"Bir gün Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) yanında biz olduğumuz halde (gezintiye) çıktı. Derken, etrafındaki binalara rağmen (daha yüksek olduğu için) sivrilen bir kubbe görmüştü:
"Bu da ne?" diye sordu.
"Ensardan falancaya ait" dendi. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) sükut buyurdu, ancak binaya karşı içinden hoşnutsuz olmuştu. Bir müddet sonra, sahibi geldi. Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'e cemaatin içinde selam verdi. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) yüzünü çevirdi ve selamını almadı. Tekrar tekrar selam verdi ise de aynı şekilde davranarak selamını almadı. Adam anladı ki Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) kendisine kızgındır ve yüz çevirmektedir. Durumu arkadaşlarına açarak:
"Allah'a kasem olsun, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın bakışını iyi bulmuyorum. Hakkımda ne olup bitti, bilemiyorum da" dedi. Kendisine:
"Gezinirken kubbeni gördü. "Bu kimin?" dedi. Sana ait olduğunu haber verdik" dediler.
Adam hemen dönüp, kubbesini yıktı, öyle ki yerle bir etti. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir başka gün yine gezintiye çıktı. Kubbeyi göremeyince:
"Kubbeye ne oldu?" diye sordu.
Kubbe sâhibiyle olup biten gelişmeler haber verildi. Bunun üzerine Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)
"Bilin ki, zaruri olmayan her bina, sahibine bir vebaldir" buyurdu.

ـ6ـ وعن عبداللّهِ بن عمرو بن العاص رَضِىَ اللّهُ عَنْهُما قال: ]مَرَّ بِىَ رسولُ اللّه # وَأنَا أطَيِّنُ حَائِطاً لِى مِنْ خُصٍّ. فقالَ ما هذَا يَا عَبْدَاللّهِ؟ فقُلْتُ حَائِطاً أصْلِحُهُ. فقالَ: ا‘مْرُ أيْسَرُ مِنْ ذَلِكَ، وفي رواية: مَا أرَى ا‘مْرَ إَّ أعْجَلَ مِنْ ذلِكَ[. أخرجه أبو داود والترمذى وصححه »الحصچ القصب .