Peygamberimizin, Abdurrahman bin Avf’i Dumetü'l-Cendel’e Göndermesi

Hicretin 6. senesinin Saban ayi. Bu tarihte Peygamber Efendimiz, Abdurrahman bin Avf Hazretleri kumandasinda yedi yüz kisilik bir birlik hazirladi. Birligin vazifesi, Dûmetü’l-Cendel beldesi halkini Islâmiyete dâvet etmekti.

Peygamberimiz, Abdurrahman bin Avf Hazretlerine sancagini teslim ettigi sirada Allah’a hamd ve senâda bulunduktan sonra, mücahidlere söyle hitap etti:

“Hepiniz Allah yolunda, Allah’in ismi ile gazâ ediniz. Kâfirlerle çarpisiniz. Ganimet mallarina hiyânet etmeyiniz. Ahdinizi bozmayiniz. Öldürdüklerinizin burun, kulak gibi uzuvlarini kesmeyiniz. Küçük çocuklari öldürmeyiniz.”1

Efendimiz, sonra da bütün Müslümanlara su umumî dersini verdi:

“Ey insanlar! Zamanla size gelip çatacak bes musibetten Allah’a siginirim:

“Bir kavimde çirkin hareketler yayilip açiga vurulunca, kendilerinden önce geçmis kavimlerde görülmedik vebâ, acilar ve agrilar onlar arasinda ortaya çikar.

“Bir kavim ölçüde, tartida eksiklik yapti mi, muhakkak kuraklik ve kitlik yillarina, geçim sikintisina, hükümdar zulmüne ugrarlar.

“Mallarinin zekâtini vermeyen kavimlerin, gökten yagan yagmurlari kesilir.

“Allah ve Resûlünün ahdini bir kavim bozdu mu, muhakkak düsmanlari onlarin üzerine salinir. Onlar da, kavmin el ve avuçlarindakilerden bir kismini çekip alirlar.

“Bir kavmin idarecileri, Allah’in Kitabina uygun hareket etmediler mi, Allah’in indirdigi hükümlerle hükmetmeyi onurlarina yedirmediler mi, o zaman Allah da onlarin arasina tefrika ve harp sokar.”1

Bundan sonra Abdurrahman bin Avf Hazretleri beraberindeki Müslümanlarla Dûmetü’l-Cendel’e hareket etti. Oraya varinca onlari Islâmiyete dâvet etti. Bu dâvetini üç gün tekrarladi.

Üçüncü günü Hiristiyan olan reisleri Asbag bin Amre’l-Kelbî Islâmiyetle müserref oldu. Onunla birlikte bir çok kimse de imana geldi.2 Müslüman olmayanlar ise cizye (vergi) vermek üzere orada kaldilar.

Peygamber Efendimiz, Medine’den ugurlarken Abdurrahman bin Avf Hazretlerine, “Eger onlar Islâmiyeti kabul ederlerse, reislerinin kiziyla evlen” buyurmustu.

Hz. Abdurrahman, Nebiyy-i Muhterem Efendimizin bu emri üzerine reisleri Asbag’in kizi Tümandir’la evlendi ve onu da yanina alarak Müslümanlarla birlikte Medine’ye döndü