____Davut Şahin_____
Robot mucizesi (!)
Japonya'da insana benzeyen robot yapılmış. TV'de her hususiyetini gösteriyor: Yürüyor, konuşuyor, hizmet ediyor.
Ekranlarda bunun bir mucize olduğundan bahsediyor. 10 yıllık bir çalışmanın ürünü olan ve "insan" gibi davranış gösteren bu makine parçasını "mucize" gibi görenler, asıl kendi yapılarını inceleseler herhalde yaradılışlarının başlı başına bir mucize olduğunu farkedeceklerdir.
Bu asrın Bediî'si Said Nursî Hazretleri, eserlerinde hep "Ben kimim, neciyim, nereden gelip, nereye gidiyorum" sorularının cevaplarını, bu asrın insanına anlatmaya çalışmış bir mütefekkir. İnsan yaradılışının sırlarından birini şöyle izah ediyor:
"Evet görünüyor ki, şu âlemde tasarruf eden Zât, nihayetsiz bir hikmetle iş görüyor. Ona bürhan mı istersin? Herşeyde maslahat ve faydalara riâyet etmesidir. Görmüyor musun ki, insanda bütün âzâ, kemikler ve damarlarda, hattâ bedenin hüceyrâtında, her yerinde, her cüz'ünde faydalar ve hikmetlerin gözetilmesi, hattâ bazı âzâ, kemikler ve damarlarda, hattâ bedenin hüceyrâtında, her yerinde, her cüz'ünde faydalar ve hikmetlerin gözetilmesi, hattâ bazı âzâsı, bir ağacın ne kadar meyveleri varsa, o derece o uzva hikmetler ve faydalar takması gösteriyor ki, nihayetsiz bir hikmet eliyle iş görülüyor? Hem, herşeyin sanatında nihayet derecede intizam bulunması gösterir ki, nihayetsiz bir hikmet ile görülüyor? Hem, herşeyin sanatında nihayet derecede insicam bulunması gösterir ki, nihayetsiz bir hikmet ile iş görüyor."
Devamında:
"Hem herşeyin hilkatinde gâyet derecede hüsn-ü sanat bulunması, nihayet derecede hakîm bir Saniîn nakşı olduğunu gösterir. Evet, şu küçücük insan bedeni içinde bütün kâinatın fihristesini, bütün hazâin-i rahmetin anahtarlarını, bütün esmâlarının âyinelerini derc etmek, nihayet derecede bir hüsn-ü sanat içinde bir hikmeti gösterir." (B. Said Nursî, Haşir Risalesi, s.53)
Değil bir parmak, mini mini hücreyi yapmaktan bile aciz insanoğlunun, üstüste ekledikleri makinelerle, bir mucizenin gerçekleştirdiğini söylemesi, asıl insan hücresinin nasıl başlı başına bir mucize olduğunu ders veriyor bize.
Ne mutlu gören gözlere!
Yeni Asya, 30 Temmuz 1997
--------------------------------------------------------------------------------