4 sonuçtan 1 ile 4 arası

Konu: Bazı dini kelimelerin açıklamaları

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 25.810, Level: 96
    Points: 25.810, Level: 96
    Level completed: 46%,
    Points required for next Level: 540
    Level completed: 46%, Points required for next Level: 540
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    mihrab - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    May 2009
    Mesajlar
    4.559
    Points
    25.810
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    21

    Standart Bazı dini kelimelerin açıklamaları

    Sual: Bid'at, caiz gibi kelimeleri anlayamıyorum. Bunların bir kısmını yazdım. Açıklarsanız, dini yazı okurken bakarım.

    CEVAP
    Her ilim, ıstılahları [deyimleri] ile öğrenilir. Bu bakımdan Türkçesi olmayan kelimeleri öğrenmeniz şarttır. Bildirdiğiniz kelimelerin açıklamaları şöyle:





    Abid: İbadetle meşgul olan.
    Akıl-balig: Ergenlik çağına ulaşmış olan.

    Akika:
    Çocuk nimetine karşılık, Allahü teâlâya şükretmek niyetiyle kesilen hayvan.
    Arefe: Zilhiccenin 9. günü. Kurban bayramından önceki gün. Başka güne arefe denmez.

    Aşere-i mübeşşere:
    Cennete girecekleri, dünyada iken ismen müjdelenen on Sahabi.
    Ateist: Allahü teâlâya inanmayan, dinsiz.


    Bid'at: Sonradan ortaya çıkan şey. Zararlı olmayan âdetlerdeki değişiklikler günah olmaz. İbadette, bid'at yasaktır. Mesela papaz elbisesi giymek günah değil, haç takmak küfürdür.

    Caiz:
    Yapılmasında mahzur, [sakınca] olmayan şey.

    Dar-ül-Harb:
    İslam ahkamının tatbik edilmediği yer. Kâfir diyarı. İslam ahkamının tatbik edildiği yere, İslam diyarına Dar-ül-İslam denir.


    Edille-i şeriyye: Dinimiz için esas olan ve bunlara bağlı olan deliller. Edille-i şeriyye dörttür. Bunlar, Kitap [Kur'an-ı kerim], Sünnet, İcma ve Kıyastır.

    Eshab:
    Peygamber efendimizin mübarek arkadaşları. [Allahü teâlâ, Kur’an-ı kerimde hepsinden razı olduğunu ve hepsine Cenneti vaat ettiğini bildirmiştir.]

    Fasık:
    Harama önem verdiği halde emir ve yasaklara uymayan günahkâr.
    Feyz: İlahi ihsan, lütuf, manevi nimetler.

    Fıkıh:
    Dinde yapılması ve yapılmaması gereken işleri bildiren ilim. Bu ilimden kendisine lazım olanları öğrenmek farzdır.

    Fakih:
    İctihad derecesine varmış âlim.

    Fitne:
    Bölücülük yapmak, insanları sıkıntıya, belaya düşürmek.
    Fuhş: Çirkin söz ve iş.


    Gayrı müslim: Müslüman olmayan. Daha çok hıristiyan ve yahudilere denir.

    Hacamat:
    Deriyi keserek kan alma. Sülükle de olabilir.

    Halife:
    Resulullah efendimizin vekili ve bütün müslümanların reisi veya bir tasavvuf büyüğünün vazifelendirdiği talebesi.

    Halvet:
    Yabancı bir kadınla bir erkeğin, bir yerde yalnız kalması.
    Hasenat: Güzel işler, iyilikler. Seyyiat ise bunun zıddıdır. Kötülükler, günahlar demektir.

    Hatem-ül-enbiya:
    Peygamberlerin sonuncusu Muhammed aleyhisselam.
    Hubb-i fillah ve Buğd-i fillah: Allah için sevip Allah için düşmanlık etmek.

    Hurmet-i müsahere:
    Herhangi bir kadına, şehvetle dokunmakla hasıl olan durum. Bir kadının herhangi bir yerine şehvetle dokunmak, hurmet-i müsahereye sebep olur. Yani o kadının neseb ile ve süt ile olan anası ve kızları ile, o erkeğin evlenmesi haram olur.

    Hüsn-i zan:
    İyi zan.
    Su-i zan: kötü zan.










    alıntı
    Sessizlik de bir çeşit konuşma sanatıdır





    hasretin rüzgarında savrulan bir hayat

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 25.810, Level: 96
    Points: 25.810, Level: 96
    Level completed: 46%,
    Points required for next Level: 540
    Level completed: 46%, Points required for next Level: 540
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    mihrab - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    May 2009
    Mesajlar
    4.559
    Points
    25.810
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    21

    Standart Cevap: Bazı dini kelimelerin açıklamaları

    İctihad: Müctehid âlimlerin Kur'an-ı kerim ve hadis-i şeriflerden çıkardıkları hüküm.

    İddet:
    Boşanan veya kocasının ölümü ile dul kalan kadının başka erkekle evlenebilmesi için beklemesi gereken zaman.

    İhlas:
    Bütün iş ve ibadetlerini yalnız Allah için yapmak. İhlas sahibine muhlis denir.
    İrtidad: Müslüman iken, İslam dinini terk etme. Terk edene mürted denir.

    İskat ve Devir:
    Ölen müslümanı, namaz oruç gibi borcundan kurtarmak için yapılan iş.
    İstiğfar: Allahü teâlâdan mağfiret, af dilemek.

    İstihare:
    Bir işin hayırlı olup olmayacağını anlamak için, iki rekat namaz kıldıktan sonra, rüya görmek üzere uykuya yatma.

    İstihaza:
    Adet ve lohusalık dışında gelip oruca, namaza mani olmayan hastalık kanı.

    İtikad:
    Peygamber efendimizin, Allahü teâlâ tarafından, Peygamber olarak bütün insanlara getirdiği ve bildirdiği hususların hepsini kalben tasdik ederek inanma.


    Kefaret: Yanlışlıkla veya kasten işlenen bir günahın affı için dinin emrettiğini yapma.
    Kelime-i Tevhid: "La ilahe illallah Muhammedün resulullah" sözü.

    Kelime-i Temcid:
    "La havle vela kuvvete illa billah" sözü.
    Kerahet: İşlenen amelin sevabını gideren şeyler. Buna mekruh da denir.

    Mahrem:
    Nikah düşmeyen kimse. Namahrem, yabancı, kendisiyle evlenilmesi haram olmayan demektir. Herkese söylenmeyen gizli şeylere de mahrem denir.

    Mahşer:
    Kıyamette bütün mahlukatın dirildikten sonra hesap için toplanacakları yer.
    Mendub: Yapılması halinde sevap, yapılmazsa günah olmayan şeyler.
    Mubah: Dinimizde yapılması emir olunmayan ve yasak da edilmeyen şeyler.

    Müdahene:
    Gücü yettiği halde, haram işleyene mani olmamak.
    Müdara: Dini veya dünyayı zarardan kurtarmak için, dünya menfaatinden vermek.

    Mümin:
    Resul-i Ekremin bildirdiklerinin hepsini beğenip, kalbi ile kabul eden, inanmayıp inkâr edene münkir veya kâfir denir.

    Münafık:
    İnanmadığı halde, müslümanları aldatmak için, müslüman görünen kimse.


    Riyazet: Nefsin isteklerini yapmamak. Nefsin istemediğini yapmak ise mücahededir.

    Ruhsat:
    İslamiyet’in meşakkat ve zaruret gibi sebeplere bağlı olarak, ibadetlerde ve diğer işlerde tanıdığı izin ve kolaylık, kolaylık yolu, azimetin zıddı.

    Salih:
    Ehl-i sünnet itikadında olup genel olarak günah işlemeyen kimse.
    Sapık: İtikad veya ibadetlerde Ehl-i sünnetten ayrılan.

    Sütre:
    Namaz kılanın önüne diktiği yarım metreden uzun çubuk.
    Tahmid: "Elhamdülillah" sözü.

    Riya: İki yüzlülük, Allah’tan başkası için ibadet etme.
    Nifak: Münafıklık.

    Şikak:
    Uyuşmazlık.
    Nefs-i emmare: Kötülük yapmak isteyen nefs.

    Rüşdü hidayet :
    Doğru yolu arayıp bulma.
    İstikamet: Doğru yol.

    Erzel-i ömür:
    Başkalarına muhtaç olunan sıkıntılı ihtiyarlık dönemi.
    Murat: Seçilmiş kimse.
    Muhlas: Devamlı ihlas sahibi.

    İsar:
    Cömertlik, kendine ihtiyacı olmayan şeyleri vermek, isar ise, kendine gereken şeyleri vermektir. Yani başkalarını kendine tercih etmektir.

    Amel-i kesir: Namazı bozan çok hareket.

    Rükün:
    Namazın içindeki bir farz.
    Rüku: Namazda, elleri dize koyup yaklaşık 90 derece eğilmek.
    Necaset: Gaita, idrar, kan gibi pislik.

    Teganni:
    Teganni, ırlamak, sesini hançeresinde tekrarlayıp türlü sesler çıkarmaktır. Yani, musiki perdesine uydurmak için, hareke, harf ve med [uzatmak] eklemek veya çıkarmak suretiyle kelimeleri bozmak demektir.

    Tefekkür: Allah’ın varlığını birliğini ve yarattıklarındaki hikmetleri düşünmek demektir.
    Dimağı yorulur: Beyni yorulur demektir.
    İtidal: Orta yol, aşırılıklardan uzak olmak demektir.
    Sessizlik de bir çeşit konuşma sanatıdır





    hasretin rüzgarında savrulan bir hayat

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 25.810, Level: 96
    Points: 25.810, Level: 96
    Level completed: 46%,
    Points required for next Level: 540
    Level completed: 46%, Points required for next Level: 540
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    mihrab - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    May 2009
    Mesajlar
    4.559
    Points
    25.810
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    21

    Standart Cevap: Bazı dini kelimelerin açıklamaları

    Sual: Feth suresinin başındaki "zenb" kelimesini ehl-i sünnet âlimleri nasıl tevil ediyorlar?
    CEVAP
    Oradaki zenb yani günah kelimesi, (Habibim seni geçmişte ve gelecekte günah işlemekten mahfuz buyurduk) anlamındadır.

    Sual:
    Salik ne demek?

    CEVAP
    Salik, tasavvuf yoluna girmiş talebe, mürid demektir. Salik, Allahü teâlânın sevgisi ile ve Onun sevgisine kavuşmak arzusu ile yanar. Bilmediği, anlayamadığı bir aşk ile şaşkın haldedir. Uykusu kaçar, gözyaşları dinmez. Geçmişteki günahlarından utanarak başını kaldıramaz. Her işinde Allah’tan korkar, titrer. Allahü teâlânın sevgisine kavuşturacak işleri yapmak için çırpınır. Her işinde sabır ve af eder. Her geçimsizlikte, sıkıntıda kusuru kendisinde görür. Her nefeste Allah’ını düşünür. Gaflet ile yaşamaz. Kimseyle münakaşa etmez. Bir kalbi incitmekten korkar. Kalbleri Allahü teâlânın evi bilir.



    Sual: Kurbet ne demektir?
    CEVAP
    Allah rızası için yapılan iş demektir.

    Sual:
    Kâbe’ye niçin mescid-i haram denilmiştir?
    CEVAP
    Orada, idamlığı da, öldürmek haram olduğu için.

    Sual:
    (Anam-babam sana feda olsun ya Resulallah) ne demektir?
    CEVAP
    (Senin emrin onlarınkine tercih edilir) demektir.

    Sual:
    Ahmaklık ne demektir?
    CEVAP
    Zararlı iş görmektir.

    Sual: Peder ne demektir? Baba yerine kullanmak caiz midir?
    CEVAP
    Peder, Farsça baba demektir. Kayınbabaya kayınpeder denir. Kullanmakta mahzur yoktur.

    Sual: Cuma günü ruhun tanıdıkların evine gelmesi ne demektir?
    CEVAP
    Ruh madde değil, gelmesi, bilmek, tanımak demektir.

    Sual:
    Hadis-i şerifte başı ağrımayan birinin, Cehennemlik olduğu bildirilmiştir. Burada baş ağrısı ne demektir?
    CEVAP
    Dert demektir. Yani her müslümana dert, keder gelir demektir. Mefhumu muhalifi muteber olmaktadır.



    Sual: Bir kelimeyi çocuğa isim olarak konunca anlamı değişir mi?
    CEVAP
    Değişebilir. Misallerle açıklayalım. Mesela, İslam, cihad kelimeleri isim olarak konmuşsa, artık, İslam'a, müslüman olmak denmez. Müslüman olan diye tarif edilir. Cihad kelimesine de savaş, savaş etmek denmez. Allah için savaşan denir. Cihad kelimesinin biraz daha kuvvetlisi Cahid'dir. Bunun da daha kuvvetlisi Mücahid'dir. İsim olarak konunca, artık, Cihad da, Cahid de, Mücahid de, biri diğerinden daha kuvvetli olmak üzere, cihad eden anlamına gelir.

    Bunun gibi, Hicabi, utanmakla ilgili demektir. Ama bu isim olarak kullanılınca, mahcup, utangaç, hayâlı, edepli, terbiyeli, perdeli, namuslu gibi anlamlara gelir.
    Hulki, Ruhi, Sulhi kelimeleri de böyledir.

    Sual: Ben evli olduğum halde, dedem bana nabekâr diye takılıyor. Bu ne demektir?
    CEVAP
    Nabekâr, faydasız, işe yaramaz demektir. Serseri, haylaz, avare, işsiz gibi manaları da vardır.

    Şeref nedir?
    Sual:
    Şerefli, şerefsiz deniyor. Şeref nedir?
    CEVAP
    Şeref; yücelik, büyüklük, Allah katındaki üstünlük demektir. Bunun için, Müslümana şerefsiz diye hakaret etmekten çok sakınmalı.

    İnsanın şerefi, Allah indindeki değeri, ilim ve edep sahibi olmasıyla ölçülür. Zenginlikle, makam ve mevki sahibi olmakla, şöhret veya soyla ölçülmez. (İslam Ahlakı)

    İnsanın şerefi, ilmi ve edebiyle ölçüldüğü gibi, mekânların [yerlerin] şerefi de orada bulunanların şerefiyle ölçülür. Onun için, (Şeref-ül-mekân bil-mekîn) demişlerdir. Bir evde salih kimseler varsa, günah işlenmiyor, ibadet ediyorlarsa, orası şerefli bir mekân olur. Bir evde de, fasıklar oturuyor, orada çeşitli günah işleniyorsa, orası fısk meclisi olur.

    Sual: Faideli Bilgiler kitabında, Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretleri için (Zülcenahayn) tabiri geçiyor. Bu ne demektir?
    CEVAP
    Cenah, kelime olarak kanat demektir. Cenahayn, iki kanatlı, iki özelliği olan demektir. “”de sahip demektir. Kelime olarak, iki kanat sahibi zat demektir. Istılahta ise, hem zahiri ilimlerde, hem de marifette yani tasavvufta yüksek dereceye ulaşmış âlim demektir. Mürşid-i kâmiller de, ictihâd derecesinde yüksek âlim oldukları için, hem ilim, hem de marifet sahibi yani zülcenahayn idiler.

    Sual: On sekiz bin âlem ne demektir?
    CEVAP
    Her mahlûk nevine âlem denir.18 bin mahluk var demek.

    Sual: Esselamü alâ menittebe’al hüdâ, “Hüdaya tabi olanlara selam olsun” demek midir?
    CEVAP
    Huda [hı ile], Farsça’da ilah manasındadır. Sahip, efendi manasına da gelir. Arapça’da ise, hüda [he ile] hidayete erme, doğru yolu, hak yolu, yani İslamiyet’i bulma gibi manalara gelir. Bildirdiğiniz cümlenin manası, (Hidayet üzere olana, hak yolda bulunana selam olsun) demektir.

    Sual: Nabi efendinin bu şiirini açıklar mısınız?
    Sakın terki edebden, küy-i mahbûb-i Hudâdır bu,
    Nazargâh-ı ilâhîdir, makâm-ı Mustafâdır bu!
    Murâ'ât-i edeb şartiyle gir Nâbî bu dergâha,
    Metâf-i kudsiyândır, bûsegâh-i Enbiyâdır bu
    !
    CEVAP
    Kelimelerin manaları şöyledir:
    Küy = köy, mahalle, şehir
    Murâ'ât = saygı göstermek riayet etmek
    Metaf = tavaf edilecek yer
    kudsiyan = kudsiler, melekler
    Busegah = öpülecek yer

    Edepsizlik yapmaktan çok sakın, burası Huda'nın sevgilisinin şehridir.
    Burası, Allah’ın rahmetle nazar ettiği, Muhammed Mustafa'nın makamıdır.
    Nabi, bu dergâha, saygı ile edebini takınarak gir.
    Meleklerin tavaf ettiği, peygamberlerin eşiğini öptüğü yerdir burası.
    Sessizlik de bir çeşit konuşma sanatıdır





    hasretin rüzgarında savrulan bir hayat

  4. #4
    ***
    DIŞARDA
    Points: 25.810, Level: 96
    Points: 25.810, Level: 96
    Level completed: 46%,
    Points required for next Level: 540
    Level completed: 46%, Points required for next Level: 540
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    mihrab - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    May 2009
    Mesajlar
    4.559
    Points
    25.810
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    21

    Standart Cevap: Bazı dini kelimelerin açıklamaları

    Müfti-yi macin
    Sual:
    Kitaplarda geçen, müfti-yi macin ne demektir?
    CEVAP
    Macin, dini dünya kazancına alet eden hilecidir. Müfti-yi macin ise, sapık itikadını başkalarına bulaştırmak çabasında olan din görevlisi demektir.

    Yâ ile başlayan ifadeler
    Sual:
    Resulullah kelimesi, bazen Resulallah okunuyor. Niçin böyle okunuyor?
    CEVAP
    Arapçada yâ ile başlayan kelimeler öyle okunur. Birkaç örnek verelim:
    Resulullah, yâ ile başlayınca, yâ Resulallah olur.
    Rabb-ül âlimin, yâ ile başlayınca, yâ Rabb-el âlemin olur.
    Ebu Bekir, yâ ile başlayınca, yâ Eba Bekir olur.
    Ebu Ubeyde, yâ ile başlayınca, yâ Eba Ubeyde olur.
    Emir-ül müminin, yâ ile başlayınca, yâ emir-el müminin olur.
    Melek-ül mevt, yâ ile başlayınca, yâ melek-el mevt olur.
    Hüccet-ül islam, yâ ile başlayınca, yâ hüccet-el islam olur.

    Zülfüyâr
    Sual:
    Konuşmalarda, şiirlerde, (Zülfüyâre dokunmayalım) deniyor. Kimdir, nedir bu zülfüyâr?
    CEVAP
    Zülüf:
    Şakaklardan sarkan saç lülesi, sevgilinin saçı.
    Zülfüyâr:
    Sevgilinin zülfü.
    Zülfüyâre dokunmak: Hatırlı, güçlü bir kimseyi veya bir makamı gücendirmek, darılmasına yol açmak, fitneye sebep olmak.
    Zülfüyâre dokunmamak: Hiç kimseye zarar veya sıkıntı vermemek, sıkıntı verecek, konulara girmemek, fitne fesattan uzak durmak.

    Terör örgütü
    Sual:
    Basında bazı suçlu kimseler veya onları savunanlar, örgütlerinin ismi için, bu isim çok kıymetlidir, örgütü suçlamak o kıymetli Türk destanını aşağılamak olur diyorlar. Suç örgütünün isminin kıymetli olması, onu suçlu olmaktan kurtarır mı?
    CEVAP
    Suçluluk psikolojisiyle öyle mantıksız şeyler söylenebilir. Allah, Peygamber, melek ve İslam gibi mübarek isimlerinden biriyle terör örgütü kurulsa, ismi mübarek diye teröristler suçlanamayacak mı? Sebilullah, Hablullah veya Hizbullah isimli bir terör örgütü kurulsa, bu ifadeler Kur’an-ı kerimde övülüyor diye, bu isimlerden birini alan terör örgütü suçlanamaz mı? Biri de çıksa, Hizb-ül-İslam isimli bir terör örgütü kurup, suç işlese, ismi mübarek diye, suçlular cezalandırılamayacak mı? Adı ne olursa olsun suç işleyen her örgüt suçludur.


    Kelimeler:

    Sebilullah:
    Allah’ın yolu, Allah’ın rızası
    Hablullah: Allah’ın ipi, Kur'an-ı kerim, İslamiyet, cemaat
    Hizbullah: Allah’ın fırkası, Allah’ın grubu, Allah’ın taraftarı
    Hizb-ül-İslam: İslam grubu, İslam taraftarı

    Ezeli hazine
    Sual:
    Tam İlmihalin başında (İşte budur, miftah-ı genc-i kadim; Bismillahirrahmanirrahim) ifadesinin manası nedir?
    CEVAP
    Miftah = Anahtar
    Genc = Hazine
    Kadim = Eski, ezeli
    Yani, (Ezeli hazinenin anahtarı Bismillahirrahmanirrahim) demektir.
    Sessizlik de bir çeşit konuşma sanatıdır





    hasretin rüzgarında savrulan bir hayat

Benzer Konular

  1. Mimari proje çeşitleri ve açıklamaları
    By SiLa in forum Mimarlık Ödev
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 26.12.12, 18:15
  2. Bazı dini kelimelerin açıklamaları
    By bayram_42 in forum İslami Konular Ve Kaynaklar
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 31.12.09, 01:05
  3. Kelimelerin Yazılışı
    By BaRLa in forum komik olaylar,ve fıkralar
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 16.07.09, 22:35
  4. müslüman çocuğuna bazı dini sualler
    By Konyevi Nisa in forum Islam'da çocuk
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 13.09.08, 14:32
  5. Osmanlı Tuğrasının Açıklamaları
    By Konyevi Nisa in forum Osmanlı tarihi
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 12.06.08, 09:34

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •