2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: Osmanlıca hakkında kim ne dedi ?

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Osmanlıca hakkında kim ne dedi ?


    OSMANLICA HAKKINDA KİM NE DEDİ ?


    Her dil imparatorluk dili olamaz. Çünkü her millet imparatorluk kuramaz. Türk milleti tarafından fethedilmiş topraklar nasıl Türk vatanı olmuşsa, aynı millet tarafından Fethedilmiş kelimeler de öyle Türk kelimesi olmuştur. Asırlarca Türk'ün malı olmuş, Türk sesiyle ve Türk san’atıyla işlenmiş; ev, âile, köy Türkçesine, aşk ve îman Türkçesine girmiş; Türk'ün heyecânına işlenip vicdânına yerleşmiş ve Türk olmuş kelimeler de Verilemez!.. Bunlar, bizim zafer ve şeref hâtıralarımızdır.


    Nihad Sâmi BANARLI

    Yeryüzünde milli kütüphanelerindeki eserlerin dilini ve harflerini bilmeyen, bunları okumaktan aciz bir tek millet var mıdır? Tarihinden edebiyatından, ilmi, felsefi ve dini eserlerinden, milli kültür hazinelerinden haberi olmayan bir miletin bir toprak parçasında rastgele toplanmış bir kuru kalabalıktan farkı nedir?

    Avrupalılar okullarında Shakesper’e, Milton’a, Schiller’e, Voltaire’e dair bilgi verirken talebeye bu yazarların okul kütüphanesindeki eserleri de okutulur. Bir kitabın bir parçası değil, tamamı okutulur. Bugün yirmi yaşlarında bir Türk genci Naima’yı, Fuzuli’yi, Cevdet Paşa tarihini orjinalinden okuyamaz.

    Yeni yazıya çevirisini okusa da anlayamaz. Bu talihsiz delikanlı için Baki’nin o muhteşem “Mersiye” si Galib’in o enfes “Hüsn ü Aşk” ı Hamid’in “Tarık Bin Ziyad”ı simsiyah karanlıklara batmış muazzam abidelerdir. O zavallıcık bu eserlerin arasında, İstanbul’un göklere fırlayan tarihi eserleri arasında iki gözü kör dolaşan bir turist gibi gezip durur. Kendi tarihini, atasını, dilini, edebiyatını bilmez ve sevmez. Yani kendini bilmez ve sevmez.

    Peyami SAFA


    Kamus bir milletin hafızası, yani kendisi; heyecanıyla, hassasiyetiyle şuuruyla.
    Kamusa uzanan el namusa uzanmıştır. Her mukaddesi yıkan Fransız ihtilali, tek mukaddese saygı göstermiştir: Kamusa…
    Heyhat! Batıda cinnet bile terbiyeli.

    Cemil MERİÇ

    Osmanlıca ilgisini iyi ama geç kalınmış bir hamle olarak değerlendiren araştırmacı- yazar Dursun Gürlek şunları söylüyor: “Rahmetli Cemil Meriç’ten defalarca duydum. Türkiye’de Osmanlıca öğrenmenin Arapça öğrenmek kadar hatta daha mühim olduğunu söylerdi.

    Çünkü kütüphanelerimiz Osmanlıca eserlerle dolu ve işin garibi bu eserlere bizden çok Avrupalı oryantalistler ilgi gösteriyor. Düşünebiliyor musunuz benim kütüphanemdeki eserleri bir Fransız ya da İngiliz araştırıcı rahatlıkla okuyup çevirebiliyor, ben tabiri caizse bön bön bakıyorum. Yahut çevremdeki mezar taşlarını okuyamıyorum. Dedemden kalan tapu belgesini okuyamıyorum.

    En güzel tarihi eserler İstanbul’da, fakat Osmanlı çeşmelerinin, camilerinin kitâbelerini okuyamıyorum. Tabii bu lüzum, bu boşluk gün geçtikçe daha iyi açığa çıktığı için Osmanlıca’ya rağbet var. Kanaatim odur ki rağbet artacak.”

    Dursun GÜRLEK


    Osmanlı Türkçesi; Türklerin yüzyıllar boyunca geliştirdikleri özgün bir dildir. Arapçadan da Farsçadan da yararlanmış ama ikisi de olmamış; yeni Türk kuşakları Osmanlı Türkçesini anlayabilmelidir ki, gelecekle geçmiş arasındaki köprüyü sağlam kurabilsinler.

    Attila İLHAN


    Bugün Türkiye’de bir münevverin Osmanlıca okumayı bilmesi lâzım. Atla deve değil.

    Osmanlıca öyle Fransızca ve Rusça gibi ayrı dil olarak anlaşılamaz, Arap harfleriyle
    yazılan bir Türkçedir. Her dil asırdan asıra bazı değişiklikler geçirir ama bu durum ayrı bir dilden söz etmeyi gerektirmez. Nihayet anneannemizle dedemizin mektuplaşma dilidir.

    İlber ORTAYLI


    Türkiye'de entelektüelliğin şartı Osmanlıca bilmektir. Bizde kendi kültürünü bilmez,İngilizceden okumaya çalışır. Batı'yı bilmez sadece kafa çekip ahkâm keser.

    Ben şunu söylüyorum: Türkiye'de Osmanlıca bilmeyen entelektüeller cahildir. 1928 öncesi yazılmış şeyleri okuyamıyorsanız eğer, hiç 'okur-yazarım' diye geçinmeyin. Bugün bir İngiliz entelektüeli Shakespeare'i, Shelly'yi okur, bilir.Bizimkiler Nedim'i, Fuzuli'yi anlamaz, Şeyh Galip'i utanmadan İngilizcesinden okurlar. Birçok tarih kitabı hâlâ Osmanlıcandır bizde. Kendi kültürünü bilmeyen entelektüel olamaz.

    Murat BARDAKÇI


    Osmanlı İmparatorluğu zamanında kullanılan dil, şüphe yok ki Türkçeydi. İçinde fazlasıyla Arapça ve Farsça kelime bulunmasına rağmen cümle yapısı Türkçeydi.

    Bugün de anlaşılabilen ve sade bir Türkçeyle yazılmış olan metinleri gözden uzak tutmamalıyız. Fatih Sultan Mehmet dönemi tarih yazarlarından Tursun Bey’in yazdığı Târîh-i Ebü’l-Feth adlı eseri okurken işaretlediğim bazı cümleler vardı. “Osmanlıca mı, Osmanlı Türkçesi mi?” tartışmasında aklıma bu eserde işaretlediğim cümleler geldi; birkaçını aktarayım:

    “Gel imdi her gün ah eyle,
    Günahlarını anup inile;
    Biz kıssaya girelim, sen dinle ...”


    Prof Dr. Hamza ZÜLFİKAR



    Vasıflı insan olmak isteyen her Türkiyeli genç mutlaka ve mutlaka zengin, edebi, yazılı Türkçeyi, yani Osmanlıcayı iyi derecede öğrenmekle mükelleftir. Osmanlıca bilmeden köylü, bakkal, işportacı, kasap, esnaf olunabilir, ama münevver, yüksek tabaka mensubu, kültürlü olunamaz.Yeterli Osmanlıca bilmenin ölçüsü de şudur: Zevk ve haz alarak, mânasını anlayarak Türk dilinin en büyük şairi Fuzulî’nin divanını, aslî metninden okuyabilmek.Mehmet ŞEVKET EYGİTürk diline yapılan kasıtlı müdahaleler sonunda dilimizin gittikçe fakirleşmekte ve ifade yeteneğini kaybetmekte oluşudur. Daha önce kullanılmış olan; aşikar, bedihi, dekolte, münhal, müstehcen, vazıh, bariz… gibi 12 kelimenin bir tek -açık- kelimesiyle karşılanması dilde nasıl bir kavram kargaşasına yol açar? Nüanslar nasıl kaybolur ve bu müdahale Dili nasıl fakirleştirir, düşünülmeye değer! Bu pek çok misalden Bir tanesidir.
    Servet KABAKLI




    KAYNAKÇA:

    Nihat Sami BANARLI, Resimli Türk Edebiyatı Tarihi, İstanbul, 2001.
    Muhammed Ali ENSARİ, Osmanlıca İmla Rehberi, İstanbul, 2005.
    Cemil MERİÇ, Bu Ülke, İstanbul, 2000.
    Prof. Dr. Hamza ZÜLFİKAR, Doğru Yazalım Doğru Konuşalım.
    Mehmet ŞEVKET EYGİ, İlkadım Dergisi, Haziran 2004.
    Servet KABAKLI, Tercüman Gazetesi, 19 Kasım 200.5
    Murat BARDAKÇI, Sabah Gazetesi, 6 Ocak 2007.
    İlber ORTAYLI, Milliyet Pazar, 5 Şubat 2006.
    Fatma DURMUŞ, Yeni Şafak, 2005, Haziran.
    Peyami SAFA, Osmanlıca-Türkçe-Uydurmaca, Ötüken Yayınları, İstanbul, 1999,


    Seni çok Özledim Annem

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.888, Level: 63
    Points: 8.888, Level: 63
    Level completed: 46%,
    Points required for next Level: 162
    Level completed: 46%, Points required for next Level: 162
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    mehasin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Nov 2009
    Mesajlar
    1.152
    Points
    8.888
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    17

    Standart Cevap: Osmanlıca hakkında kim ne dedi ?

    Çok doğru dedikleri emeğine sağlık osmanlıca öğrenmek şart..
    ALLAH'I TANIYAN İTAAT EDEN, ZİNDANDA DAHİ OLSA BAHTİYARDIR.ONU UNUTAN SARAYLARDA DA OLSA ZİNDANDADIR, BEDBAHTTIR....

Benzer Konular

  1. Osmanlıca Biliyormusunuz?
    By mihrab in forum Anketlerimiz.
    Cevaplar: 17
    Son Mesaj: 31.03.11, 00:24
  2. ÖL" Dedi Öldü, "DİRİL" Dedi Dirildi
    By kasva in forum Sadatı kiram
    Cevaplar: 4
    Son Mesaj: 21.07.09, 20:41
  3. Osmanlıca Buç İsimleri
    By İslam-Gülü in forum komik olaylar,ve fıkralar
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 13.07.08, 01:18

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •