Ganimetler

Hayber’de elde edilen ganimetler, bu gazâya katilmis olsun olmasin, Hudeybiye Sulh Anlasmasi sirasinda Peygamber Efendimizin yaninda bulunan bütün Sahabîlere taksim edildi.2 Zirâ, Cenâb-i Hak, Hudeybiye seferine istirak edenlere, Hayber’in fethedilecegini ve kendilerine bol ganimet ihsan edecegini önceden haber verip müjdelemisti.3

Resûl-i Ekrem Efendimiz ayrica, Hayber’de gelip Islâm ordusuna katilan Devs Kabilesine mensup dört yüz Müslüman ile, Câfer bin Ebî Tâlib’in (r.a.), baskanliginda Habesistan’dan dönen ve Hayber’de Müslümanlara kavusan Habesistan muhacirlerine de bu ganimetten hisse ayirdi.4

Resûl-i Ekrem Efendimizin emriyle ganimet mallari ilk önce bes parçaya ayrildi. Beste bir parça Peygamber Efendimize teslim edildi. Geri kalan dört parça ise Efendimizin emriyle satisa çikarildi.

Peygamber Efendimiz, ganimet mallarindan satilanlarin paralarini Müslümanlar arasinda taksim etti.1

Hayber’in gayr-i menkul mallari, yeni arazi ve varidati ise Sikk, Natat ve Ketîbe mülkleri olarak bölüstürüldü. Sikk ve Natat ve Ketibe mülkleri, Müslümanlarin beste biri hisselerine karsilik tutuldu. Ketibe mülkleri ise Beytülmale ait olmak üzere Peygamber Efendimize birakildi.2

Resûl-i Ekrem Efendimiz, Ketibe’nin mülk ve mahsûllerini ihtiyaç derecelerine göre, akrabalari, hanimlari, Müslüman erkek ve kadinlar arasinda bölüstürüldü.3

Ganimetler arasinda, Tevrât’tan müteâddit nüshalar da vardi. Yahudiler bunlarin iâdesini taleb ettiler. Peygamber Efendimizin emriyle Müslümanlar, Tevrat nüshalarini derhal geri verdiler. Böylece, diger dinlere karsi olan genis müsamahalarini bu hareketleriyle göstermis oldular. Bu hadise ayni zamanda Müslümanlarin, Allah tarafindan daha önceki peygambere gönderilmis Mukaddes Kitaplara hürmet gösterdiklerinin bir ifâdesiydi.