***
DIŞARDA
Points: 60.713, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 0%
Achievements


“Kul daralmazsa Hizir yetismez!”
“Kul daralmazsa Hizir yetismez!”
“Hazret-i Hizir evliyâ midir, enbiyâ midir? Bütün peygamberlerle görüsmüs müdür? Hizir hakkinda bilgi verir misiniz?”
Hazret-i Hizir’in (as) enbiyâdan mi, evliyâdan mi oldugunda ihtilâf yapilmissa da âlimlerin çogunluguna göre peygamberdir. Kur’ân’da Kehf Sûresinde geçen kissasina bakilinca Peygamber oldugu yolundaki rivâyetlerin daha güçlü oldugu anlasilir. Hizir (as), Taberî’ye göre Hazret-i Ibrâhim’in (as) dördüncü batindan evlâdidir, yani Hazret-i Ibrâhim’in (as) âlindendir. Peygamberlerden Hazret-i Mûsâ (as) ile, Hazret-i Zülkarneyn (as) ile görüsmüstür. Hazret-i Zülkarneyn (as) yeryüzüne hâkim oldugunda Hazret-i Hizir (as) berâberinde idi. Hazret-i Zülkarneyn’in (as) öncü askerî kuvvetinin kumandani idi. Allah’in izniyle denizlere, deryalara hâkim oldugu, denizde kalanlarin yardimcisi oldugu, denizde ölenlerin namazini kildigi rivâyet edilir. Hazret-i Ilyas’in da (as) Hazret-i Hizir’in (as) kardesi oldugu, karalarda vazifeli bulundugu, issiz çöllerde kalip ölenleri yikayip namazini kildigi, her sene hac vaktinde Hazret-i Hizir (as) ile Mekke-i Mükerreme’de bulustuklari, haccettikleri ve bazi kimselere gözüktükleri rivâyet olunur.
Taberî’de Hazret-i Hizir’in (as) Hazret-i Nuh’un (as) torunlarindan oldugu, Hazret-i Nuh (as) zamanini gördügü, Hazret-i Nuh (as) ile görüstügü ve gemide Hazret-i Nuh (as) ile berâber bulundugu da kaydedilir.
Nakledilir ki, Hazret-i Nuh (as) Hindistan’da, “Serendib’e gidip Âdem ile Havvâ’nin nâslarini getirecek kim var ki, ben ona ömrü uzun olsun diye duâ edeyim?” demisti. Hazret-i Hizir (as) ayaga kalkti ve:
“Yâ Nebiyyallah! Eger izniniz olursa ben gidip getireyim!” dedi.
Nuh Aleyhisselâm ona izin verdi. Hazret-i Hizir (as) Serendib adasina vardi ve Hazret-i Âdem ile Hazret-i Havvâ’nin nâslarini alip getirdi. Hazret-i Nuh (as) da Hazret-i Hizir’in (as) ömrünün uzun olmasi için duâ buyurdu. Cenâb-i Hak Nuh Aleyhisselâm’in duâsi bereketi ile Hazret-i Hizir’in ömrünü uzun eyledi.1
Kur’ân’da Hazret-i Ilyâs’in (as) peygamberlerden oldugu açikça belirtilmistir.2 Fakat Hazret-i Hizir’in (as) makami hakkinda açiklik yoktur. Hazret-i Hizir’in (as) her peygamber ile görüstügü konusunda da açiklik yoktur.
Hizir, sözlükte yesillik demektir. Oturdugu yeri yesillendirdigi için kendisine Hizir nami verildigi söylenir. Peygamber Efendimiz (asm) buyurmustur ki: “Hizir, otsuz, kuru ve çorak bir yere otururdu da o otsuz ve çorak yer yesillenerek pesi sira dalgalanirdi.”3
Kesif sahibi ulemâ Hazret-i Hizir’in hayatta oldugunda hemfikirdirler. Evliyâullahtan Ömer ibn-i Abdülaziz’in (ra), Ibrâhim bin Ethem’in (ks), Bisr-i Hafî’nin (ks), Maruf-u Kerhî’nin (ks), Cüneyd-i Bagdâdî’nin (ks), Ibrâhîm Havvâs’in (ks) Hazret-i Hizir (as) ile görüstükleri rivâyet olunmustur. Muhyiddin-i Arabî Fütuhat-i Mekkiye adli eserinde Hazret-i Hizir’in hayati hakkinda bazi hikâyelere yer verir. Kâmus Tercümesi’nde Hazret-i Hizir’in (as) alâmet-i fârikasi olarak sehâdet parmagi ile orta parmaginin berâber ve bitisik oldugu kaydedilir.4
Üstad Bedîüzzaman Saîd Nursî Hazretleri de Hazret-i Hizir’in (as) hayatta oldugunu, fakat ikinci hayat mertebesinde bulundugundan bir kisim ulemânin onun hayatindan süphe ettiklerini, Hazret-i Hizir ile Hazret-i Ilyas Aleyhimesselâmin yeryüzünde yasadiklari halde, bize göre serbest bir hayatlari oldugunu, bizi sinirlayan ve dar kaliplara sokan zorunluluklarin ve sinirlamalarin onlara gelince çözüldügünü, hükümsüz kaldigini ve devreden çiktigini, meselâ bir anda bir çok yerde bulunabildiklerini, beseriyet kayitlariyla hareket kabiliyetlerinin kisitlanmadigini, isterlerse yiyip içtiklerini, fakat bizim gibi mecbur olmadiklarini, suhud ve kesif ehli evliyanin Hazret-i Hizir’la (as) mâcerâlari bulundugunu, hattâ evliyâ makamlarindan bir makamin makam-i Hizir tabir edildigini, bu makama gelen bir velînin Hazret-i Hizir (as) ile görüstügünü ve Hazret-i Hizir’dan ders aldigini, bazen de yanlis olarak bu makam sahibinin Hizir (as) zannedildigini kaydeder.5
Bedîüzzaman Hazretlerinin Hazret-i Hizir ile Hazret-i Ilyas için “Aleyhimesselâm” ifâdesini kullanmasi ve Kur’ân’da Hazret-i Ilyas’in (as) Peygamber oldugunun belirtilmesi, Hazret-i Hizir’in da (as) peygamber oldugu görüsünü güçlendiriyor. En azindan bizim onu peygamber bilmemizde bir sakinca olmadigi anlasiliyor.
Yukaridaki rivâyetlerin bir kisminin sihhatini tartisanlar olabilir. Fakat, Hazret-i Hizir’in (as) Allah’in kendisine güç, kudret ve hayat bahsettigi, Hayy ismine mazhar velî ve sevgili kullarindan oldugunda ve Allah’in izniyle daralan kullarin elinden tuttugunda süphe etmemize gerek yoktur. Halkin basîretli gönlünde ve duâli dilinde dolasan, “Kul daralmayinca Hizir yetismez” sözünün tecrübe ile tespit edilmis sözlerden oldugunu düsünsek ve dar zamanlarimizda Allah’tan Hazret-i Hizir’in (as) yardimini istesek ne kaybederiz?
Dipnotlar:
1- Taberî Târihi, 1/407.
2- Sâffât Sûresi: 123.
3- Buhârî, 9/1389.
4- Tecrid-i Sarih Terc., 9/145.
5- Bedîüzzaman, Mektûbât, s. 11, 12.
Allah ile olduktan sonra ölüm de, ömür de hoştur...