Bir adam vefat ettiğinde dayısı ve teyzesinden başka mirasçısı yoksa gerek dayısı ve teyzesi, gerekse de amcası ve halası kişiye mirasçı olabilirler mi?
Abdurrazık'ın Musannef'inde Muammer'den ve O'nun Zeyrl b. Eslem'den rivayet ettiği bir haber yer almaktadır. Zeyd şöyle diyor: "Resulul-lah'a (as) gittim ve O'na hata ve teyzenin bu husustaki durumlarını sordum. "Hala ve teyze mi" dedi ve tekrarladı. Bu ikisinin mirastaki hukukları konu*sunda vahyi bekledi. Vahiy gelmeyince, "bana onlar hakkında herhangi bir şey vahyedilmedi" dedi.
Safvan b. Süleym'den rivayet olunan bir başka rivayette de şunlar yer a-lıyon "Bir adam Resulullah'a (as) gelerek, "ey Allah 'in elçisi/ Bir adam ölü*yor mirasçısı olarak teyze ve balasından başka kimsesi de yok. Bu durumda ne diyorsun?" diye sordu. Resulullah (as), "bir adam ölüyor ve teyzesi ve ha*lasından başka kimsesi de yok. Onlar hakkında herhangi bir şey söylememiş*tir"dedi ve devam ederek, "ikisine de herhangi bir şey yoktur' buyurdu.
Buharı ve Müslim'in Sahih'lerinde ve diğer hadis kitaplarında Berra b. Azib'ten şöyle rivayet edilmiştir: Resulullah (as), "teyze anne gibidir, onun derecesindedir" diye buyurdu.
Muammer'in îbn-i Tavus'tan rivayet ettiği bir hadiste ise şöyle geçiyor: İbn-i Tavus diyor ki: Medine'de Resulullah'm (as) şöyle dediğini İşittim: "Al*lah ve Resulü, velisi olmayanın velisidir. Mirasçısı olmayanın mirasçısı dayı-sidir". .
Bu hadisi Amr b. Şuayb babasından, O dedesinden, O da Resulullah'tan (as) rivayet etmiştir.
Ayrıca bu hususta Ebu Davud, îbn-i Mace ve Nesaî, Mikdam b. Ma'dike-rib el-Kindî'den rivayet etmişlerdir. el-Kindî bu hadisi "Resulullah'tan (as)" diyerek rivayet etmiş ve "... bu kimsenin malından diyeti varsa alınır ve da*yısı mirasçısı olur" ibaresini de eklemiştir.
Ebu Davud ve Nesaî bu hadisin sözlerini yukarıda sıralanan senetle ri*vayet etmiş ve "velisi olmayan kişinin velisi dayısıdır. Onun malına mirasçı olur ve esir olduğunda onu kurtarır" ifadesini kullanmışlardır.
Yine Nesaî aynı hadisi Mikdam b. Ma'diken el-Kindî'den, "akrabası ol*mayan kişinin akrabası dayısıdır. Eğer varsa yeğeninin diyetini öder ve ona mirasçı olur" ifadesini kullanarak rivayet etmiştir.
Usaylî'nin Delâil adlı eserinde de şöyle geçiyor: "Resulullah'a (as) hala ve teyzenin mirasları konusu sorulduğunda Resulullah (as) devesine binmiş ve Amr b. Avfoğullarına doğru gidiyordu. Şöyle dedi: "Deveyi tutun". Sonra başını kaldırdı ve "pek seyrek de olsa, bir kimse ölür ve arkasında teyze ve halasından başka kimsesi kalmaz" dedi. Sonra da, "soruyu soran nerede? î-kisi için de herhangi bir şey yoktur" buyurdu.
Bir başka hadiste de şöyle geçiyor: Resulullah'a (as) bu husus soruldu*ğunda Huneyne'ye kadar yürüdü ve "Cebrail bana şöyle anlattı: Hala ve tey*zeye miras yoktur" buyurdu.