Sevgi kapısını, açan Mevlânâ Gönül ateşiyle, yanan Mevlânâ 'Ümitsizlik kapısı, değil bu kapı Nasılsan öyle gel', diyor Mevlânâ Gönüller sultanı o, aynası Rabb'in Ozanların piri, bütün dinlerin Sevgi hoşgörüyü, sundu cihana Çağlayan ırmağı, tüm iklimlerin Peygamber değildi, kitabı vardı Dünyamızda derin, izleri kaldı Kadını yüceltti, affetti suçu Bütün insanlığa, candan bir yardı İnsanı insana, öğretendi o İlahi ışıktı, bir güneşti o 'Ben ol da bil' dedi, aşkı sorana Vuslat düğünüydü, ölümlüydü o Ey manevi güneş, candın canlara Kıldan ince boynum, aşkın yoluna Gecemiz gündüze, dönsün sevgiyle Bir ışık yak da gel, can dostlarına