2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: Annemi Hiçbiy Yeyde Bulamıyoyum

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 39.109, Level: 100
    Points: 39.109, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Günışıgı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Yer
    memleketim (sivas) yaşadığım yer (istanbul)
    Mesajlar
    6.281
    Points
    39.109
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    23

    Standart Annemi Hiçbiy Yeyde Bulamıyoyum

    Annemi Hiçbiy Yeyde Bulamıyoyum”




    “Annemi Hiçbiy Yeyde Bulamıyoyum”
    Bir akşam üzeri usulca kapımız çaldı. Ailenin en küçük ferdi olan bir yaşındaki oğlumuz Tarık başta olmak üzere hepimiz kapıya yöneldik. Kapıyı açtığımızda karşımızda duran, bizim üst katımızda oturan ağabeyimin oğlu, dört yaşındaki Ahmet Said'di. Başı önünde, titrek bir sesle “Annem buyda mı?” diye sordu.
    Annesinin bizde olmadığını öğrenince, zaten ağlamak için bir bahane arar gibi duran Ahmet Said, iyice gerginleşti ve ağlamaklı ve dokunaklı bir sesle “Annemi hiçbiy yeyde bulamıyoyum” dedi. Bu ses eşimin annelik şefkatinin kabarmasına vesile olmuş olacak ki, benden önce o atıldı ve “İçeri gel, Tarık'ın yeni oyuncaklarıyla oyna; annen birazdan gelir, seni buradan alır” dedi. Normalde Tarık'la oynamak bile Ahmet Said'in içeri girmesi için yeterli bir sebepti.
    Araya Tarık'ın oyuncaklarıyla oynamak da girince Ahmet Said bizden çıkmak istemezdi. Ama o akşam istemeye istemeye içeri girdi. Tarık'ın oyun- caklarını görünce, ıslak gözleri iyice parlamaya başladı. Bir yandan oyuncaklarla bir yandan da Tarık'la oynuyordu ki, birden duraksadı. Tekrar az önce kapıdaki mahzun yüz hatları belirmeye başladı. Usulca koltuğa sırtını dayadı. Elindeki oyuncağı bırakmadan, tekrar “Annemi hiçbiy yeyde bulamıyoyum” dedi ve bu sefer daha acıklı bir şekilde ağlamaya başladı.
    Eşim onu ikna etmek için türlü türlü şeyler anlatırken, dört yaşındaki bir çocuğun birkaç dakika annesini görmemesinden dolayı bu denli içerlemesi tuhafıma gitmiş olacak ki, biraz alaycı bir üslupla “Kocaman adam oldun. Biraz annenden ayrı kalmaya alış artık” dedim. Eşim kaşlarını çatarak bana baktı. Eşimin ikna etme çabaları fayda etmeyince onu annesine götürmek için ayağa kalktım. “Tamam, hadi kalk seni annene götüre- yim” dedim. Beraber evden çıktık ve Ahmet Said'i, yeni taşınan komşumuzu ziyarete gittiğini bildiğim annesine götürdüm.
    Ahmet Said'i annesine götürürken bana çok çocuksu gelen bu hareketini bir an olsun düşünme fırsatı buldum. Kendimi düşündüm. Acaba Ahmet Said kadarken ben de böyle miydim diye çocuk- luğumun saman kağıdına basılmış eski kitapları andıran yıllarına döndüm. Ahmet Said kadarken ki yıllarımı düşündüm ama o yıllara ait pek bir şey hatırlamıyordum. Daha sonra hayal meyal hatırla- dığım bazı tozlu hatıralarım oldu ki, bunlar Ahmet Said'in haklı olduğunu anlamam için yeterli olmuş- tu.
    Korku dolu gözlerle, karanlık bir gecenin kucağında uyandığım bir an ilk aklıma gelmişti. Beni boğarcasına kucaklayan bu karanlıktan kurtulmak için annemi çok aramış ve “Annemi hiçbiy yeyde bulamıyoyum” der gibi olmuştum içten içe. Gözlerim karanlığa alışıncaya ve kendi yatağımda olduğumu anlayıncaya kadar bu hisler içimde bir yerde gezinip durmuştu. Bu korku ve yalnızlık hissini atlatmak için bir süre uğraşmış, ama kurtulamayınca, yerini bildiğim annemin yatağına gitmiştim. Annemi bulmuştum... Karanlık gecenin boğucu kollarından kurtulup, annemin şefkatli ve huzur veren kollarına bırakmıştım titreyen vücudumu. Uykusunun bozulmasına hiç aldırış etmeden beni saran annemin kollarında huzurla uyumuştum.


    İçimde bir yerde her zaman bir Ahmet Said'in olduğunu düşünürüm bazen. Canım sıkıldığında, ümitsizlik bir karabasan gibi üzerime çullandı- ğında, yalnızlık her tarafımdan beni sarmaya başladığında ve birinin elimden tutmasını ve bana yardım etmesini istediğimde, tıpkı Ahmet Said gibi bir psikolojiye büründüğümü iyi biliyorum. Dış görünüş itibariyle yüzüm gerilmiyor belki. Belki sesim onunki gibi tel tel olmuyor. Bu halde görün- mek hissi bana ağır geliyor olabilir. Belki de ben onun gibi hislerimi dışarı vurmasını beceremiyo- rumdur. Ama içimde Ahmet Said'in o masum ağla- yışlarını hep duymuşumdur.
    Yaş ilerledikçe bu his daha ağır basıyor gibi. Yaşlıları düşünüyorum. Herhalde onlar bu hissi daha derinden hissediyorlar ve hem akranlarından ayrılığın hem de annesizliğin vermiş olduğu yalnızlık hissiyle kıvranıp duruyorlardır. Öyle ya bu yalnızlık ruh haliyle onları en iyi anlayacaklar onlar gibi yaşlılardır. Ne ruh doktoru olmuş oğlu, ne öğretmen olmuş kızı, ne de bayramdan bayrama ziyaretine gelen torunları... Torunların yeri ayrıdır elbet. Ama aradaki muhabbet farklı. Böyle bir ruh haliyle yaşayan ve yaşlanan yaşlıların da içten içe “Annemi hiçbiy yeyde bulamıyoyum” dediğini duyar gibiyim.
    Ahmet Said gibi “Annemi hiçbiy yeyde bulamıyoyum” dediğimiz durumlarda, her kalp bir sığınak, bir destekçi arar. Sıkıntı ve huzursuzluğun her yanını kapladığı durumlarda yardım istenecek bir dost, azgın dalgaların arasından kendini kıyısına atabilecek bir sahil, karanlıklı ve kasvetli bir gecede ışığına çıkılacak bir sokak, dünya ve içindekilerin vefasızlığından sıkılıp da en samimi ve en vefakar dostla buluşmak için ötelere açılan efsunlu bir kapı gibi olan bir seccade...
    Demek, insanın iç dünyasını çok iyi bilecek; yalnızlığında kendisine enîs olacak; dünyadaki dostların bile vefasızlaştığı bir zamanda kapısına gidilebilecek; nazik, kırılgan ruhunun inceliklerini bilip taleplerine cevap verecek; ahireti arzulayan ve ahirette sevdikleriyle mutluca yaşamak isteyen pir-i fanilere “lebbeyk” diyecek ve bu arzularına kavuşmaları için önlerindeki ölüm engelini kaldıracak hakiki bir dosta ihtiyaç var.
    Hakiki dostu bulmak ve dost kalabilmek duasıyla...
    Tefekkür Dergisi


    En güzel şeyler tüm Annelere olsun..


  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 47.246, Level: 100
    Points: 47.246, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 75,0%
    Overall activity: 75,0%
    Achievements
    MaHiR 01 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Nov 2009
    Yer
    Bir Boğaz yedi tepe
    Mesajlar
    8.028
    Points
    47.246
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: Annemi Hiçbiy Yeyde Bulamıyoyum

    Duygu yüklü çok güzel bir paylaşım. Allah c.c razı olsun emeğine sağlık kardeşim...
    Ben cemiyetin îman selâmeti yolunda dünyamı da âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmibeş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun. Kur'ânımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cenneti de istemem; orası da bana zindan olur. Milletimizin îmanını selâmette görürsem, Cehennemin alevleri içinde yanmağa razıyım: Çünki; vücudum yanarken, gönlüm gül-gülistan olur.
    13.Asrın Müceddidi
    BEDİÜZZAMAN SAİD-İ NURSİ

Benzer Konular

  1. Annemi neden mi seviyorum?
    By BaRLa in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 23.07.09, 16:41

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •