anlayamayacak kadar küçüktüm
başladığında bu dünya sürgünüm;
günlerin gülsüz ve dikenli ikliminde
gözbebeklerimi kandan çiçekler gibi büyüttüm..
Bedenime arkadaş paslı prangalar,
kürek mahkûmu çocuk ellerim,
düşlerim ateşten deryalar...

`yürü!` dedin
ve başladı yolculuğum.
aynadaki suretimin,
gelmiş ve geçmiş günlerimin,
gelecek ve geçecek günlerimin üzerine
kayıp neslimle birlikte yürüdüm

`gör!` dedin gördüm ömrümü
çocukluğumu gördüm güle oynaya
ilk gençliğim geçti gözümün önünden ağlaya ağlaya...
yelkovanın an be an soldurduğu akrebin kıskacında
ihanet mezarlığına çok dostlar gömdüm..
limansız nice gemiler gördüm;yükü,yalancı sevda..
bulutsuz yağmurlar fısıldadı
aşkın kısır anasının adını kulağıma;
`gönül gözü sürgülü Leyla..`
işte böylece bir gece hüzünler kuşağında
iki cilt arasında şiir'i gördüm..
sevdim şiir'i..
sevmediğim gibi hiçbir isi! ve aramak,`yanmak` için ilk önce!
ve gözlerimi kapadığımda gördüm ki;
bir damlaysa kalbim,Deniz,bu...
sonra...
aşk'ı gördüm ateşi görür gibi.
aşk'ın huyu bozdu mürekkebi;
kabardıkça kabardı kelimeler,
karardıkça karardı alınyazım...
ve yazdıkça yazdıkça yıllarca
bir gün gördüm ki
yazdığım her kelimeyle birlikte KÜL'e dondum...

`git öyleyse!` dedin,
`bir denizin en gizlisine..!`
kendi suskumla orada senin için
benden bir mihrap yonttum...
ne aklı selim, ne bir ışıktı muradım
bekledim SES'ini günlerce gecelerce.
Bu çileyi gütmek için
tüm çölümü yalın ayak, yalın yürek yürüdüm... <******>
Koşturdum durdum aklımı
fikrimin bir ucu Safa bir ucu Merve..
ve `Duy!` dedin bir gün, boşuna beklemedim elbette!
Uyandı uyuyan kalbim gecenin avuçlarında SES'inle..
O Ses ki bekledi Tur ve Hira aylarca, güneşlerce..

`KÜN!` demiştin bir zaman
gülümsemişti Âdem...
ve bir nur yağmıştı Cebrail'le dünyaya
ve Muhammed titremişti `IKRA!!`
inlemişti mağara...
İşte bu iki kelam arası
gecen saniyeler sayısınca
okudum duamı sessizce
tövbemi eklediğim hikâyemi bunca
`bol!` dedin ikiye boldum...
senden önce, senden sonra...
yarısı `kul` şimdi hikâyemin..
aklim ödünç alınmış iki kanadıyla
bir garip pervanenin
uçmakta Adın'a
diğer yarımı bulmak için..
bulmak için aramak bahane
ve aramak, bahane yanmak için..

yandıktan sonra belki adını koyar
diğer yarımın bir tek hece; `NUR`...
ve dilimden bir dua dökülür;

`sonucum ve sebebim sensin
yak ve kendine kat,affet beni Yarabb..
yazacaksa yazsın alnımda mahşer günü,`azadlık`
bilmek yeter bana,duamı kabul ettiğini..
amin....`
alıntı