Eğer bizbugün değil de
saadet asrında
Peygamber Efendimiz'in dizi dibinde olsaydık... O'nun terbiyesinden geçip
O'nun nasihatleriyle günümüzü
gönlümüzü ve yönümüzü aydınlatsaydık. Mesela bir sabah vakti kapımız çalınsa ve:
"-Ey Fatıma! Güzel Kızım. Baban peygamber diye güvenme! Kıyâmet günü herkes kendi amelinden hesaba çekilecek! Haydi sabah namazına..." hitabıyla uyansaydık...
Yataktan nasıl kalkarkendimizi nasıl hesaba çeker ve nasıl bir hesab gününe hazırlanırdık.
Yine bir gün Hazret-i Âişe anamızı ziyaret eden bir kız kardeş olsaydıkHazret-i Esmâ gibi... Ve biz kendi aramızda sohbet ederken kapıyı çalıp içeriye giren Rasûlü olsaydı. Bizi baş başa sohbet ederken görünce bir anda başını başka yana çevirseydi ve bize:
"-Esmâ Bacımkızların büluğ vaktine geldikten sonra
elleri ve yüzü dışında bütün vücutlarını örtmeleri gerekir." diye tatlı bir nasihatte bulunsaydı...
Acaba yüzümüz nasıl al al olurkendimize nasıl çekidüzen verirdik.
Yine bir gün hücre-i saadettePeygamber Efendimiz'in muhterem zevceleri ile bir arada bulunsaydık... Kapı çalınsa ve kapıda bir âmâ Abdullah ibn-i ümmi Mektum içeriye girmek için izin isteseydi... Biz de kendi aramızda:
"-Girsin canımnasıl olsa âmâ
bizi göremez" diye konuşsaydık ve iki Cihan Güneşi biraz tatlı
biraz sert diğer odaya geçmemizi isteyerek şöyle buyursaydı:
"-Onun gözleri âmâfakat ya sizinkiler!.."
Bunlar ve daha nice yaşanmış örnekleriylebiz Peygamber Efendimiz'in terbiyesinden geçseydik
acaba bugünkü yanlışlarımızın ne kadarı kalırdı?
ibâdet hayatındaki gevşekliklerimiztesettür konusunda bazen ifrata
bazen tefrite varan tavır ve hareketlerimiz
erkeklerle olan ihtilat ortamlarında bir arada rahatça bulunmamız
hatta onlarla şakalaşma ve sohbetlerimiz?!..
Peygamber Efendimiz'in terbiyesinde olmak imkânsız mı? Bunun için illâ o devirlerde yaşamakonunla beraber aynı havayı solumak
Medine-i Münevvere'de ikâmet etmek mi gerekiyor? Eğer O
Allâh'ın bir elçisi ise
söyledikleri ve yaşadığı hayat gözler önündeyse
binbir teferruatıyla kitaplara ve hadis mecmualarına geçmişse
onu uzaklarda aramaya gerek yok! Onun terbiyesine girmek için
O'nun devrinde yaşamaya da gerek yok! Sadece niyetimizi düzeltmemiz ve hayatımıza bir çekidüzen vermemiz gerekiyor
onun sünnet-i seniyyesi eşliğinde...