Cümle tahiyyat, ol Hâkim-i Ezel ve Hakîm-i Ezelî ve Rahmân-i Lemyezelîye elyaktir ki, bizi Islâmiyetle serfiraz ve seriat-i garrâyla sirat-i müstakîme hidayet etmistir.
Öyle bir seriat ki, akil ve nakil, dest-bedest ittifak vererek ol seriatin hakaikinin hakkaniyetini tasdik etmislerdir.
Öyle hakaik ki, kökleri hakikat zemininde rüsuh ile beraber dal ve budaklari kemalâtin göklerine yükselip, intisar edip, öyle füruat ki, meyveleri saâdet-i dâreyndir; ve bizi Kur'ân-i Mu'cizle irsad eylemis.
Öyle kitap ki, kaideleriyle hilkat-i âlemin kitabindan dest-i kader ve kalem-i hikmetle mektup ve cârî olan kavânîn-i amîka-i dakika-i Ilâhiyeyi izhar ettiginden, ahkâm-i âdilânesiyle nev-i beserin nizam ve muvazenet ve terakkisine kefil-i mutlak ve üstad-i küll olmustur.
Salavat-i bînihaye, ol Server-i Kâinat ve Fahr-i Âleme hediye olsun ki, âlem, envâ ve ecnâsiyla onun risaletine sehadet ve mucizelerine delâlet ve hazine-i gaybdan getirdigi metâ-i âlîye dellâllik ediyor. Güya âleme tesrif ettiginden, herbir nevi, kendi lisan-i mahsusuyla ladigi gibi, Sultan-i Ezel, zemin ve âsumanin evtârini intak edip herbir tel baska lisanla mu'cizâtinin nagamatini insad etmekle, o sadâ-yi sirin bu kubbe-i minâda ilelebed tanîn-endaz etmistir.