31-.......el-Berâ ibn Âzib (R) şöyle demiştir: Rasûlullah (S) kur*bân bayramı günü bayram namazının ardından bize hutbe yaptı da şöyle buyurdu:
"Her kim bizim bu namazımızı kılar ve (ondan sonra) keseceği*miz kurbânı keserse muhakkak kurbân sünnetine uygun iş yapmış olur. Her kim de kurbânını namazdan evvel keserse, o, eti yenmek için ke*silmiş bir davar olmuş olur".
Bunun üzerine Ebû Burde ibn Niyâr ayağa kalkıp şöyle dedi: Yâ Rasûlallah, yemîn olsun ki, ben namaza çıkmadan evvel davarı kesmiş bulundum. Ve bu günün yeme içme günü olduğunu bildim de, artık acele ettim, hem kendim yedim, hem aileme ve komşuları*ma yedirdim. Rasûlullah da: "Bu, eti yenmek için kesilmiş bir davar olmuştur" buyurdu. Ebû Burde: Benim yanımda yaşına girmemiş dişi bir çepiş vardır ki, o bence iki et davarından daha iyidir. (Onu kese*cek olsam) benim adıma kurbân yerine yeter mi? dedi. Rasûlullah: "Evet, lâkin senden sonra hiçbir kimse için yetmiyecektir" buyurdu.

32-.......Enes ibn Mâlik (R) şöyle demiştir: Rasûlullah (S) kur*bân günü bayram namazını kıldırdıktan sonra hutbe yaptı da, bay*ram namazından evvel kesmiş olan kimseye kurbânını tekrar kesmesini emretti. Bunun üzerine Ensâr'dan bir zât -ki Ebû Burde'dir- ayağa kalktı da:
— Yâ Rasûlallah, benim bir takım komşularım vardır.
O zât, ya komşularda açlık vardır, veyâhud da onlarda fakîrlik vardır dedi de, şöyle devam etti:
— Ve ben namazdan evvel davarımı kesmiş bulundum. Benim yanımda yaşına basmamış bir dişi oğlak daha vardır ki, o, bana iki et davarından daha sevgilidir, dedi.
Rasûlullah da bu zâta, o keçi oğlağını kurbân etmek hususunda ruhsat verdi.
33-.......Cundeb (ibn Abdillah el-Becelî-R) şöyle demiştir: Pey*gamber (S) kurbân kesme günü bayram namazını kıldırdı, sonra hutbe yaptı, ondan sonra kurbân kesti de: "Her kim namazı kılmadan ev*vel kurbân kestiyse, onun yerine başka bir kurbân daha kessin. Her kim-de kesmemiş ise Bismillah ile kessin" buyurdu.