1-.......Bize Asım Ebû Abdirrahmân el-Ahvel, Enes(R)'den tahdîs etti ki, Peygamber (S): "el-Medîne şuradan şuraya kadar haremdir. Bu sahanın ağacı kesilmez, burada bid'at çıkarılmaz. Kim bu Medi*ne Haremi içinde (Kitâb ve sünnete aykırı) bir bid'at ortaya koyarsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların la'neti o kimse üzerine olsun" buyurmuştur

2-.......Enes ibn Mâlik (R) şöyle demiştir: Peygamber (S) Me*dine'ye geldi ve Mescid'in bina edilmesini emretti. Bunun için Nec-câr oğulları'na:
— "Ey Neccâr oğullan! Bu arsanızın bedelini bana söyleyiniz!" dedi.
Onlar:
— Biz onun bedelini istemiyoruz; biz onu Allah'a bırakıyoruz, dediler.
Peygamber (bu hibeyi kabul etmeyip bedelini ödedi; sonra) ora*daki müşrik kabirlerinin kaldırılmasını emretti. Kabirler açılıp baş*ka tarafa taşındı. Sonra harabelik yerlerin düzeltilmesini emretti; oralar da düzeltildi. İçindeki yabanî hurma ağaçlarının kesilmesini emretti; onlar da kesildi. Bu hurma gövdelerini Mescid'in kıble tarafına diz*diler .

3-.......Ebû Hureyre(R)'den tahdîs etti ki, Peygamber (S): "Me*dine'nin iki kara taşlığı arasındaki saha benim dilimle (Allah tara*fından) Harem kılındı'9 buyurmuştur . Yine Ebû Hureyre dedi ki: Peygamber (S), Harise oğullan'na geldi de: "Ey Harise oğulları! Ben sizleri Harem sahasından dışarı çıktınız görüyorum" dedi. Sonra (on*ların Harem dâhilinde bulunduklarını hatırladı da): "Hayır, sizler Ha*rem içinde ikaamet etmektesiniz" diyerek, onlara iltifat etti.

4-.......Alî (R) şöyle demiştir: Bizim yanımızda (şerîat hüküm*lerinden yazılı) olan şey, yalnız Allah'ın Kitâbı'dır, bir de Peygam-ber(S)'den (yazdığım) şu sahîfedir: "Medine şuraya kadar Âir Dağı arası Harem'dir. Kim Medine'nin bu Harem sahası içinde bir bid'at çıkarırsayâhud bir bid'atçıyı barındırma Allah'ın azabı, meleklerin laneti ve bütün insanların nefreti onun üzerine olsun. Ondan ne bir sarf ve ne de bir adi (yânî farz ve nafile) kabul olunmaz. Müslüman*ların emânı birdir (Bir müslimin kâfire emânı, bütün müslümânlarca sahîhdir; mu'teberdir). Kim bir müslümâna verdiği ahdi bozarsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların la'neti onun üzerine olsun. On*dan ne bir sarf ve ne de bir adi kabul olunmaz. Her kim de kendi velîlelerinin ve efendilerinin izni olmaksızın başka bir kavmi velî ve efendi edinirse, bu kimse üzerine de Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların la'neti yağsın. Bu kimseden de ne bir sarf ve ne de bir adi kabul olunmaz"