Sayfa 14/14 İlkİlk ... 121314
134 sonuçtan 131 ile 134 arası

Konu: Bayram Yüksel

  1. #131
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Bayram Yüksel

    “Halk Partililerin iftirası”
    “Emirdağ’da bazen Halk Partililer gelir, bizleri tanımazlar, ‘Yahu şu Çalışkanlar var ya, bir risaleyi, bir liralık bir kitabı beş liraya satıyorlar’ gibi çoklara su-i zan verirlerdi. Maksatları Çalışkanlar hanedanının kuvve-i mâneviyelerini kırmaktı. Halbuki bütün ziyarete gelenleri onlar misafir ederlerdi. Maddi-mânevî alâkadar olurlardı, paralarını verirlerdi. Kahraman Emirdağ Nur Talebeleri, Üstadımıza karşı çok sadıktırlar. Üstadları için canlarını verirlerdi. O kadar baskı, tehdit, zulüm ve tarassut onları hiç yıldırmadığı gibi bilâkis daha çok kahramanlık yaparlardı. Öyle zaman oldu ki, öz kardeşin üçünü de oğulları ile beraber hapsettiler. Günlerce, aylarca dükkânları kapalı kaldı, iflas ettirinceye kadar çalıştılar, ama yine onlar kazandı. Dünya malının fani olduğunu ve Üstadın verdiği derslerin mahiyetini tam anlamaya vesile oldu. Değil malları ve servetleri, onlar, Üstad ve Risale-i Nur için canlarını veriyorlardı. Servetlerini kaybetmiş, iflas etmiş, bunları düşünmüyorlardı bile.

    “Hamza Emek o zamanlar Demokrat Parti ilçe başkanı idi. Sırf hizmet için parti başkanlığı yapardı. Çünkü Emirdağ’a gönderilen kaymakam, jandarma v.s. gibi kişiler kasıtlı olarak menfî insanlardan seçer gönderirlerdi. Hamza Emek parti başkanı olduğu için kendisine diş geçiremezlerdi.

  2. #132
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Bayram Yüksel

    "Herkese itimat edemezdik"
    "Üstad kimsenin yemeğini yemediği halde, Ceylân Ağabeyin annesini yaptığı yemeği yerdi. Hususan köfte gibi yemekleri daima Ceylân Ağabeyin annesi Fethiye Hanıma yaptırırdı ve onun yemeğini yerdi, ona dua ederdi. Bir de Firdevs Hanım vardı, çok ihlaslı idi. O da Üstada yoğurt yapardı, hem ineği bereketliydi. Üstad Emridağ'a gelmeden Üstadın geleceğini hisseder, yoğurt hazırlardı. Herkesten yoğurt alamazdık, çünkü zehir vermek için daima çalışanlar vardı. Hattâ bir defasında yukarıdan emir geliyor ve ne yapın yapın Bediüzzaman'ı hastaneye yatırın, ona bakan bir hizmetçi koyun ve para da almayın deniliyordu. Tabiî bu plânlar hep akim kaldı. Çünkü Üstadda müthiş bir feraset, tedbir, hassasiyet, ihlas vardı. Derhal farkına varıyordu, ona göre de tedbir alıyordu.

    "Tarihçe-i Hayat'ta bunların bir kısmı geçer. Üstada neler yaptılar neler? Geceleri aniden karakola çağırmak, akşamdan sonra mahkemeye çağırmak, ziyaretçi gelmişse niye geldi diye çağırmak... Biçare bir köylü Üstadın elini öpse peşine takipçi koyarlardı. Üstadın evinden çıkarken ve girerken ziyaretçilerine hakaret ederlerdi. Üstada niye selâm veriyorsunuz, niye bakıyorsunuz v.s. Ama o büyük Üstad her şeye sabrediyordu...
    "Beşeriyetin imanını kurtarmak, masumların imanını kurtarmak için, Risale-i Nur'un neşri için her şeye sabredeceğim... Eskiden cebbar kumandanlara baş eğmeyen, hayatında kimseye tenezzül etmeyen zat, şimdi bir bekçi, bir jandarma gelse 'Filan yere git' dese, gideceğim... Sabredeceğim, benim vazifem müsbet hareket etmek, ben Eski Said'i bıraktım. Yeni Said bütün işkence ve hakaretlere sabretmeye karar verdi' derdi.

  3. #133
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Bayram Yüksel

    "Bu çınarı Yıldız Sarayına değişmem"
    "Barla'ya geldiğinde Üstad, çınar ağacının başında sabahlara kadar dua ederdi. Arı sesi gibi çınar ağacının başından yanık yanık ses gelirdi. Barlalılar derdi:
    "Hoca Efendiyi buradan Eskişehir Hapishanesine götürdüler, çınar ağacı mahzun kaldı, kanatları aşağı indi, hiç şenlenmedi, yaprakları aşağı sarktı. Sanki akıllı bir insan gibi bir vaziyet aldı. Ama Hoca Efendi tekrar geldiğinde çınar birden acaip bir hal aldı, birden şevklendi, kanatları yukarı kalktı, yaprakları şenlendi, hep şaşırdık. Barlalılar, mahallemizin bülbülü geldi, diye hep sevinirlerdi.' Üstad da: 'Ben bu çınar ağacını Yıldız Sarayına değişmem, bu çınar benim için bin altından kıymetli' derdi. 'Bundan siz de istifade edin' derdi, meyvesi olan kozalaklardan bize de verirdi, bundaki san'at-ı İlâhiyeye bakın derdi. Muazzez Üstadımız hakikaten çok zahmet çekti, zahmette rahmeti görüyordu. Her şeyden mahrumdu. Abdesthanesi elli metre mesafede, üstü açık, elektriği yoktu. Kış kıyamet, evde bazen odunu dahi bulunmazdı. Barla'da kışın her şeyden mahrumdu. Yanında yalnız bir yumurta bulunur, ekmeğini mahallelerde yaparlar, fakat buna rağmen Üstad gayet memnundu. 'Bu çınarı Yıldız Sarayına değişmem' diyordu. Barla'daki mübarek dershanesinde de Risale-i Nur te'lif olduğu için saraylara değişmem diyordu. Üstad Barla'nın kabristanından, suyundan, havasından, insanlarından çok memnundu. Hattâ Barla'dan, İstanbul ve Ankara'ya çalışmak için gidenler olursa üzülürdü. 'Aman kardeşim dünya acaip olmuş, parmağını soktuğun zaman eli, eli soktuğu zaman kolu, kolu soktuğun zaman da vücudunu götürüyor, dikkat edin, kimseye muhtaç olmayacak kadar rızkınız varsa iktifa edin, mübarek Barla'dan ayrılmayın' derdi. Barlalıları çok sever, kendi akrabası gibi alâkadar olurdu. Üstadımız Barla'da, sık sık Barla Gölünün kenarlarına gider, bazen denize girerdi. Denize gömleği ve iç donu ile girer, fakat fazla duramaz, çabuk üşüdüğü için hemen çıkardı. Bize; 'Sizler benim yerime girin' derdi. Biz de Ceylân Ağabeyle girerdik. Bazen gölde kayıklar olurdu. Üstadımızı kayığa bindirir, gölün kenarlarında gezdirdik. Fazla kalsak veya abdest için gölden fazla su harcasak, gölden israf etmeyin, derdi. İktisad, Üstadımızın damarlarına işlemişti.

  4. #134
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Bayram Yüksel

    "Türkiye'de Risale-i Nur var, Rusya giremez"
    "Üstadımızdan işittim. Mükerrer defalar, 'Risale-i Nur kıyamete kadar devam edecektir. Dünya devletleri bunları kanun olarak kullanacaklardır' demişti.
    "Bir seferinde de şöyle konuşmuştu: 'Sizden soruyorum, koca Çin'i ve Balkanlar'ı yutan bir ejderha Türkiye'ye neden bir şey yapamıyor'
    "Bizler sükût ettik. Tekrar sordu, yine sükût ettik. Üstadımız, 'Kur'ân-ı Kerim'in bu zamandaki hakikî tefsiri olan Risale-i Nur'un sayesinde' dedi.
    "Benim içimden bir sual geldi. Acaba Risale-i Nur koca Rusya'yı nasıl durduracak? O zaman Üstadımız şöyle buyurdu: 'Bakın bir Miralay talebem gitti, Onuncu Sözü habbeciklerle Şarkta neşretti, Rusya'nın önünü aldı.'

    "Yine benim hatırıma geldi. Onuncu Söz elli-altmış nüsha kitap. Nasıl koca Rusya'nın önünü alacak?
    "Üstadımız şöyle dedi: 'Esas manevî atom bombası Risale-i Nur'dur. Onların atomundan daha üstündür. Sizler korkmayın, bu memlekette Risale-i Nur olduğu müddetçe Rusya bu memlekete giremez.'
    "Yine Alman Harbinde herkes telâşta, 'Almanlar Türkiye'ye girdi girecek' diye kahvelerde konuşuluyor. Üstadımız Hafız Ali Ağabeye haber gönderiyor. 'Korkmayın, telâş etmeyin. Türkiye'de Risale-i Nur var, giremez' diyor.

    "Hafız Ali Ağabeyin hizmetine bakan Abdullah Çavuş kahveye gidiyor, milletin telâşını görünce, 'Merak etmeyin hocaefendi haber göndermiş, Türkiye'de Risale-i Nur var giremez demiş,' diyor. O zamanki eğitmenlerden Osman Atasoy'da inanmaz bir tavırla şöyle diyor: 'Meczub, işte girdi.' Abdullah Çavuş bir şey demeden evine gidiyor. Gece radyolar ilân ediyor. 'Alman orduları Türkiye'ye giremedi.' Ondan sonra Osman Atasoy Nur Talebesi oldu.
    "Üstadımız eski Nur Talebelerine çok ehemmiyet verirdi. Onların sadakat ve sebatlarından dolayı çok rağbet ve alâka gösteriyordu. 'Onlar Nur hizmetinde saff-ı evvel çekirdekler hükmündedirler. Onların ektiği Nur çekirdekleri şimdi meyvesini vermektedir' derdi."

    (Son Şahitler kitabının, üçüncü cildinden derlenmiştir...)

Sayfa 14/14 İlkİlk ... 121314

Benzer Konular

  1. ''Kadın Hizmeti Olmaz'' Bayram Yüksel
    By SiLa in forum Risale-i Nur Talebeliği
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 18.10.08, 20:11
  2. Aydın yüksel
    By SiLa in forum Arkeoloji Ödev
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 12.10.08, 15:10
  3. Bayram Yüksel Abi'nin Tüm Sohbet Videoları
    By SiLa in forum Risale-i sesli, Sohbetler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 09.10.08, 10:12

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •