7 sonuçtan 1 ile 7 arası

Konu: Abdülaziz Adalet Fermanı

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 4.766, Level: 44
    Points: 4.766, Level: 44
    Level completed: 8%,
    Points required for next Level: 184
    Level completed: 8%, Points required for next Level: 184
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Göz_Yaşım - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jan 2011
    Yer
    Kayseri memleket Ankara
    Mesajlar
    509
    Points
    4.766
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    15

    Standart Abdülaziz Adalet Fermanı

    Islâhât-ı Dâhiliyeye Dair Vekâlet-i Mutlaka’ya Hitaben Şeref-sudûr Olan Fermân-ı Âli’nin Sûret-i Münifesidir.
    Ba’de-l-elkab,
    Her devlet-i mütemeddinenin akdam-ı umûru hukuk-ı âmmenin temin-i kaziyesi olup bu esâsın muhafaza ve bekâsına medâr olan esbâb ve vesail mutlâka kâffe-i ibat haklarında bilâ-istisna istilzam-ı adâlet ve idare-i hükûmette intizam-ı hareketle hâsıl olur. Ve her şahsın her türlü fevaid ve menafi-i vatan ve memleketinin asayiş ve mamuriyetile me’mun ve mahfûz olabilüp emniyet ve menfaat-ı husûsiye ancak emniyet ve menfaat-ı umûmiye ile vücude gelir; binâen aleyh cülûs-ı Hümâyûn-ı Şâhânemizden beru bütün âleme neşir olunan efkâr ve niyet-i hayır âyât-ı mülûkânem biavnihi taâlâ Saltanat-ı Seniyemizin itilâ-yı şân ve şevketi ve sunuf-ı tebaamızın devam-ı huzûr ve rahatı ile memâlik-i Devlet-i Âliye’mizin servet ve mamuriyetçe müstait olduğu terakkiyâtın istikmâl-i maddelerine mâtuf idiğünden şu amâl-i hayriye-i mülûkânemin bir kat daha tevsi-i daire-i madelet-i bahiresiyle emniyet-i umûmiyeye tamamen kâfil ve tebaa-i şâhânemin her sınıfına ait ve şâmil olacak müsaadât ve ıslâhâtın bu kerre teyemmünen tâyin ilânı indi hilâfet peyvend ü Hümâyûnumda garin-i tasvip olarak husûsât-ı âtiyetüzzikr ilâ maşaallahı taâlâ düstûr-ül-amel tutulmak üzere icrâlarına irade-i adâlet ifade-i pâdişâhânem şeref-sâdır olmuştur.
    Şöyle ki: temin-i hukuk-ı tebaada asıl olan şeyler kuvve-i adliyeye kuvve-i icrâiyenin müdahale etmemesi ve ahkâm-ı kavânînin her türlü sû-i istimalâttan masûn bulunması kaziyeleri olarak mehâkimin emniyet-i umûmiyeye mazhariyetleri ise yalnız teşkilâtiyle olmayıp erkân ve âzâsının ehliyet-i sahihe ve sıfat-ı hasene-i iffet ve istikâmetle memduhiyetlerine ve meslek ve hareketlerinin[3] hakkaniyet ve madelete makruniyetine mevkûftur. Divân-ı Ahkâm-ı Adliye’mizin teşkili işte şu tarif ve tavsife muvafık bir merci-i adâlet tâyini maksadına mübteni olduğundan hey’et ve vezaif-i memuriyetlerinin bu esâsa tatbikan tanzîm ve tensiki ve müteferriatinin meratib-i muhtelifesince ıslâhat-ı sahihe icrâsı lâzım gelip çünkü mehâkim hakkında usûl-i bi-tarafiyi muhafaza etmek muamelât-i vakıalarının vesait-i idareden tefrikile hâsıl olacağı gibi erbâb-ı mehâkimin umûm nazarında mazhar-ı emniyeti tamme olmaları bilâ-mûcib azil ve tebdîl edilmelerine menut ve bu dahi kendilerinin intihâb mütemen ve mûteber üzerine tâyin kılınmalariyle meşrût olduğundan âzam-ı mehâkim-i nizâmiye olan Mahkeme-i Temyiz riyaseti vazifesi umûr-ı adliyemiz nâzırı uhdesinden alınarak münkasım olduğu iki daireye bir reîs-i evvel ve bir reîs-i sânî nasbı ve yine bu kabilden olmak üzere ticaret divân-ı istinafinin ve mehâkiminin umûr-ı adliyemiz nezaretine rapt ve ilhakiyle bunların merbut oldukları ticaret nezaretinin esbâb-ı ticaret ve sanayi ve ziraatin terakkisi vazife-i asliyesine tahsis kılınması ve şu halde ticaret divân-ı istinafiyle divân-ı cinayet vezaifinin Divân-ı Ahkâm-ı Adliye’mize merbut mahkeme-i istinafiye vezayifine ilâvesiyle mevâdd-ı cezaiye ve hukuk-ı adliye ve husûsât-ı ticariyeye tahsisen üç kısım olarak tanzîm ve ıslâh ve bunların ve Mahkeme-i Temyiz’in rüesa ve âzâsının hakikaten evsaf-ı kanûniye ile muttesif olmak üzere müceddeden intihâb olunması ve ba’de-zîn intihâb-ı sahih ve salim tahtında müntehâp âzâ-yı mehâkimin vaziyet-i asliyesine tevfikân bilâ-mûcib azil ve tebdîl olunmayacaklarını mutazammın yedlerine berat-ı âlişânım itâsile beraber kendilerine mahsûs bir hakk-ı tekaüt nizâmı yapılması cümle-i evamir-i adliye-i şâhânemizdendir. Divân-ı Ahkâm-ı Adliye’mizin bu sûretle tanzîm-i ahvali mücerret silsile-i mehâkim-i nizâmiyenin tensiki ile umûr-ı hukukiyenin temini hüsn-i cereyan-ı daimîsi maksadına mebni olduğu cihetle bu ıslâhatın memâlik-i mahrusâ-i şâhânemde ihkak-ı hukuk-ı ibat ve neşr-i levazım adl ü dade memur olan mehâkim-i nizâmiyeye tamimi dahi eşfak-ı amime-i şâhânemiz iktizasından olmağla bunların usûl-i teşkilât ve intihâbâtını umûmun emniyet ve vusûkuna mâni bir halde ve hükûmetin taht-ı tesir-i nüfuzunda bulundurmamak için gerek işbu mehâkime ve gerek idare meclislerine Müslim ve gayr-i müslim tâyin kılınacak âzâ ve mümeyyizler kendi taraflarından intihâb olunmak üzere umûm tebaa-i mülûkânemize ruhsat itâ kılındığından bunların dahi hemen ol vechile icrâsı teşkilât ve intihâbâtı hakkında her tarafa talimat-ı vazıha gönderilmesi ve vilâyet merkezlerinde bulunan naibler divân-ı temyizlerin riyasetinde bulunmak üzere mecâlis-i temyiz riyasetlerine ehil ve erbâbının intihâb ve tâyin olunması ve livâ’ ve kazâlar mehâkim-i şer’iyyesinden verilen ilâmâtın tetkîkat-ı şer’iyyesi dahi işbu merkez naiblerine ihale edilmesi ve ale-l-ıtlâk mehâkimin vücudundan murad hukuk-ı nâs için merkez-i emniyet tâyininden ibaret olduğundan ehl-i İslâm ile Hıristiyan ve sair tebaa-i gayr-i müslime beyninde veyahut tebaa-i Îseviyye ve sair tebaa-i gayr-i müslimeden mezahib-i muhtelifeye tâbi olanların yek-diğeri arasında zuhûra gelen deâvînin mehâkim-i nizâmiyeye havale kılınması ve mehâkimin muhakemâtca tanzîm-i harekât ve muamelâtı için irade-i şâhânem iktizasından olan kanûn ve nizâmın serian ikmali ile mevki-i icrâya konulması ve bir de mehâkimce en ziyade dikkate şâyan olan madde ahkâm-ı vakıada kanûnun hüsn-i istimali ile esbâb-ı hukukun taaddiden vikâyesi keyfiyeti olup ale-l-husus muhakemat-ı cezaiyede ef’al-i müsbitenin ahkâm-ı kanûniye ile tatbikâtında iltizam-ı dikkatle hiç kimsenin bilâ-hüküm mahbeste kalmaması ve muamele-i cevriye ve ezaiyenin aslâ vukuuna meydan verilmemesi farizeden bulunmağla o misillû ef’al ve harekâtı ve umûr-ı kanûniyede sû-i istimalâtı tahakkuk edenlerin şediden mücazaât ı mukarrer bulunduğunun ilânı ile umûmun temin ve adâlet-i matlûbenin ez-serinev tebyin olunması dahi irade-i müekkide-i şâhânemiz muktezasındandır. Temin-i hukuk-ı teb’a kaziye-i esâsiyesinin aksâm-ı mühimmesinden biri dahi tekâlif-i mürettebe-i devletin gerek nisbet-i asliyesini ve gerek emr-i tahsil ve ıstıfasını adâlet ve hakkaniyete tevfik eylemek maddesidir. Eğerçi Hazine-i Devlet-i Âliye’mizin vâridât-ı umûmiyesi vezayif-i hükûmet ve metbuiyet levazımından olan mesarif-i mülkiye ve askeriye mukabilinde mevzu olduğu cihetle memleketimizin menabi-i servetinden istifade olundukça medeniyet ve mamuriyeti mütezayit oldukça bir taraftan vâridâtımızın esbâb-ı terakkisini aramak iktiza eder ise de vâridât-ı mevcûdeden ahalimizi izaç eden ve Hazine-i Devlet’imizin faidesini temin edemiyen şeylerin şâyan-ı itibar olmaması cümle-i makasıd-ı hümâyûnumuzdandır. Zikrolunan tekâlif-i mevzuadan umûm tebaa-i şâhânemizin ifa etmekte oldukları vergi ile rüsumât-ı dahiliyenin müteaddit nevi ve cihetten husûle gelmesi tevziat ve tahsilâtının bi-t-tabi rabıta-i adâletten çıkarmakta olduğundan ahali-i memâlik-i mahrusâ-i şâhânemizi izacâttan kurtaracak ve nisbet-i umûmiyede iltizam itidal ile Hazine-i Devlet’imizce dahi meşrûen istifade olunacak yolda işin cihet-i vahdeti bulunarak heman mevki-i icrâya getirilmesi ve bir de vâridât-ı öşriyeye bir aralık munzam olan rub-ı tebaamızı umûmen muhit olan madelet-i mülûkânemiz âsârından olmak üzere muahharan bi-l-külliyyen af ve ref’ olmuş ise de vâridât-ı öşriyenin mültezimin vasıtası ile ıstıfasında taaddiyat ve hem zürra haklarında ve hem de Hazine-i celîlemce iki taraflı hasarâtın dahi men’ ve def’ine müteallik tedabir-i müessirenin icrâ olunması ve tebaamızın doğrudan doğruya ifa eyledikleri tekâlifin emr-i tahsili bir vazife-i müstakile iken bunun taşralarca kuvve-i zabıtaya tevdii yolsuz olduğundan tahsildârlık işinin umûr-ı zabıtadan tefriki ile Müslim ve gayr-i müslim ahalice müntehâb ve mevsûk ve mutemet kesandan tahsildârlar tâyin olunarak yapılacak talimat-ı mahsûsasına tevfikân emvâl-i mürettebenin bu vesait ile tahsil ve temin ettirilmesi nezd-i hümâyûnumuzda kat’iyyen mukarrer ve mültezem bulunmakla işbu taslih-i muamelât-ı mâliye ve tahsiliye maddelerinin dahi bilâ-tehir icrâlarına ibtidar kılınmasını emr ü tekit eylerim. Umûm tebaa-i şâhânemize müteallik umûrun bir dahi emvâl-i gayr-i menkûlenin medâr-ı tasarrufâtı olan senedâtın maddesidir ki bunların Der-saâdet’imde ve gerek taşralarda muhtelif ve mütenevvi sûrette itâ ve ekser emlâkin senetsiz tasarruf olunması mehâkimi işgal ve ahaliyi izaç edecek müşkilât ve münazaâtı ve emlâkçe tedenni-i itibarâtı mûcib olduğundan bu halin mahv ve def’i için Defter-i Hakanî Nezareti’nin senedât-ı umûmiye itâsına merci-i müstakil ittihazı ile her nev’i emvâl-i gayr-i menkûle senetlerinin oradan verdirilerek tebaa-i Saltanat-ı Seniyemizin temini mallarını mueyyit bir kaide-i kaviye ibraz olunması ve tekrara hacet olmadığı üzere kâffe-i tebaa-i Devlet-i Âliye’mizin mahfûziyet-i mal[4] ve can emniyet-i ırz ve nâmusları akdem-i makasıd-ı pâdişâhânem olup ve matlûb-ı mühimin vesait-i husûlünden biri dahi asâkir-i zabtiye olduğundan bu sınıfın mahallerince mütemen ve ehl-i ırz âdemlerden intihâb ve istihdamları ve tâyin-i vezaifleri maddelerinin heman mevki-i fiil ve icrâya getirilerek emr ü zabıta ve emniyet-i sunuf-ı tebaanın bu cihetle dahi teyid edilmesi matlûb-ı maal-i mashub-ı mülûkânemizdir. Memâlik-i Devlet-i Âliye’mizin terakkiyât-ı mamuriyet ve medeniyet-i eazz-ı amâl-i hümâyûnum olup fakat bir mülkün tezayüd-i ümran ve saman-ı ahalisinin saâdet-i halleri ile meşrût olmak hikmet-i hükûmet[5] muktezasından bulunmakla sunuf-ı tebaamızın tanzîm-i turuk ve meabir ameliyatında ve sair umûr-ı nafiâda hamiyet ve vatan-perverlikleri icâbınca gösterdikleri mesai ve gayreti esasen ve külliyyen memnu’ olan angarya madde-i muzırresi gibi birtakım tazyikât ve izacât ile sû-i istimalden muhafaza etmek yani emr-i mamuriyete hizmet-i tebaamızın malen ve bedelen hasar ve muzarına âlet etmemek umûr-ı mefruzeden olmağla bu bâbda ittihaz kılınmış olan bir kaide-i gayr-i mergubenin hemen taslih ve temini ile memurîn-i mülkiyeye tenbihât-ı kat’iye ve ekide icrâsına ve bu yolda rıza-i hümâyûnuma muhalif halâtın men’i vukuuna nazaret-i mütemadiye icrâ kılınması ve bu cümle ile beraber memâlik-i şâhânemde ziraat ve felâhat ve sanayi ve ticaretin ıslâh ve teksiri ile tebaamızın izdiyad-ı servet ve kudretlerine çalışması elzem olup Ticaret Nezareti’nin vazife-i asliyesi şu maksad-ı hayır mefsed-i pâdişâhânemin fiiliyâtına hizmet etmek için ezseri-nev tahdit ve tâyin olunduğundan mevâdd-ı meşruhenin de erbâb-ı vukûf ve malûmat ile bi-l-müzakere vel-istîzân kararlarının icrâsına ihtimam edilmesi ve çünkü bâlâda beyân olunduğu üzere müstazilli saye-i himayet-i mülûkânem olan her sınıf tebaa-i Devlet-i Âliye’m nazar-ı eser-i şâhânemde adâlet-i kâmile ile müsavî olduğundan tebaa-i gayr-i müslime-i pâdişâhânem cemaatlerine ait muafiyet ve serbest-i icrâ-yı âyin ve mezhepleri hakkında bidiriğ olan müsaadât-ı mevzue iktizasınca patriklerin ve sair rüesa-yı rûhaniyenin cemaat-ı milliyeleri umûrunda haiz oldukları iktidar ve ruhsata mecâlis-i mahsuselerine mevdû olan mezûniyet ve salâhiyete tevfikân ihtiyacât ve mesalih-i mahsuselerine müteallik mevâdda ale-d-devâm mazhar-ı sahabet ve himayeleri olmaları ve meabıt ve mükatip ve sair ebniye-i milliyelerinin ihdas ve inşalarında teslihat-ı kâmile icrâsı mukarrerdir. Bu müsaadât-ı mülûkânemle beraber sunuf-ı tebaa-i şâhânemin kabiliyet ve liyakatlarına göre meratip ve hidemât-ı Devlet-i Âliye’mize nâiliyetleri zımnında bâb-ı ihsan meab-ı hümâyûnum kendilerine hemişe meftuh olduğundan tebaa-i gayr-i müslime-i şâhânemden istikametle mevsuf ve iktidarları mücerrep ve meşhur olanların müsait oldukları hidemâtta daire-i istihdamlarının teyid edilmesi ve tebaa-i gayr-i müslime-i mülûkânemden alınmakta olan bedelât-ı askeriye tebaa-i Müslime-i Devlet-i Âliye’min hizmet-i fiiliye-i askerleri mukabilinde mevzu olup fakat hukukça olan müsavat vezaifçe olan müsavatı dahil müstelzim olduğu halde bunun nisbet-i umûmiyesinde mükellefinin esnan ve ahvalince o kaideye riayet olunmaması gibi cemaatlerince tevzi ve tahsil dahi usûl-i salime ve âdile cereyan etmediği anlaşıldığından niyât-ı adliye-i hümâyûnumuzun eser-i fiilîsi ol bâbda dahi isbat olunmak için ba’de-zîn bedel-i askerînin tebaa-i gayr-i müslime-i şâhânemden yirmi yaşına baliğ olmayanlar ve kırk yaşını tecavüzle sinn-i pirîye vasıl olanlar ve âlil ve amel-mânde bulunanlar dahil olmamak üzere tevzi kılınması ve bunun nüfus miktarı hesabı ile tertib-i aslîsi dairesinde miktar-ı mevzuuna halel gelmemek ve belki efrad-ı mükellefenin mevcûdu itibariyle terakkisi vâridât-ı Hazine-i Devlet’imiz temin olunmak üzere esnam ve kaide-i meşruhe vechile ıstıfası maddesinin kendilerine havale olunması ve şu halde tebaa-i Müslime-i şâhânemin hizmet-i fiiliye-yi askeriye için bedel-i nakdî vermek isteyenlerinden alınmakta olan yüzer altının kaide-i müsavâta riayeten elli altına tenzil kılınması ve memâlik-i Devlet-i Âliye’mizin bazı mahallerinde tebaa-i gayr-i müslime-i şâhâneme arazi verilmeyip de kendilerinin çiftçilikte istihdamları usûlünün cereyan-ı hilâf-ı şiar-ı hükûmet ve menafi-i teb’a perveri ve madelet olduğundan bundan böyle sunuf-ı teb’amızın gerek bi-l-müzayede satılan arazi-i mahlûlenin tefvizinde ve gerek efrad-ı nâstan arazi ve emlâk teferruğunda aslâ farklı tutulmayarak Arazi Kanûnnâme-i Hümâyûnu’muz ahkâmından müsavat-ı kâmile ile istifadelerinin temin ve teyid edilmesi ve taşralarca tebaa-i gayr-i müslime-i şâhânem terekelerinde zuhur eden vasiyetnâmeler ahkâm-ı muhafaza ile velisi olan eytam-ı gayr-i müslime emval-i mevrusesi idaresine müdahale olunmayıp şu kadar ki veli ve vâsi tarafından bu makûle emvâl-i eytamın itlafına tasaddi olunduğundan şikâyet edilir ise taraf-ı hükûmetten taht-ı himayet ve nezarete alınması dahi kat’iyyen matlûb-ı şâhânemdir. Şurası tekrar ve beyândan müstağnidir ki bu tenbihât ve müsaadât-ı pâdişâhânemin üssü esası vedia-i yed-i müeyyed-i Hümâyûnum olan ehali ve berayanın istikmal-i saâdet-i halleri kaziyesi bulunmakla ve her devletin bais-i devam ve tezayüd-i şevket ve asayiş-i vasıat-i icrâiye olan memurîn taraflarında meslek ve hareketlerinde iltizam-ı adâlet ve istikâmet ve kavânîn-i mevzuaya herkes tarafından mutavaat olunmak ve kibâr ve sigâr cümleten hak ve vazifesi dairesini tecavüz etmemekle rehn-i itminan olmakla bu yolda hareket edenler Taraf-ı Hümâyûnumdan mazhar-ı mükâfaât olacakları misillû hilâfında bulunanların dahi mücazaât görmeleri muhakkaktır. Binâen aleyh işbu iradât ve niyât-ı adâlet beyyinâtı şâhâneme muhalif halât ve taaddiyât vukua gelir ise derr-i devlet medârıma müstekimane arz-ı tahkikât ve müstediyat-ı meşruç hakkında bir kaide-i sahihe ve salime ittihazının mütalâa ve istîzân kılınması ve umûr-ı adliyenin hüsn-i cereyanı için ittihaz olunacak tedabir-i teminiyeye ilâveten vülât ve mütasarrifin ile ve-l-hâsıl kâffe-i memurîn-i mülkiyenin vezaifi şu evamir-i celile-i Hümâyûnuma ve umûr-ı idarenin mukteziyatına tevfikân tâyin ve tertip olunarak ana göre nizamât ve talimât-ı lâzimenin tanzîm edilmesi ve şu kadar ki bâlâda tadat olunan müsaadât-ı rahimane-i mülûkânem vezaif-i tâbiiyet ve müsadetaki kemahiye hakkiha ifa eden tebaa-i Devlet-i Âliye’m haklarında câri olarak tarik-i mutavaât ve inkiyâttan inhiraf edenler eltaf-ı Hümâyûnumdan bi-t-tabi ve bi-l-külliye müstefit olamayacağının dahi ilânı matlûb-ı kat’îmiz olmağla siz ki Sadr-ı A’zam-ı sütudeşiyem müşârün-ileyhsiz, işbu fermân-ı celil-ül-ünvan-i mülûkânemi usûlü üzere gerek Der-saâdet’imde ve gerek memâlik-i mahrusâ-i şâhânemin her tarafında neşir ve ilân ile husûsât-ı mebsutenin icrâ-yı iktizalarına ve bundan böyle daimen ve müstemirren mer’iyy-ül-icrâ tutulması esbâbının istikmaline bezl-i cell-i himmet eyliyesiz. Tahriren fil-yevm-ül-sâlis öşrü min şehri zilkadet-il-şerife lisenetin isna ve tiseyn ve mieteyn ve elf. 1292 (1875).
    Alıntı
    Aşka esirdir ehl-i hâl, bu aşka sığmaz kıyl ü kal
    Aşkın acep halleri var, kul eyledi sultanları.
    (Akşemseddin)

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 9.735, Level: 66
    Points: 9.735, Level: 66
    Level completed: 22%,
    Points required for next Level: 315
    Level completed: 22%, Points required for next Level: 315
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Nuralanur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Yer
    xxx
    Mesajlar
    1.617
    Points
    9.735
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Abdülaziz Adalet Fermanı

    Bizleri bilgilendirdiğin için teşekkür ederiz ...Rabbim ebeden razı olsun
    Allah’a bin kere hamd olsun. Sonra, ben cemiyetin iman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmi beş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun.

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 4.766, Level: 44
    Points: 4.766, Level: 44
    Level completed: 8%,
    Points required for next Level: 184
    Level completed: 8%, Points required for next Level: 184
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Göz_Yaşım - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jan 2011
    Yer
    Kayseri memleket Ankara
    Mesajlar
    509
    Points
    4.766
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    15

    Standart Cevap: Abdülaziz Adalet Fermanı

    Alıntı Ahmet_uz Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Bizleri bilgilendirdiğin için teşekkür ederiz ...Rabbim ebeden razı olsun
    Ecmain İnşallah Ahmed Kardeşim. Okuyan gözlerine sağlık
    Aşka esirdir ehl-i hâl, bu aşka sığmaz kıyl ü kal
    Aşkın acep halleri var, kul eyledi sultanları.
    (Akşemseddin)

  4. #4
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.004, Level: 55
    Points: 7.004, Level: 55
    Level completed: 27%,
    Points required for next Level: 146
    Level completed: 27%, Points required for next Level: 146
    Overall activity: 16,7%
    Overall activity: 16,7%
    Achievements
    kuzat - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Nov 2010
    Yer
    İstanbul
    Mesajlar
    904
    Points
    7.004
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    15

    Standart Cevap: Abdülaziz Adalet Fermanı

    Hocam,Allahu Tela razı olsun.Güzel bir paylaşım yapmışsınız. İnşallah bunun Türkçe açıklamasını yazarsanız mükemmel olur.
    "Evliyanın kılıcı kınında değildir. Kimseyi kesmezler ama üzerlerine giden kesilir"



  5. #5
    ***
    DIŞARDA
    Points: 4.766, Level: 44
    Points: 4.766, Level: 44
    Level completed: 8%,
    Points required for next Level: 184
    Level completed: 8%, Points required for next Level: 184
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Göz_Yaşım - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jan 2011
    Yer
    Kayseri memleket Ankara
    Mesajlar
    509
    Points
    4.766
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    15

    Standart Cevap: Abdülaziz Adalet Fermanı

    Adalet Fermanı (Şimdiki Türkçe İle)
    Her uygar devletin önde gelen ilk işi halkının ayrıcalıksız ve eşit olarak hak ve yararlarını adilane korumak ve sürekliliğini temin etmektir.
    Her şahsın her türlü hak ve yararlarını elde etmesi, ancak vatan ve memlekete sağlanacak güven, düzen, imar ve kalkınma ile olur. Bundan dolayı tahta geçtiğimden beri bütün dünyaya yayınlanan beyan ve fikirlerimiz Allah'ın yardımı ile Saltanatımızın şan ve şerefle yücelmesi, her tabakadan halkımızın huzur ve rahatı, devletimizin ilerlemesine yönelik bulunduğundan Hatt’ı Hümayun ile verilen izin ve yapılacak düzenlemelerin bütün vatandaşımıza uygulanacağına kefili ve hayırlı olacak iyi niyetlerimizi yineleyerek; Yüce Allah'ın istek ve yardımına dayanarak uygulanacak icraatımızda aşağıdaki hususlar yol gösterici olmalıdır.
    Şöyle ki;
    - Vatandaşımızın hukukunun temininde aslolan icranın yargıya karışmaması ve yasa hükümlerinin kötüye kullanılmadan uygulanmasıdır.
    Mahkemelerin güven verici, görevlilerin yetenekli, bilgili namuslu ve dürüst olmaları gerekir.
    Adalet teşkilatı bu esaslara göre düzenlenmelidir. Mahkemelerin idari vesayet ve etkiden kurtarılarak tarafsızlığı sağlanacaktır.
    - Herkes nazarında güven verici olması gereken hakimler sebepsiz olarak azledilemeyecekler, kendi arzuları olmadıkça yerleri değiştirilmeyecektir.
    - Mahkemelerin herkes nazarında güven verici olması yalnız teşkilatı ile değil aynı zamanda hakimlerinde yetenekli, bilgili, güzel huylu, dürüst ve kararlarında tarafsız, hak ve adaletle hareket etmeleri ile mümkün olacağından, yapılacak seçim ve atamalar buna göre olacaktır.
    - Yüksek mahkeme niteliğinde olan Yargıtay Adalet Bakanlığından alınarak iki bağımsız Daire halinde teşkil ve her Daireye birer başkan ile birer başkan yardımcısı atanacaktır.
    - Mahkemeler, ticaret, hukuk ve ceza işleri şeklinde düzenlenecektir. Yargıtay Başkanı ve üyeleri ile hakimlerin yasal koşullara uygun seçilmelerinden sonra, sebepsiz azledilemeyeceklerine dair ellerine beratım verilecek, aynı zamanda kendilerine emeklilik hakkı tanınacaktır.
    - Adliyemizin bu suretle düzenlenmesi; hak ve adaletin iyi yürütülmesine yönelik olması nedeniyle adli teşkilatın ve seçimlerin herkese güven verici ve hükümetin etkisinde olmaksızın gerek mahkemelere gerekse idare meclislerine vatandaşımızdan olan müslim ya da gayri müslim olanların seçilebileceklerine izin verilerek bu yolda işlem yapılacağı her tarafa açıklayıcı talimatlarla bildirilecektir.
    Bunun için il merkezlerinde ehliyetli ve bilgili kişinin başkanlığında birer divan kurulacak, bu Divan ilçelerdeki şer’i mahkemelerce verilen ilamların şer’i hükümlerine uygunluğunu inceleyecektir.
    - Müslümanlar ile hıristiyan ve diğer gayri müslimler arasında veya hıristiyanlarla diğer gayri müslimlerin kendi aralarındaki davalar, nizami adli mahkemelerde yasalar ve tüzüklere uygun olarak kısa sürede sonuçlandırılarak icraya konulacaktır.
    Mahkemelerin en çok dikkat edecekleri husus; iyi niyetle kin, garez ve düşmanlık duygularına kapılmadan hareket etmeleri, ceza mahkemelerinin hüküm ve kararlarının belgelere dayalı olmasını gerektirir. Haklarında bir hüküm olmadan hiç kimse tutuklanmamalı ve asla kötü muamele ve işkence yapılmamalıdır. Aksine davrananların kötü niyetle hareket ettiklerinin tespiti halinde şiddetle cezalandırılacaklardır.
    - Vergiler varlıkları ölçüsünde hak ve adalete uygun olacaktır. Şayet vergiler Devlet giderlerini karşılayamayacak durumda ise, memleketin imar ve kalkınmasına yarayacak imkanların teminine yarayacak tedbirlerle gelir kaynaklarının çoğaltılması çareleri araştırılacaktır.
    - Gayri müslimlerin bedelli askerlik yapmaları, fiili hizmet gören vatandaşın haklarına uygun olmadığından bundan sonra gayri müslimlerden 20 yaşını doldurmuş ve 40 yaşını geçmiş olup da sakat ve iş göremeyecek durumda ve yaşlı olanlar hariç alınmakta olan 100 altın bedel 50 altına indirilmiştir.
    - Ülkemizin bazı yerlerinde bulunan gayri müslimlere arazi verilmeyip de çiftçilikte sadece işçi olarak çalıştırılmaları hak ve adalete uygun düşmeyeceğinden bundan sonra gayri müslimlerde her türlü emlak ve arazi alım-satımında farklı olmayacak surette Arazi Kanunnamesi’nden eşit yararlanacaklar, terekelerinde çıkacak vasiyetnamelere aynen uyulacak, gayri müslim yetimlerin veli ve vasilerinin idarelerine karışılmamakla beraber bu gibilerin tasarruf ve davranışlarından bir yakınma olursa yetimlerin hakları Hükümetçe korunup gözetilecektir.
    - Taşınmaz mal edinmelerine ait senetler ıslah edilerek; gerek İstanbul’da gerek taşrada çeşitli şekillerde ve çoğunlukla senetsiz yapılan tasarruflar mahkemeleri meşgul ettiğinden, bu halin ortadan kaldırılarak her türlü taşınmaz mallara ait senetler Defter-i Hakani (Tapu İdaresi) tarafından verilerek mal emniyeti sağlanacaktır.
    - Mal, can ve ırzın korunması hususunda mahalli idarelerce namuslu ve dürüst kimselerden seçilecek zabıta kuvvetleri bir an evvel teşkil edilerek icraya konulacaktır.
    - Yol, köprü ve geçit gibi bayındırlık işlerinde angarya yasaktır.
    Kötü muamele ve baskı ile iş yaptırılması uygun olmayacağından tarım, ticaret ve sanayide yapılacak düzenlemelerle halkın refah ve gelir seviyesinin yükseltilerek bu yolda elde edilecek servetin teminine çalışılacaktır.
    - Her sınıf halkın eşit haklara sahip olması nedeniyle toplumlar aleyhinde patrik ve diğer ruhani reisler görevlerinde serbest oldukları gibi, liyakat ve derecelerine göre devletçe karşılanacak bir maaşa sahip olacaklar, mabed, okul vesair binaların yapımlarında kolaylık göreceklerdir.
    Aşka esirdir ehl-i hâl, bu aşka sığmaz kıyl ü kal
    Aşkın acep halleri var, kul eyledi sultanları.
    (Akşemseddin)

  6. #6
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.004, Level: 55
    Points: 7.004, Level: 55
    Level completed: 27%,
    Points required for next Level: 146
    Level completed: 27%, Points required for next Level: 146
    Overall activity: 16,7%
    Overall activity: 16,7%
    Achievements
    kuzat - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Nov 2010
    Yer
    İstanbul
    Mesajlar
    904
    Points
    7.004
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    15

    Standart Cevap: Abdülaziz Adalet Fermanı

    Çok güzel teşekkürler...
    "Evliyanın kılıcı kınında değildir. Kimseyi kesmezler ama üzerlerine giden kesilir"



  7. #7
    ***
    DIŞARDA
    Points: 4.766, Level: 44
    Points: 4.766, Level: 44
    Level completed: 8%,
    Points required for next Level: 184
    Level completed: 8%, Points required for next Level: 184
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Göz_Yaşım - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jan 2011
    Yer
    Kayseri memleket Ankara
    Mesajlar
    509
    Points
    4.766
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    15

    Standart Cevap: Abdülaziz Adalet Fermanı

    Alıntı kuzat Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Çok güzel teşekkürler...
    Ben size teşekkür ederim orda bir kaç kelime dikkatimden kaçmış bana hatırlatmış oldunuz.
    Aşka esirdir ehl-i hâl, bu aşka sığmaz kıyl ü kal
    Aşkın acep halleri var, kul eyledi sultanları.
    (Akşemseddin)

Benzer Konular

  1. Ömer b. AbdÜlaziz (99-101/717-720)
    By Günışıgı in forum İslam Büyüklerimiz ve Alimlerimiz..
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 13.06.09, 13:43
  2. AdÂlet
    By Konyevi Nisa in forum A- Harfi
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 23.11.08, 14:07
  3. Tanzimat fermanı
    By Konyevi Nisa in forum İnkılap Tarihi Ödev
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 22.10.08, 14:01
  4. Abdülaziz Han
    By Konyevi Nisa in forum Osmanlı tarihi
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.10.08, 10:19
  5. Adalet
    By Konyevi Nisa in forum Kur'an Fihristi
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 22.06.08, 14:13

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •