842 � SÜBKÎ: İkiyüzkırküçüncü [243] sırada, Ebû Hasen ismine bakınız! 136, 341, 348.
843 � SÜFYÂN BİN UYEYNE �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Ebû Muhammed, müctehid idi. Mezhebi zemânla unutuldu. [107] de Kûfede tevellüd, 198 [m. 813] senesinde Mekke-i mükerremede vefât etdi. 91, 443.
844 � SÜFYÂN-I SEVRÎ �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Ebû Abdüllah bin Sa�îd, büyük islâm âlimlerindendir. Müctehid idi. Mezhebi zemânla unutuldu. 95 [m. 713] senesinde Kûfede tevellüd, 161 [m. 778] de Basrada vefât etdi. Cüneyd-i Bağdâdî bunun mezhebinde idi. 50, 565, 607, 609, 641, 909, 1161.
845 � SÜHEYB-İ RÛMÎ �radıyallahü anh�: Ebû Yahyâ Süheyb bin Sinân, ilk islâma gelenlerdendir. Rumların elinde köle idi. Bütün gazâlarda bulundu. Hadîs-i şerîfle medh olundu. Otuzsekiz 38 [m. 659] senesinde, yetmiş yaşında, Medîne-i münevverede vefât etdi. İyi rumca bilirdi. 693.
846 � SÜLEMÎ �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Ebû Abdürrahmân Muhammed bin Hüseyn, Nîşâpûrludur. [330] da tevellüd, 412 [m. 1021] de vefât etdi. Tefsîr, hadîs ve tesavvuf âlimidir. (Tabakât-i sôfiyye)si ve (Hakâyık) tefsîri meşhûrdur. Hâl tercemesi (Nefehât)da yazılıdır. (Temhîd) kitâbının sâhibi olan Ebû Şekûr Muhammed Ebû Bekr Sülemî başkadır. 415.
847 � SÜLEYMÂN �aleyhisselâm�: Dâvüd aleyhisselâmın oğludur. Hem Peygamber, hem sultân idi. Kudüsde, Mescid-i aksâyı yedi yılda, çok san�atlı yapdı. Serâylar yapdırdı. Akabe körfezinden Fırat kenârına kadar kırk sene adâletle hükûmet sürdü. Ticâret gemileri yapdı. Kızıl deniz ve Ummân denizinde ticâret yapdırdı. Yemendeki Sebe� sultânı olan Belkıs ile evlendi. Vezîri (Âsâf) çok akllı ve hakîm idi. 62, 381, 482, 736, 737, 772, 790, 1082, 1089, 1194.
848 � SÜLEYMÂN BİN ABDÜLVEHHÂB �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Ehl-i sünnet âlimlerinden idi. Kardeşi Mehmedin kitâblarına reddiyyeler yazdı. Bunlardan (Savâik-ul-ilâhiyye firredd-i alel-vehhâbiyye) kitâbında diyor ki, (İbn-ül-kayyım-ı Cevziyye (Şerh-ul-menâzil) kitâbında, Allahü teâlâ bir kimseyi bir bakımdan sever, başka bir bakımdan sevmez diyor. Böylece bir kimsede îmân ile küfr birlikde bulunur. Peygamberlere inanmazsa, îmânının fâidesi olmaz. Peygamberlere inanmış ise, çeşidli şirkleri onu îmândan çıkarmaz, diyor. Vehhâbîlerin her biri, bir müslimânda başka başka küfr bulunduğunu söylüyor. Her birine göre, bir müslimâna başka çeşid kâfir diyenlerin kendilerinin de kâfir olmaları lâzım gelir. Vehhâbîler, kendilerinin Hanbelî mezhebinde olduklarını söylüyorlar. Hanbelî mezhebinin çok kıymetli (İknâ�) kitâbında, Peygamberlerin ve Evliyânın mezârlarına ilticâ ve istigâse etmenin mekrûh olduğu yazılıdır. Küfr, şirk diyen hiç yokdur. Vehhâbîler ise, mezârlardan istigâse eden müşrik olur diyor. Kendi kendilerini yalanlıyorlar.) Süleymân hazretleri, ölünciye kadar onlarla mücâdele etdi. Onları tasvîb eden bir eser bırakmadı. 454.
849 � SÜLEYMÂN BİN CEZA� �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Birçok kitâbdan ve en çok hüccet-ül-islâm imâm-ı Gazâlînin kitâblarından toplıyarak hâzırladığı (Ey oğul) ilm-i hâl kitâbını 960 [m. 1552] senesinde yazmışdır. Çok kıymetlidir. Hakîkat Kitâbevi tarafından (İslâm Ahlâkı) kitâbının üçüncü kısmı olarak çeşidli baskıları yapılmışdır. Yanlış olarak (Huccet-ül-islâm) adı ile de sık sık basılmakdadır.
850 � SÜLEYMÂN ÇELEBÎ �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Süleymân bin Ivez pâşa bin Mahmûd, meşhûr türkce mevlidin yazarıdır. Mevlidin asl adı (Vesîle-tün-necât)dır. Süleymân Çelebî 800 [m. 1398] senesinde Bursada vefât etdi. Çekirgededir. Dedesi Mahmûd beğ, 738 [m. 1338] senesinde, Süleymân pâşa ile, Rumeliye sal ile geçenlerdendir. Mevlid cem�iyyeti, ilk olarak 604 [m. 1207] de yapıldı. 386.
851 � SÜLEYMÂN HÂN-I �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Kânûnî sultân Süleymân, islâm halîfelerinin yetmişbeşincisi ve Osmânlı pâdişâhlarının onuncusudur. Yavuz sultân Selîm hânın oğlu, ikinci Selîm hânın babasıdır. Dokuzyüz 900 [m. 1494] senesinde tevellüd, 974 [m. 1566] de vefât etdi. Süleymâniyye câmi�i yanındaki türbededir. İkinci Süleymân ve ikinci Ahmed hân da bu türbededirler. 926 [m. 1520] de halîfe oldu. Onüç kerre cihâd yapdı. Hepsinde zafer kazandı. Yapdığı donanma, Avrupada birinci idi. Atlas okyânusundan Ummân denizine kadar ve Macaristân, Kırım ve Kazandan Habeşistâna kadar geniş yerleri, Allahü teâlânın dîni ile, adâlet ile idâre etdi. Almanya İmperatoru ve İspanya kralı olan Şarlkent ya�nî beşinci Şarl 932 [m. 1526] senesinde Fransaya saldırdığı zemân, Fransızlar Osmânlı devletinden yardım istedi. Sultân Süleymân, Barbaros Hayreddîn pâşayı büyük bir donanma ile imdâda gönderdi. Şarlkent, Fransa ile sulh yapmağa mecbûr oldu. Karada da, sultân Süleymânın idâre etdiği Osmânlı ordusuna mağlûb oldu.
Sultân Süleymân hân pekçok hayr ve hasenât yapdı. Sultân Selîm, Şâhzâdebaşı, Cihângir ve Süleymâniyye câmi�lerini ve Anadolu ve Rumelinin her yerinde, Rodos ve başka adalarda müzeyyen câmi�ler, medrese, hastahâneler, aşhâneler, yollar, köprüler yapdı. Kızları, dâmâdları, kumandanları da sayılamıyacak kadar çok hayrlı eserler bırakdı. 969 [m. 1569] da İstanbulda kahve içilmesine başlandı. Kur�ân-ı kerîmi sekiz kerre yazdı. 932 [m. 1526] de Fransa hükûmeti, sultân Süleymâna sığındı. 945 [m. 1539] de Osmânlı donanması, Avrupalıların birleşik deniz kuvvetlerini bozguna uğratdı. 963 [m. 1555] de Süleymâniyye câmi�i ve külliyesi yapıldı. 967 [m. 1559] de Avrupalıların donanmaları ikinci bozguna uğradı. Eyyûbde (Baba Haydar) câmi�ini yapdırdı. Baba Haydar, Ubeydüllah-ı Ahrâr halîfelerinden olup, 957 [m. 1549] de vefât etdi. Edirne-kapı mezârlığında, Münzevîye giden yol üzerinde (Emîr Buhârî Tekkesi) mescidini yapdırdı. Bu tekkenin ilk şeyhi Mahmûd Çelebî efendi, câmi�in karşısında medfûndur. Seyyid Ahmed-i Buhârînin dâmâdıdır. Kayınpederi vefât edince, yerine geçerek Maltadaki Emîr Buhârî tekkesine nakl etdi. 1391 [m. 1971] de Buğaz köprüsü çevre yolu yapılırken, tekke ve kabrler yıkılıp kaldırıldı. Süleymâniyye câmi�ini ve Edirnedeki Selîmiye câmi�ini mi�mâr Sinân yapdı.
(Kâmûs-ul a�lâm)da diyor ki, (Sultân Süleymânın kızı Şâh sultân ile dâmâdı Zâl Mahmûd pâşa, Eyyûbde Defterdar caddesinde büyük bir câmi� yapmışlardır. İkisi de 970 [m. 1562] senesinde vefât etdiler.) Câmi� yanındaki türbededirler. Sultân üçüncü Selîm hânın büyük hemşîresi Şâh sultân bu câmi�in yanına bir mekteb ve kendi için bir türbe yapdırdı. Türbede zevci Mustafâ pâşa ile vâlidesi sultân da vardır. Sultân Mahmûd hân ve son olarak 1380 [m. 1960] de, başvekîl Adnân Menderes, câmi�i ve türbeyi ta�mîr etdiler.
Oğlu sultân Cihângirin rûhu için, 967 [m. 1559] de Cihângir câmi�ini yapdı. Cihângir 960 [m. 1552] da Halebde vefât etmiş, Şâhzâde câmi�i yanında ağabeğsi Muhammed sultânın türbesine defn edilmişdir. Cihângir câmi�i üç def�a yandı. Son olarak, ikinci Mahmûd hânın sadr-ı a�zamı silâhdar Alî pâşa 1239 [m. 1823] da yapdırmışdır. 978 [m. 1570] de, İskender pâşa, Kanlıca câmi�ini yapdırdı. Aynı senede Kıbrısda Magosa kal�asını feth etdikden iki gün sonra orada vefât etdi. Câmi�i önündeki türbede hangi İskender pâşa olduğu kesinlikle belli değildir. Câmi�in sağ tarafında Yenişehrli Abdüllah efendi medfûndur. 297, 504, 1071, 1100, 1126, 1135, 1137, 1167, 1171, 1176, 1185, 1190, 1195.
852 � SÜNBÜL SİNÂN �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Şeyh Sinân-üd-dîn-i Yûsüf efendi, Merzifonludur. Halvetî tarîkatinin Sünbülî kolunun reîsidir. Çelebî halîfe Muhammed Cemâleddîn efendinin halîfesi ve Merkez efendinin mürşididir. 936 [m. 1529] da vefât etdi. Koca Mustafâ pâşadaki tekkesindedir. Çelebî halîfe, sultân Bâyezîd-i Velî vezîrlerinden Koca Mustafâ pâşanın da mürşididir. Pâşa bir câmi� ve tekke yapdı. Fâtih sultân Muhammedin oğlu Cem sultânı Napolide, Koca Mustafâ pâşa veyâ papa zehrledi. Pâşa 918 [m. 1511] de Bursada katl edildi.
Sünbül Sinân efendi, önce Efdâlzâdeden ilm tahsîl eyledi. Sonra Mısra gitdi. Mürşidi hacca giderken, kendisini Koca-Mustafâ pâşadaki tekkesine halîfe bırakdı. Mürşidinin kızı Safiyye hânımı aldı. 936 [m. 1529] da vefât edince, yerine Şâh sultân tekkesindeki Merkez efendi geldi. Simâ� ve raksın ve cenâze taşırken, cehren ilâhî, zikr okumanın efdal olduğunu bildiren (Tahkîkiyye) risâlesi vardır. Büyük âlim, büyük velî Ya�kûb-i Çerhî ve Sa�îdeddîn-i Fergânî �rahmetullahi aleyhimâ�nın (Ünsiyye) ve (Menâhic-ül �ibâd) kitâblarında, simâ� hakkında geniş bilgi verilmekdedir. Üçüncü kısm, 27. ci maddeye ve (Müjdeci Mektûblar) da 286.cı mektûba bakınız! Efdâlzâde Hamîdüddîn efendi, yedinci şeyh-ul-islâm olup, 908 [m. 1501] de vefât etdi. Eyyûbdedir. Fâtih Maltasında medresesi vardır. 904, 1087, 1135.
853 � SÜNBÜLZÂDE �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Altıyüzaltmışbeşinci [665] sırada Muhammed Mer�âşî ismine bakınız!
854 � SÜ�ÛD: Sü�ûd bin Abdül�azîz, iki kimsedir. Birincisi Sü�ûdî Arabistânın üçüncü meliki olup, 1217 [m. 1802] de idâreyi ele aldı. Çok müslimân kanı dökdü. [1231] de öldü. İkincisi, yirminci melikidir. 1372 [m. 1953] de hükûmet reîsi oldu. Ehl-i sünnete işkence yapdı. Zevk ve safâya daldı. 1384 [m. 1964] de tahtdan indirildi. Yunanistâna gidip, Atinada içkili, kadınlı kötü hayât geçirdi. 1388 [m. 1968] de orada öldü. Yerine kardeşi, ellisekiz yaşındaki Faysal getirildi. 1100.
855 � SÜVEYDÎ �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Muhammed Emîn bin Şeyh Alî, Şâfi�î fıkh âlimlerinden ve Hâlid-i Bağdâdînin talebelerindendir. 1246 [m. 1830] da hacdan dönerken Necdde Büreyde şehrinde vefât etdi. Çok kitâb yazdı. (El-cevâhir vel-yevâkît fî ma�rifetil-kıbleti vel-mevâkît) ve (Behce-tül-merdıyye fî ihtisâr-il-tuhfe-til-isnâ aşeriyye) kitâbları çok kıymetlidir. 1060.
856 � SÜVEYDÎ �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Şeyh Alî bin Muhammed, Şâfi�î âlimlerindendir. Bağdâdda tevellüd, 1237 [m. 1821] senesinde Şâmda vefât etdi. (Reddü alel-imâmiyye) kitâbı çok kıymetlidir.
857 � SÜVEYDÎ �rahmetullahi teâlâ aleyh�: Abdüllah bin Hüseyn Bağdâdî, Şâfi�î fıkh âlimidir. 1104 [m. 1692] de tevellüd, 1174 [m. 1760] de vefât etdi. Nâdir şâh tarafından hâzırlanan meclisde, yetmiş şî�î âlimi ile münâzara edip, aldandıklarını hepsine tasdîk etdirdi. O meclisdeki konuşmaları (Hucec-i kat�ıyye) kitâbında yazmışdır. Arabca olup, 1323 [m. 1905] ve 1981 senelerinde Mısrda ve İstanbulda basdırılmışdır. Yine kendisi tarafından Türkceye terceme edilip, [1326] da Mısrda ve (Hak Sözün Vesîkaları) ismi ile İstanbulda (Hakîkat Kitâbevi) tarafından basdırılmışdır. Nâdîr şâh, 1148 de Îrân şâhı oldu. 1160 da vefât etdi.