bizim seninle olan dostluğumuz dağların arasındaki bir gölle denizlerin arasındaki bir ada gibi...nasıl onlar dostluklarını gece yıldızlarla,gündüz de kuşlarla iletiyorlarsa birbirlerine biz de öyle...nasıl onların biraraya gelmesi mantıksızsa................... .........
ben bilemiyorum...
çok zaman geçti sen gideli,dostum...
günler geçti
güneşler battı
ay ve yıldızlar battı
çocuklar ağladı
anneler ağladı
istanbul ağladı
yağmurlar yağdı
savaşlar çıktı
insanlar öldü
aynı zamanda
mini mini bebeler doğdu
çocuklar gözleri yaşlı tebessüm ettiler annelerine
dostlar hasret giderdi
istanbul,istanbul ne günler geçirdi?!...
çok zaman geçti...
ya da zaman sadece bana oynadı oyununu
sadece bana çoğaldı
kimbilebilirki
ve dahi ne önemi varki
benim için bunca şey yaşanmışken yeryüzünde
takvimlerin ne yazdığının ne önemi varki...
ben bu kadar özlemişken seni
bu kadar hayal etmişken vuslatı...
mantığın ne önemi varki...
ama varmış işte...
geçen bunca zaman kurulan bunca hayal mantığa yenik düştü...
hüznüm neden böyle oldu?
neden bizim dostluğumuz böylesine derin...
böylesine acı verici...
böylesine vazgeçilmez...
NEDEN?
nasıl bu kadar çok sevdik?
adayla göl gibi bunca zaman mesafelere rağmen dostluğumuzu muhafaza edebildik?
giderken etttiğim 3 duayı hatırladım birden...
bu sorgulamanın son-ucunda...
rabbim bize birbirimizi unutturmasın
rabbim mesafelere rağmen kalplerimizi ayırmasın
rabbim sevgimizi arttırsın
sen de 3 defa AMİN demiştin...
amin
kalpleri evirip çeviren bana öyle bir sevgi verdi ki bu dünyada hiçbirşeyle kıyas edilmez...ve sen dostum...tüm bu mesafelere rağmen,sana olan -son derece hissettiğim- ihtiyacıma rağmen ve sevmem gereken birsürü insana rağmen....
HERŞEYE RAĞMEN...
mesafelere boyun eğeceğim...sevgini kalbimde tane tane goncalarını açan bir gül fidanı gibi büyüteceğim...dikenleri acıtsa bile...durup durup ağlatsa bile...
insanlar bilemeyecekler...neden ağlıyor bu kız diyecekler...ben susacağım...
kalbimde bir gül büyüttüğümü kime anlatabilirimki senden başka?
vesselam