Kendisine farz olduğu halde müzmin hastalıktan veya çok yaşlılıktan dolayı gidemiyen veya kendisine farz olduğu halde onu eda etmeden ölen kimsenin yerine birini vekil olarak göndermesinin caiz ve sahih olduğunu yıkandaki konuda açıklamış bulunuyoruz. Ancak vekil olarak gönderilmek istenen kimsenin daha Önce kendi adına farz haccı eda etmiş olması şart mıdır? Şüphesiz bu konuda fazla rivayet nakledilmemiş tir. O bakımdan müctehidlerin farklı yor*um, görüş ve ictihadları ortaya çıkmış bulunuyor. Kimine göre, veki*lin daha önce kendi adına farz haccı yapmış olması şarttır, kimine göre şart değildir.
Bütün bu görüş ve ictihadların bir Özetini verecek olursak, şöyle bir sonuç ortaya koymamız mümkündür: Vekil olarak gönderilmek is*tenen kimse, kendisine hac farz olacak kadar zengin bulunuyorsa, o !takdirde başkası yerine vekaleten gitmesi caiz değildir. Önce kendi imkanını kullanıp farz olan haccı eda etmesi gereklidir. Bu imkana sahip değilse, yani gidemiyecek kadar fakirse, o takdirde başkasının imkanıyla vekaleten hacce gitmesinde -müctehidlerin bir kısmına göre- bir sakınca yoktur.
Konuyla İlgili Hadisler
îbn Abbas (r.a.) dan yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle haber vermiştir:
"Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz, bir adamın: "Şübrüme'ye bedel Lebbeyke.." dediğini duydu ve ona sordu: "Şübrüme kimdir?" Adam: "Benim kardeşim veya bir yakınımdır" diye ce*vap verdi. Bunun üzerine Resulüllah (s.a.v.) ona sordu: "Kendin için haccettin mi?" Adam: "Hayır" diye cevap verince,
Efendimiz ona: "önce kendin için haccet, sonra da Şübrüme'ye bedel haccet" buyurdu."
Darekutni'nin tesbit ve rivayetinde ise hadisin son kısmı şu lafızla nakledilmiştir: "Bu senin için haçtır ve bir de Şübrüme için haccet!" ().
el-Bahr Kitabı'nda ise şu hadisle istidlal edilmiştir:
Adam: "Nebişe (veya Nübeyşe)ye bedel Lebbeyke" deyince, Efendimiz ona: "Bu Nübeyş'e için ve bir de kendin için haccet" buyurdu,