6 sonuçtan 1 ile 6 arası

Konu: Dua ve kader

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.020, Level: 55
    Points: 7.020, Level: 55
    Level completed: 35%,
    Points required for next Level: 130
    Level completed: 35%, Points required for next Level: 130
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    nazgülüm - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Mesajlar
    892
    Points
    7.020
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Dua ve kader

    DUA VE KADER

    DUA sözkonusu olduğu zaman, hemen pekçoğumuz yanlış bilgi ile şartlanmaktan dolayı, "aman canım kaderde ne varsa o olacak, DUA'ya ne gerek var" deyiveririz.
    Oysa, bu tamamiyle yanlış bir görüştür!..
    Kader konusunda gerçek bilgileri, Kur'ân-ı Kerîm âyetlerine ve tamamiyle Hazreti Rasûlullah salla'llâhu aleyhi ve sellem'in buyruklarına dayanan biçimde "İNSAN ve SIRLARI" ile "AKIL ve İMAN" isimli kitapların mezkûr bölümünde okurlarımıza açıkladık.

    KADER kesindir; ve hiç kimse bunun asla dışına çıkamaz!..
    Nitekim, Hazreti Rasûlullah aleyhi's-selâm bunu açıklamalarında, en dar anlayışlıların dahi farkedebileceği bir biçimde vurguluyor.
    Ne yazık ki, bu gerçeği yansıtan hadîs-i şerîfleri, hadîs kitapları hariç, hiç bir kitapta bulamıyorsunuz... Yazamıyorlar!...
    Korkuyorlar !.
    Ama gerçek, yazılmasa da, söylenmese de gerçektir... Hele Rasûlullah tarafından da en yalın bir biçimde açıklanmışsa!..
    Burada çok önemli olan husus şudur.
    KADER'in tekniği!..
    KADER - DUA ilişkisini izâha girmeden önce, bu konudaki birkaç Rasûlullah buyruğunu nakletmeye çalışalım size:

    "KADER'i ancak DUA değiştirir. Ömrü ise ancak iyilik uzatır. Şüphesiz ki kişi işlemiş olduğu günâh sebebiyle rızıktan mahrûm edilir."
    "KAZA'yı ancak DUA geri çevirir. Ömrü ise iyilik uzatır."
    "Tedbirin kadere faydası olmaz; DUA'nın ise gelmiş ve gelmemiş musîbetlere faydası vardır; şüphesiz ki belâ iner, DUA onu karşılar; ve kıyâmete kadar çarpışırlar."
    Evet, bir yandan, kader'in değişmiyeceği belirtiliyor; diğer yandan DUA'nın kaderi, kazayı geri çevireceği açıklanıyor.
    Bu iki hususu nasıl birleştirip, nasıl bir sonuç elde edeceğiz.
    Bilelim ki...
    İnsanların kaderi takdir edilmiştir; her şey gibi!.. Ne var ki, DUA faktörü de bu KADER sistemi içinde yeralan bir faktördür. DUA ederseniz, kaderdeki olayı geri çevirebilirsiniz, kazayı reddedebilirsiniz; ancak ne var ki, bu DUA'yı yapmak, gene kaderinizin elvermesiyle mümkün. Yani, kaderiniz müsait ise, DUA edebilirsiniz ve böylece de o gelecek olan olayı geri çevirebilirsiniz.
    Kaderinizde kolaylaştırılmış ise DUA etmek, size o belâ veya musîbet gelmeden önce DUA edersiniz ve o olayın zararından korunmuş olursunuz.
    Dolayısıyladır ki, tedbirle takdiri değiştiremezsiniz; fakat, takdirde var ise tedbir alır ve böylece de kazâyı geri çevirmiş olursunuz.
    Bu hususta Halife Ömer (r.a.), bize bir uygulamasıyla son derece önemli bir uyarıda bulunmuştur.
    Şam'a orduyla giden Halife Ömer (r.a), şehre yaklaştığı zaman, veba salgını olduğunu haber alır... Bunun üzerine, orduya geri dönülmesi talimatını verir.
    Bu durum üzerine, "kader" kavramını anlayamıyan ve işin şeklinde kalanlar şaşırırlar ve sorarlar:
    - Allâh'ın kaderinden mi kaçıyorsun yâ Ömer?..
    Kaderin tekniğini anlamış olan Hazreti Ömer (r.a)'ın cevabı hepimize bir derstir:

    - Allâh'ın kazâsından Allâh'ın kaderine kaçıyorum!..
    İşte yukarıda anlatılan cevab, bu kader konusunun "püf" noktasıdır.
    Kader mutlak ve kesindir!..
    İnsan ise, kendisinden meydana gelenlerin neticesini görecektir!..
    "İNSAN İÇİN ÇALIŞMASININ DIŞINDA BİR ŞEY YOKTUR"
    âyetini hatırlıyalım.
    İşte bu sebebledir ki, siz ne yapabiliyorsanız, elinizden ne geliyorsa onu yapmak zorundasınız. DUA edebiliyorsanız, hemen ediniz!.. Bir çalışma yapma imkânına sahipseniz, hemen yapınız!.. Korunmak için elinizden gelen bir şey var ise, hemen tatbik ediniz. Ne olduğunu bilmediğiniz yazgınızı değiştirmek için elinizden geleni yapınız!... Neticede olacak olan, kaderdekidir!. Ama siz de elimden geleni yaptım, huzurunu yaşarsınız hiç olmazsa!
    Biliniz ki, yapabildiğiniz, kaderinizin müsaade ettiğidir; ve yaptığınızın neticesini de mutlaka görürsünüz.
    Bu yüzden denilmiştir, DUA kazâyı reddeder, diye. Yani, o kazânın reddi sizin duanıza bağlıdır!.. O musîbetin size isabet etmemesi, sizin o hususta dua etmenize bağlıdır. Dolayısıyla dua edersiniz ve o kazâ veya hoşlanmadığınız olay size isabet etmez. Ya da umduğunuz, olmasını istediğiniz olay o duanız vesilesiyle gerçekleşir.
    Hazreti Rasûlullah "KEŞKE" demeyi şeytan ameli olarak nitelemiştir. Bunun manâsını çok düşünmek ve bu hususu iyi anlamak mecburiyetindeyiz.

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.020, Level: 55
    Points: 7.020, Level: 55
    Level completed: 35%,
    Points required for next Level: 130
    Level completed: 35%, Points required for next Level: 130
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    nazgülüm - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Mesajlar
    892
    Points
    7.020
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Dua ve kader

    Rasûlullah aleyhissalâtu vesselâm'a:
    "Tedavi için kullandığınız ilaçlar, şifa isteğiyle okunan dualar ve (düşmanlardan) korunmak için kullandığımız koruyucu şeyler hakkında ne dersiniz, bunlar Allah'ın kaderinden bir şeyi geri çevirip değiştirir mi?" diye sorulduğunda.
    "Bu saydıklarınız da Allah'ın kaderindendir" diye cevap vermiştir.
    Bilelim ki, DUA, kader sistemi içinde yer alan çok önemli bir unsurdur. DUA edebiliyorsanız, edebildiğiniz kadar DUA ediniz; hepsinin de faydasını, dünya hayatında anlıyamayacağınız kadar fazlasıyla göreceksiniz. Zirâ, Allâh, kulunda ortaya çıkartacağı pek çok özeliği DUA şartına bağlamış; takdir ettiği pek çok şeye DUAYI vesile kılmıştır. Bu yüzdendir ki, "DUA mü'minin silâhı" olmuştur.
    DUA, takdirin tüm güzelliklerinin size ulaşmasına vesile olan en değerli nimettir. Onu elden geldiğince çok ve güçlü olarak kullanan en büyük nimetlere kavuşacak olandır.
    Kaderi anlamayan câhil ise, DUAYI terkeder; tüm mahrumiyet ve çileler de onu bekler!..
    Konuyu, Rasûlullah aleyhi's-selâm'ın şu açıklamasıyla bağlayalım:

    "İçinizden her kime DUA KAPISI AÇILMIŞ ise, muhakkak ona rahmet kapıları açılmıştır; ve Allâh'dan, afiyet istenilmesinden daha sevimli bir şey, istenmemiştir".

    "DUA, inen belâya ve inmeyen belâya karşı faydalıdır. Ey Allâh'ın kulları, DUAYA SIMSIKI SARILINIZ!.."

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.020, Level: 55
    Points: 7.020, Level: 55
    Level completed: 35%,
    Points required for next Level: 130
    Level completed: 35%, Points required for next Level: 130
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    nazgülüm - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Mesajlar
    892
    Points
    7.020
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Dua ve kader

    Hureyre (r.a.) anlatıyor: "Biz kader hususunda münakaşa ederken Rasûlullah (s.a.v.) çıkageldi. Öylesine kızdı ki, kızgınlıktan hâsıl olan kızıllıktan, sanki yüzünden nar taneleri ortaya çıkmıştı. Bize şöyle çıkıştı:"Bununla mı emredildiniz? Yoksa ben size bunun için mi gönderildim? Bilin ki sizden öncekileri, dini meselelerdeki münakaşalarının çokluğu ve peygamberleri hakkında düştükleri ihtilafları helak etmiştir." Diğer bir rivayette ise şu ziyade vardır: "Kader hususunda münakaşa etmemeniz için yemin verdim." (Tirmizî, Kader; İbn-i Mâce, Mukaddime)

    Ebû Müleyke oğlu Abdullah'ın rivayetine göre; o, Hz. Âişe (r.anhâ)'nın yanına girip ona kaderle ilgili bir şeyler söylemiş, o da kendisine şöyle cevap vermişti: "Kim kader konusunda herhangi bir meseleyi konuşacak olursa, âhiret günü kaderden hesaba çekilir. Kim de bu mevzuda bir şey konuşmazsa, âhirette kaderden hesaba çekilmez." (İbn-i Mâce, 84, 6002)

    Kader hakkında konuşanlara karşı takınılacak tavır:

    İbn-i Ömer (r.a.) Rasûlullah (s.a.v.)'den şöyle rivayet etmiştir:"Kader ehli ile oturmayın, düşüp kalkmayın, onlara sözü mevzuyu açmayın (itikat ile ilgili meselelerde onlarla münakaşa başlatmayın)." (Ebû Dâvûd, Sünnet)

    Her şey kader midir? Her şey kader ise bizim irademiz ne oluyor? Sebeplerin rolü var mıdır? Günahlar da kader midir? Dua etmek fayda verir mi?

    Hayrı da şerri de yaratan Hz. Allah'tır. Fakat onu kazanan kuldur. Kul, hayra yönelir ise Allah Teâlâ onun elinde hayrı yaratır, şerre yönelir ise şerri yaratır. Şerri yaratmak şer değil, şerri yapmak şerdir. Kul kendi irade sınırları içerisinde dilediğini yapabilmesi bakımından muhayyerdir (serbesttir).

    Allah (c.c.)'nun yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı bilmesi, bizi, o işleri yapmaya zorladığı anlamına gelmez. Cennet'e girme de, Cehennem'e girme de kişinin yaptıkları sonucudur.

    Bir Müslüman "Takdir-i ilâhî böyledir." diyerek bir günah işleyemeyeceği gibi, bir günahı işledikten sonra da; "Ne yapayım, takdir-i ilâhî böyle imiş!" diye kendini mazur gösteremez. Gerçek şudur ki; takdir-i ilâhînin o şekilde tecellisine sebep olan şey; bizim kendi irade ve ihtiyarımızla o işe yönelmemizdir. Bu sebeple, yaptığımız işlerden sorumluyuz.

    Hz Ömer (r.a.)'ın karşısına hırsızın biri getirildiğinde, ona niçin hırsızlık yaptığını sorar. Hırsız; "Allah böyle takdir etti, kaderimde hırsızlık yapmak varmış, ne yapayım!" deyince, Hz. Ömer; "Buna 30 kamçı vurun ve elini kesin!" diye emir verir. Sebebi sorulduğunda ise şöyle cevap verir: "Hırsızlık yaptığı için eli kesilir, Allah'a iftira attığı için de kamçı vurulur."

    Kaza ve kadere dayanarak sebeplere sarılmayı terk etmek de asla caiz değildir. Çünkü sünnet-i ilâhî şudur: Belirli bir sonuca ulaşabilmek için, o sonucu doğuran sebepleri bilmek, tedbirleri alarak gerekeni yapmak lazımdır. Müslüman'ın takdir-i ilâhîye rıza göstermesi, Allah'a tevekkül ve itimat etmesi, sebeplere sarılmaya engel değildir.

    İlk önce sebeplere sarılmalı, tedbirde kusur etmemeli, elinden geleni yapmalı, bundan sonrasını Allah'a bırakıp tevekkül etmelidir. Allah Teâlâ Kur'ân-ı Kerim'de; "Bir şeye azmettin mi Allah'a tevekkül et!" (Âl-i İmrân, 3/159) buyuruyor. Rasûlullah (s.a.v.) de kendisine gelip de; "Hayvanımı bağlayarak mı, yoksa serbest bırakarak mı Allah'a tevekkül edeyim?" diye soran kimseye;"Bağla ve tevekkül et!" buyurmuştur. (Tirmizî, Kıyamet 61, 2519)

    Sevbân (r.a.)'dan rivayetle Rasûlullah (s.a.v.); "Ömrü, ancak birr (hayır ve iyilikler) uzatır; kaderi de ancak dua geri çevirir. Kişi, işlediği günah sebebiyle rızkından mahrum kalır." (İbn-i Mâce, 90, 6007)

    Sa'd bin Ebî Vakkas (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah (s.a.v.); "Allah tarafından kendisine takdir edilene razı olması, âdemoğlunun mutluluğundandır. Allah'tan hayır dilemeyi terk etmesi âdemoğlunun bedbahtlığından ve Allah tarafından kendisine takdir edilene karşı kızgın(kırgın) olması da âdemoğlunun bedbahtlığındandır." buyurmuştur. (Tirmizî, Kader

  4. #4
    ***
    DIŞARDA
    Points: 47.246, Level: 100
    Points: 47.246, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 75,0%
    Overall activity: 75,0%
    Achievements
    MaHiR 01 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Nov 2009
    Yer
    Bir Boğaz yedi tepe
    Mesajlar
    8.028
    Points
    47.246
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: Dua ve kader



    Ellerin dert görmesin, emeğine sağlık.
    Ben cemiyetin îman selâmeti yolunda dünyamı da âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmibeş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun. Kur'ânımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cenneti de istemem; orası da bana zindan olur. Milletimizin îmanını selâmette görürsem, Cehennemin alevleri içinde yanmağa razıyım: Çünki; vücudum yanarken, gönlüm gül-gülistan olur.
    13.Asrın Müceddidi
    BEDİÜZZAMAN SAİD-İ NURSİ

  5. #5
    ***
    DIŞARDA
    Points: 4.298, Level: 41
    Points: 4.298, Level: 41
    Level completed: 74%,
    Points required for next Level: 52
    Level completed: 74%, Points required for next Level: 52
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    iklima - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Mar 2010
    Yer
    Düzce
    Mesajlar
    167
    Points
    4.298
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    16

    Standart Cevap: Dua ve kader

    ALLÂH (c.c) razı olsun...
    Teşekkürler
    Hayat, bir yapboz gibidir, önemli olan doğru parçayı doğru yere yerleştirmektir.En kötüsü de, doğru yeri bulduğun zaman, parçayı kaybetmektir...

  6. #6
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.020, Level: 55
    Points: 7.020, Level: 55
    Level completed: 35%,
    Points required for next Level: 130
    Level completed: 35%, Points required for next Level: 130
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    nazgülüm - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Mesajlar
    892
    Points
    7.020
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Dua ve kader

    Okuyan yüreğinize yorumlarınıza sağlık.Allah razı olsun.

Benzer Konular

  1. Kader
    By ArzuNur in forum Açıklamalı Risale-i Nur Dersleri
    Cevaplar: 10
    Son Mesaj: 30.11.10, 12:19
  2. Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 24.10.08, 12:01
  3. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 23.10.08, 09:35
  4. kader
    By SiLa in forum Fıkıh ve Akaid
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 27.07.08, 14:18
  5. Dua Ve Kader
    By SiLa in forum Dua Deryası
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 28.06.08, 20:11

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •