Adın bana gözyaşı
Ağlamak beni benden götürüyor; sana getirmiyor. Aramızdan sular sızıyor; ağlıyorum. Senin tadın bana bir kor parçası. Ayrılığın yangınlar sunuyor göğsüme. Kalbim yanarken, gözüm yaş döküyor. Gözümün yaşı kalbimin yanığını söndürmeye yeter mi acep?
Ağlama ey gözlerim, bu denli yangına suların serinliği fayda etmez.
Senin gözlerin bana gökler gibidir. Gökler senin gözünden alır rengini. Gökler senin gözüne değdi diye bakışlara değer. Senin bakışınla güneş aydınlık olur, ay nurlanır, ışık yolunu bulur. Sen olmasan ufuklar karanlık, yıldızlar dağınık, sular bulanıktır. Seni bekleyen bulutlar gibi ben de gözlerine yağsam. Çöle düşen yağmurlar gibi, ben de senin bakışınla ıslansam; ne olur?
Ağlama ey gözlerim, bunca maviliğe suların derinliği yetmez.
Senin bakışına uzaklığım bin bıçak bana. Gönlüm parçalanır; kalbim yaralanır. Göz göz olur kalbimin katılığı. Sulara yol olur yüzüm. Senin tuttuğun bıçağın kabzası olsam yine sivrilir yine keserdim. Dokunduğun yerde ben olmam; parçalanır, parçalanır da öyle söylerdim. Hecelere bölünürdüm, nefes nefes dağılırdım. Susarım ki sen söyleyesin iyiliğimi.
Ağlama ey gözlerim, bunca yarayı iyileştirmeye suların şifası yetmez.
…
Seni sevmek şifadır canıma. Sen ki nice cana canan oldun, canımı canan için severim. Canı için canan sevenlerden değilim. Canlar canı sensin. Yoksa ten çürür, ruh üşürdü. Senin nefesinin olmadığı yerde hücreler dağılır, can çekişirdi. Senin bakışın olmasaydı, ay geceden utanır, güneş gündüze selam vermezdi. Seni sevmek olmasa, varlık yokluğa düşer, hayırlar hayırsız kalır, güzellikler yitip giderdi. İyiliklerin mayası senin kutlu nazarındır. Kalplerin ebedi sevinci senin varlığındır. Yüzüne gün yüzü değmeseydi. Gündüzler yüze gelmezdi, varlık varlığa yüz bulmazdı.
Şimdi ağla ey gözlerim. O Sevgilinin elinde nice sular cana can oldu da, kalpler kalplere yol buldu. Ağla ki, sular canana aksın. Ağla ki gözler gözlere baksın. Ağla ki yüzümüzden bin pınar aksın.