve mutlu bir "edeb" ülkesinde yaşasın.


    BERCESTE


    Ehl-i irfân arasında aradım kıldım talep
    Her hüner makbûl imiş, illâ edep, illâ edep

    Laedrîa

    Bilgeler arasında en makbul hünerin hangisi olduğunu çok arayıp sordum. Sonunda öğrendim ki her hüner makbul imiş, amma edeb hepsinden de üstünmüş (veya; edeb dairesinde yapılınca her hüner makbul imiş!)


    alıntı
    Sessizlik de bir çeşit konuşma sanatıdır





    hasretin rüzgarında savrulan bir hayat

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 25.810, Level: 96
    Points: 25.810, Level: 96
    Level completed: 46%,
    Points required for next Level: 540
    Level completed: 46%, Points required for next Level: 540
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    mihrab - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    May 2009
    Mesajlar
    4.559
    Points
    25.810
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    21

    Standart Cevap: İlla Edep , illa Edep !!!

    Girdim ilim meclisine ilim talep etmeye -----ilim taaa gerilerde kalmis illa edep illa edep.HZ Mevlana buyurdu . Kalbim iman nedir diye aklima sordu . Aklimda kalbimin kulagina iman edepten ibarettir diye fisildadi . Onun icin edepsiz kimseler yalniz kendilerine kotuluk etmis olmaz edepsizliyi yuzunden butun dunyayi atese verir .......................<EHLI DILLER ARASINDA ARADIM KILDIM TALEP ..HER HUNER MAKBUL IMIS ILLA EDEP ILLA EDEP ...
    alıntı
    Sessizlik de bir çeşit konuşma sanatıdır





    hasretin rüzgarında savrulan bir hayat

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 25.810, Level: 96
    Points: 25.810, Level: 96
    Level completed: 46%,
    Points required for next Level: 540
    Level completed: 46%, Points required for next Level: 540
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    mihrab - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    May 2009
    Mesajlar
    4.559
    Points
    25.810
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    21

    Standart Cevap: İlla Edep , illa Edep !!!

    İLLÂ EDEB

    İbn-i Atâ -kuddise sirruh- şöyle der:
    “Bu mânevî yolda terakkî edenler, sırf namaz ve oruç gibi farz ibâdetlerle bu yüceliğe ulaşmış değillerdir. Aksine bunları eksiksiz ve kusursuz bir şekilde îfâ etmeye ilâveten, fazîletli ameller ve davranışlarla yükselmişlerdir. Nitekim Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz:
    «Kıyâmet günü bana en yakın olanınız, huy ve ahlâk olarak en güzel olanınızdır.» (Tirmizî, Birr, 71)
    buyurmuşlardır.”
    SÖZÜN ÖZÜ:
    Şâir ne güzel söyler:
    Edeb bir tâc imiş nûr-i Hüdâ’dan
    Giy ol tâcı emîn ol her belâdan
    Bir ârif şâir de şöyle der:
    Ehl-i diller arasında aradım kıldım taleb
    Her hüner makbûl imiş illâ edeb illâ edeb
    Hakîkî edeb ve ahlâk kahramanı olanlar, peygamberler ve velîlerdir. Bir de, bu zevâtı tâkip etmesini bilenlerdir ki, onlar, yüce bir ahlâka sahip olma irâdesini gösterirler. Ahlâkın esası, dînin olgunluğundan ayrı bir şey değildir. Ahlâk, hayvânî vasıflardan kurtulup insânî meziyetlerle ziynetlenmektir. Gerçekte müslüman olmak da, İslâm ahlâkına sahip olmaktır. Ulvî güzellikleri, hâl ve davranışlara taşıyabilmektir.
    Hâsılı akıl ve hikmet nazarı ile bakıldığında Kur’ân-ı Kerîm’de en büyük ve esaslı yer tutan mevzuun edeb ve ahlâk olduğu görülür. Ondaki târihî kıssalar dahî ahlâkı, yâni davranış mükemmelliğini telkin maksadıyladır.
    Hazret-i Mevlânâ buyurur:
    “Kalbim: «– Îmân nedir?» diye aklıma sordu. Aklım da kalbimin kulağına: «– Îmân edebden ibârettir.» diye fısıldadı.”
    “Onun için edebsiz kimseler, yalnız kendisine kötülük etmiş olmaz. O, belki edebsizliği yüzünden bütün dünyâyı ateşe vermiş olur.”

    alıntı
    Sessizlik de bir çeşit konuşma sanatıdır





    hasretin rüzgarında savrulan bir hayat

  4. #4
    Reyhani
    Reyhani - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: İlla Edep , illa Edep !!!

    EDEB YA HUU!

    Allah (c.c) razı olsun.



Benzer Konular

  1. Edep
    By posoflu in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 14.04.10, 17:34
  2. Edep illa edep!!!!!
    By Konyevi Nisa in forum Tasavvuf Yazıları
    Cevaplar: 37
    Son Mesaj: 27.09.09, 11:33
  3. İlla Edep,İlla Edep...!!!
    By SiLa in forum Nasihatlar
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 14.04.09, 10:25
  4. Edep
    By LiYa in forum Nasihatlar
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 12.03.09, 17:28
  5. Edep
    By BaRLa in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 21.06.08, 18:03

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •