4 sonuçtan 1 ile 4 arası

Konu: Haftanin Konus ( Allah Aşkı )

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Haftanin Konus ( Allah Aşkı )

    .Haftanin Konus ( Aşkı )






    Kardeslerim Bu haftanin konusunu Aski actimki kendilerimize soralim bir cc. ne kadar sevib de ne kadar dogru söyledigimiz belli olsun diye.



    Sevmek çok zor ama bir o kadar da şerefli bir duygudur. Zordur;
    çünkü sevmek, sevilenle seven arasında menfaate dayalı olmayan bir
    ilgiyi gerektirir. Karşılıklı fedakârlığı, vefayı gerektirir. Cefaya karşı sabrı,
    sert rüzgârlara karşı dağılmamayı gerektirir. Sevmek, sevileni
    kırmamayı, ona karşı yanlış yapmamayı, kendi isteklerini sevilenin
    isteklerine tercih etmemeyi gerektirir.
    İsterseniz çocuğunuzu, isterseniz eşinizi, isterseniz bir canlıyı, çevreyi
    veya başka bir şeyi sevin. Sonuç değişmez. Hayatın zor labirentlerinde bu
    metaneti yitirmeden yürümeniz şarttır.

    Biz bugün farklı bir sevgiden bahsedelim, belki sevginin esası olan
    sevgiden bahsedelim. Yüce (c.c.)a karşı hissetmemiz gereken
    sevgiden....

    ----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


    Şimdi şöyle bir soru sorsam ve desem ki (c.c.)ı seviyor muyuz?
    İnanıyorum ki hepimiz Elbette (c.c.)ı seviyoruz diyeceğiz.
    (c.c.) sevilmez mi, Ona kurban olalım! deriz. Bu duygumuzda samimiyiz
    de. Çünkü hiç kimse (c.c.)ı sevmiyorum demez, diyemez. Hiç
    inanmayan bile böyle bir cümlenin yüküne talip olamaz, olmamalıdır da.


    ------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


    O zaman ikinci soruyu soralım ve O zaman sevgi nedir? diyelim. Ve ya
    bizim sevmemiz yeterli mi? Onu sevmek mi önemli, yoksa Onun
    tarafından sevilmek mi?

    Ne dersiniz, bütün bu sorulara bir çırpıda makul cevaplar verebilecek
    miyiz?

    Dilerseniz gelin İslâm tarihinin ölümsüz şahikalarından enfes satırlar
    okuyalım. Bakalım sevgiye nasıl bir anlam yüklemiş büyükler?



    Bistamlı Beyazıd sevgi sanılan boş bir kuruntunun, duvarların yüzüne
    çarparken unutulmaz bir ders verir:


    ----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


    (c.c.)ı seviyorum sanırdım! Ama anladım ki, esas olan Onun
    sevmesi imiş. (c.c.) bir kulu severse, onun kalbini kendisi ile meşgul
    edermiş


    Doğrudur Bistamlı Beyazıtın dediği gibi, sevgi eğer sevilenin sevgisini
    getirmeyecekse, boş bir kuruntudur. (c.c.)ı o kadar seveceksin ki,
    Orjinal Link: TEVBE EDENLERİN SİTESİ http://www.tevbe.org/forum/haftanin-konusu/20411-60haftanin-konus-allah-aski.html
    neticede O sizi sevmeye başlayacak. O zaman sizin sevginiz, Onun
    sevgisine mahkûm olur. İşte o zaman Onun gören gözü, işiten kulağı,
    yürüyen ayağı olursunuz.


    ------------------------------------------------------------------------------------------------------------


    Sevgide dozu iyi anlamak şarttır. Sevgi teslimiyet ve tam bir tevekkülü
    gerektirir. Gayrisinden hicret ve fıkrat (ayrılık) gerektirir. Koşmak,
    koşmak, koşmak ve yine koşmak gerektirir.

    Sevginin kapısı hiç kapanmaz zira. Kapıyı kapalı zannediyorsanız, sevgiliyi
    tanımıyorsunuz demektir. Belki de kapısı kapalı olan sevgili değildir,
    sevgili olamaz

    Salih Mürri, bir gün vaaz ediyor camide. Ümitsizliği kıracak sözler
    kullanıyor, ümidin kapılarını açıyor. Ümitsizliğin yakan bir ateş olduğunu
    anlatıyor. Bunu da şöyle formüle ediyor:

    Ümitsizliği yenin. Bir insan Yüce (c.c.)ın kapısını ısrarla çalarsa,
    kapı mutlaka bir gün açılacaktır!

    Sözler böyleydi ve doğruydu da. Ama cemaatin arkasında bir kadın vardır
    ve onun dünyasında ayrı, apayrı fırtınalar kopmaktadır. O, Salihin
    durduğu yerde değildir. Birden ayağa kalkar ve seslenir:

    Daha ne zamana kadar böyle demeye devam edeceksin? O kapı hiç
    kapanmadı ki açılsın!


    Evet; sevgilinin kapısı hiç kapanmaz. Zaten kapısı kapanacak sevgili,
    sevgili değildir.

    Öyle bir sevgili sevin ki, herkesin kapısı kapandığında bile Onun kapısı
    açık dursun!


    Seni çok Özledim Annem

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Cevap: Haftanin Konus ( Allah Aşkı )

    Paylaşımlarınızı bekliyorum arkadaşlar...


    Seni çok Özledim Annem

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 18.536, Level: 86
    Points: 18.536, Level: 86
    Level completed: 38%,
    Points required for next Level: 314
    Level completed: 38%, Points required for next Level: 314
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    İslam-Gülü - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    sendenim
    Mesajlar
    2.745
    Points
    18.536
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    20

    Standart Cevap: Haftanin Konus ( Allah Aşkı )

    Bir damla gözyaşı olup gözlerden akmasa bile; belki bir zerre tefekkür olup, yüreklerden akar ümidiyle… Evet ben aşktan söz edeceğim bu yazıda. Ama aşkların en güzelinden, aşkların en büyüğünden, aşkların en anlamlı olanından…Yani; Aşk-ı Hüsna’dan…Dinlemek ister misin? O zaman birkaç dakikanı ayır ve aşağıdaki yazıyı oku. Ama sadece gözlerinle değil, yüreğinle de oku. Çünkü bu sadece bir yazı değil, bir Aşk. Ve unutma Aşk gözle değil, yürekle okunur !!!
    "alıntı"
    Elif olmak zordur
    Çünkü elif olmak
    Yuvarlak bir dünyada dik durmanın
    Dik ve önde
    Belki acıyla
    Ama vazgeçmeden durmanın
    Dünya ne kadar dönerse dönsün
    Olduğu yerde kalmanın adıdır elif olmak
    Kaç silah varsa elife çevrilir
    Elif hep olduğu yerdedir
    Silahlar patladığında ilk vurulan eliftir
    Zordur elif olmak
    Elif olmak hep vurulmaktır
    Elif olmak yalnızca elif olmaktır
    Ne B, ne T, ne S
    Elif
    Yalnızca elif
    Elif demeden hiçbir şey denilemez
    Ben elif dedim
    Artık her şeyi söyleyebilirim...

  4. #4
    ***
    DIŞARDA
    Points: 18.536, Level: 86
    Points: 18.536, Level: 86
    Level completed: 38%,
    Points required for next Level: 314
    Level completed: 38%, Points required for next Level: 314
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    İslam-Gülü - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    sendenim
    Mesajlar
    2.745
    Points
    18.536
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    20

    Standart Cevap: Haftanin Konus ( Allah Aşkı )

    :: AŞK-I HÜSNA ::
    Hidayet… Evet, görünürde tek bir kelime belki ama aslında öyle çok şey ki!... Bu tek kelime; her türlü kötülükte yarışan, işe yaramaz, Rahman’dan bihaber, iyilikten bihaber, hatta sevmekten bile bihaber bir avareye bile aşkı öğretiyor. Şu belki de hiçbirimizin hak etmediği halde, En Cömert olanın, cömertliği ile yüreklerimize karşılıksız olarak konuluverilen aşkı ...Yani; Aşk-ı Hüsna yı !!! Ve o avare insan bir anda, yaşamın anlamını, ölümün manasını, hayatın değerlerini, her iyiliğin bir hayır ve her hayrın bir sevap olduğunu öğrenip,hayırda yarışanlardan, yani o yüce zikirde bahsedilen insanlardan biri oluveriyor bu aşkla.… Yaşamı baştan sona değiştiren ve belki de, yaşanılanları ve yaşanacakları tümüyle doğrudan etkileyecek olan tek şey bu aşk.

    Evet..Günahkarlığının farkında bile olamayan aciz herhangi bir İNSAN olmaktan,

    “Cennette onların altlarından ırmaklar akarken, kalplerinde kinden ne varsa hepsini çıkarıp atarız. Ve onlar derler ki: “Hidayetiyle bizleri bu nimete kavuşturan Allah’a hamd olsun! Allah bizi doğru yola iletmeseydi kendiliğimizden doğru yolu bulacak değildik….”. Onlara: “İşte size cennet; yapmış olduğunuz iyi amellere karşılık ona varis kılındınız. diye seslenilir.” (Araf Suresi-43)

    ayetine muhatap olarak, cennetine girebilme ümidine sahip olabilen,

    ”….kimi de hidayetten uzak tutarsa, artık onlara, Allah’tan başka dost bulamazsın.Kıyamet gününde onları kör, dilsiz ve sağır bir halde yüzükoyun haşrederiz.Onların varacağı ve kalacağı yer cehennemdir ki, ateşi yavaşladıkça onun alevini arttırırız.” (İsra Suresi-17)

    ayetini okuduğu anda, bahsedilen cehennem azabının korkusundan ve bu gazaptan korunabileceği hidayeti kendisine bahşeden Rabb’ine duyduğu şükraniyet duygusunun yoğunluğuyla, GÖZYAŞLARI nı tutamayan bir KUL olma bahtiyarlığına…

    Fark ettiniz mi? Ne kadar da şanslıyız …
    Evet, belki cennetine giremedik henüz ama ümidimiz var. Evet, cehennemden azad olunmadık belki ama Rabb’imin bizleri teselli edici bir sürü ayeti, Resüllullah(a.s.)ın da, kurtuluşumuz için önerdiği bir sürü tavsiyesi var. Ve en önemlisi, Rabb’imizin bizlere bahşettiği İMAN var yüreklerimizde.
    Daha ne isteriz ki şanslı olabilmek için;
    “La ilahe illallah deyip de, kalbinde bir zerre ağırlığınca İMAN bulunan kimse cehennemden çıkacaktır.” hadisindeki müjdeyi duyduktan sonra ?!!

    Evet, En Büyüğe kul olma şerefine nail olan şanslı insan,

    eğer sen de,
    kendisine verilen en büyük nimeti “İMAN” bilip, şükrünü eda etmekte, dünyada hiçbir şeyin hiçbir şey karşısında kalmadığı kadar aciz kaldığını düşünenlerden;

    eğer sen de,
    kendisine: < Hayatının sonuna kadar “Allah” zikrini bir kez olsun edemeden ölecek insanlardan ne farkın vardı da sana iman nasip edildi? Ya da bırak yaratıcısını, O’nun en sevdiği kulunu, Resulünü tanıyamadan, bilemeden son nefesini verecek insanlardan ne farkın vardı da sana, bu insanların tanımaktan bile aciz bırakıldığı sevgilinin sözünden çıkmaman nasip edildi?> sorularını sorduğunda, o en güzel mahcubiyet duyguları içinde, gözyaşlarını sadece O’nun rızası için dökmek luftedilen kullardan;

    eğer sen de,
    karşılıksız olarak verilen bu nimetin değerinin, anlayamayacağı kadar büyük olduğunu fark edip,”Ne yaptın da bu nimeti hak ettin?” sorusunu kendisine sorduğunda, cevap vermekten ne kadar uzak olduğunu idrak edip, ellerinden, utanç içinde gözyaşı dökmekten başka bir şey gelmeyenlerden;

    eğer sen de, Rabb’inin sınırlarını aşmaması gerektiği kendisine öğretildiği halde günah işlediğinde bile, karşısında O’nu, Rabb’ini yine, El-Gaffar ve El-Gafur isimleriyle gördüğünde, “utanmak” kelimesinin yanında hiç kaldığı bir hicab duygusunu, vücudunun her hücresinde, en üst seviyede hissedebilenlerden;

    eğer sen de,
    işlemediği amelleri aklına geldikçe, hala lutfedilen “Hidayet” nimetine layık olamadığını idrak eden ve bu aklına geldikçe, hıçkırıklara boğulabilenlerden;

    eğer sen de,
    en büyük nimete, Müslüman olma nimetine sahip olduğunu geç anlayıp, daha öncesinde bir sürü günah işlediğini fark edip dünyadaki en büyük pişmanlığı yaşadıkları anda, işlediği tüm günahlara rağmen, Rabb’lerinin, kendilerine tevbe kapısını her zaman açık tuttuğunu bildirdiği ayetlerini okuduklarında,o küçücük yüreklerine, yeryüzündeki tüm aşklardan daha büyük ve güzel olan aşkı, Allah aşkını sığdırabilenlerden;

    eğer sen de,
    o alnı secdeye vardığı halde, Allah’a en yakın olduğunu ve O’nun önünde eğilmenin en büyük şeref olduğunu düşünerek, kendini yücelmiş hissedenlerden;

    eğer sen de,
    “Lütfun da hoş, kahrın da…” düsturunu kendine siper edinerek daima mesud olmayı başarabilen bahtiyarlardan;

    eğer sen de,
    “İşittik ve itaat ettik.” ayetini rehber kılıp, duyduğu her emirde, başka hiçbir şey düşünmeden bu zikri edebilenlerden;

    eğer sen de;
    “Ey Rabb’imiz,affına sığındık.Dönüş sanadır.” ayetindeki dönüşü en güzel şekilde yapmak için çalışan, has niyetlilerden;

    eğer sen de,
    bu zamanda, sadece inancından dolayı, hiç sevilmeyen, hor görülen ve hiç haketmediği pek çok çirkin sıfatla anıldığı halde, bu nimete sevinebilen müslümanlardan;

    eğer sen de,
    Rabb’ini en güzel vekil bilip, El-Vekil ismini zikredip, bu zamanda insanların çoğunun bilmediği bir kelimeyi: Tevekkülü, sığınak bilenlerden;

    eğer sen de,
    yapılacak her türlü zulme, işkenceye ve elinden alınacak her türlü özgürlüğüne rağmen, kendini şanslı görebilecek olanlardan;

    eğer sen de,
    yaratıcısının; verdiği tüm güzel nimetlerine karşı, günah işleyerek, O’na karşı büyük bir saygısızlık eden kulunun cezasını hemen vermeyip kendisine mühlet veren, manasına gelen El-Halim ismini öğrendiğinde, “Sana gereğince hamd etmekten acizim Allah’ım! Sen Yüceler Yücesisin!” diyebilenlerden;

    eğer sen de,
    işlediği günah yükünün ağırlığı altında,ümidini yitirmek üzereyken, “…..Allah’ın rahmet deryasındaki bunca genişliği kafirler bilseydi, cennetten ümidlerini kesmezlerdi.” Hadis-i şerifini okuyup, Rabb’inin kafirler için göstermiş olduğu bu rahmeti gördükten sonra, “Allah’ım senin sonsuz rahmetinden sual olunmaz, Sen merhametliler merhametlisisin, Sana sonsuz hamd-ü senalar olsun.” diyebilenlerden;

    eğer sen de,
    tevbe etmesi için pek çok gecenin, Rabb’i tarafından mübarek diye adlandırılarak kendisine lutfedildiğini ve affa bahane ararcasına, tek bir damla gözyaşının bile bağışlanmaya vesile kılındığını öğrendiğinde, dilleri sustuğu halde, gözleri ve yürekleri ile “Rabb’im BENİ AFFET!! AFFET BENİ!!” diye nida edebilen nadir insanlardan olmak lutfedilenlerden biri isen;

    NE MUTLU SANA!!! NE MUTLU YÜREĞİNE Kİ : Yüreğinde En Güzeli taşıyabiliyorsan, en güzel yürek senin demektir…
    "alıntı"
    Elif olmak zordur
    Çünkü elif olmak
    Yuvarlak bir dünyada dik durmanın
    Dik ve önde
    Belki acıyla
    Ama vazgeçmeden durmanın
    Dünya ne kadar dönerse dönsün
    Olduğu yerde kalmanın adıdır elif olmak
    Kaç silah varsa elife çevrilir
    Elif hep olduğu yerdedir
    Silahlar patladığında ilk vurulan eliftir
    Zordur elif olmak
    Elif olmak hep vurulmaktır
    Elif olmak yalnızca elif olmaktır
    Ne B, ne T, ne S
    Elif
    Yalnızca elif
    Elif demeden hiçbir şey denilemez
    Ben elif dedim
    Artık her şeyi söyleyebilirim...

Benzer Konular

  1. ALLAH aşkı için
    By Reyhani in forum Hikmetli Sözler
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 08.07.09, 23:03
  2. 21. Haftanin Konusu ( "La İlahe İllallah" Sözü )
    By Konyevi Nisa in forum Haftanın Konusu
    Cevaplar: 8
    Son Mesaj: 04.03.09, 09:16
  3. Allah Aşkı
    By ArzuNur in forum Allah (c.c) Hazretleri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 25.11.08, 21:59
  4. Çoban Ve Aşkı
    By ArzuNur in forum Dini Hikâyeler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 30.07.08, 22:17
  5. kölenin allah aşkı
    By hafıznuriye in forum Kıssadan Hisse
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 22.06.08, 14:15

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •