Muaviye b. Ebi Süfyan ölecegi sirada beni oturtunuz dedi ve Allah'a tesbih etti. Allah'i andi. Sonra aglayip söyle dedi: "Ey Muaviye! Ihtiyarlik ve düskünlükten sonra mi Rabbini hatirliyorsun? Neden gençlik dali yemyesil ve taze iken onu yapmiyordun?
& Sesi yükselinceye kadar agladi ve "Yarab! Asi ve kalbi kati ihtiyara rahmet et! Yarab! Düsüsleri azalt. Hatalari affet. Senden baskasini ümit etmeyene ve senden baskasina güvenmeyene hilm vasfinla yönel" diye dua etti.
& Rivayet ediliyor ki: Muaviye (r.a.) son okudugu hutbede söyle dedi: "Ey insanlar! Ben biçilmis bir ekinim. Size idareci oldum. Benden sonra sizin basiniza her geçen muhakkak benden daha serlidir. Benden öncekilerin benden daha hayirli oldugu gibi...
& Abdülmelik b. Mervan'in ölümü geldiginde, Dimesk'in (Sam) kenarindan elbiseyi elime sarip sonra yikama tasina vuran bir bez agarticisina bakti ve söyle dedi: Keske ben bir bez agarticisi olsaydim. Günbe gün elimin emegimden yeseydim de dünya islerinin hiç birinde söz sahibi olmasaydim.
& Abdülmelik b. Mervan'a ölecegi sirada söyle denildi:
& - Ey mü'minlerin emiri! Kendini nasil hissediyorsun?
& - Ben kendimi Allah'in söyle dedigi gibi hissediyorum:
& "Andolsun! Sizi ilk defa yarattigimiz gibi, yine tek olarak bize geldiniz ve (dünyada) size verip hayaline daldirdigimiz seyleri arkanizda biraktiniz." (En'am, 94)
& Bunu söyledikten sonra öldü.
& Abdülmelik b. Mervan'in kizi ve Ömer b. Abdülaziz'in hanimi Fatima söyle diyor:
& "Ölüm hastaliginda Ömer b. Abdülaziz'in söyle dedigini duydum: Yarab! Günün bir saati dahi olsa ölümümü onlar için gizle! Ölecegi gün geldiginde onun yanindan çiktim. Baska bir odada oturdum. Onunla aramda bir kapi vardi. O kendisi için yapilan bir kubbede bulunuyordu. Su ayeti okudugunu duydum:
& "Iste ahiret yurdu. Onu yeryüzünde böbürlenmek ve bozgunculuk yapmak istemeyen kimselere veririz. Iyi akibet sakinanlarindir." (Kasas, 83)
& Sonra sükunete kavustu.
& Rivayet edilir ki: Ömer b. Abdülaziz'in hastaligi agirlasinca bir doktor çagrildi. Doktor kendisini muayene ederek dedi ki:
& - Ona zehir içirildigini görüyorum ve ölmeyeceginden emin degilim. Zehir içmeyenlerin ölmeyeceginden de emin degilsin!
& - Evet! Benim karnima girdigi anda hissettim!
& - Ey mü'minlerin emiri! Tedavi ol! Ben öleceginden korkuyorum,
& - Rabbim huzuruna gidilenlerin en hayirlisidir. Allah'a yemin ederim eger bilsem ki sifam kulagimin yumusagi yanindadir. Kulagima elimi uzatip o sifayi getirmem. Yarab! Mülakatindan Ömer için hayir nasip et!
& Vefat edecegi zaman yaklasinca "beni oturtunuz!" dedi. Oturtulunca dedi ki: "Emrettigin halde kusur yapan, menettigin halde isyana sapan benim!" Bu sözünü üç defa tekrarladi. Sonra Lâ Ilâhe Illallâh dedi. Sonra basini kaldirdi. Dikkatle (bir noktaya) bakti. Neden böyle yaptigi sorulunca cevap olarak dedi ki: Ben bir yesillik görüyorum. Onlar ne insan, ne de cindir.
& Sonra ruhu kabzolundu. Allah ona ve bize rahmet eylesin!
& Halife Me'mun, kuma uzanip söyle dedi: "Ey saltanati gitmeyen Allah'im saltanati gidene merhamet et!"
& Halife Mu'tasim ölecegi zaman söyle diyordu: "Eger hayatimin böyle kisa oldugunu bilseydim yapmazdim."
& Amr b. el-Âs vefat edecegi zaman çocuklarinin sandiklarina bakarak söyle dedi: "Acaba bu sandiklarin içerisindeki esya ile beraber kim alir? Keske onlar bir fiski olsaydi!"
& Haccac ölecegi zaman dedi ki: "Ey Allah'im! Beni affet! Çünkü insanlar Allah Haccac'i affetmeyecektir!" diyorlar.
& Ömer b. Abdülaziz Haccac'in bu sözünü benimser ve bu sözden dolayi ona gipta ederdi.
& Bu söz Hasan Basri'ye söylendiginde dedi ki:
& - Haccac bu sözü söyledi mi?
& - Evet, söyledi!
& - Umulur (affolunmasi umulur).