3654... Urve (r.a)'den rivayet olunmuştur, dedi ki: (Bir gün) Ebû Hureyre namaz kılmakta olan Âişe (r.anha)'nin oda*sının yanına oturup iki defa: "Ey odanın sahibi, (beni iyi) dinle" di*yerek söze başladı (ve Hz. Peygamber'den bir hadis nakledip gitti). (Hz. Âişe,) namazım bitirince;
(Ey Urve), sen (Ebû Hureyre'nin) şu (davranışı)nı ve sözünü (söy*leyiş tarzım) beğendin mi? (Şunu iyi bil ki) Rasûlulah (s.a) bir söz söy*lediği zaman onu saymak isteyen bir kimse sayabilirdi, dedi.
Açıklama
Bu hadis, Rasûlullah (s.a)'in, dinleyicilerin rahatça takip ede*bileceği derecede ağır ve yavaş konuştuğunu ifade etmektedir. Rasûl-i Zîşan Efendimizin bu üslubu, İslâm davetçileri için gözönünde bulundurulması gereken çok önemli bir husustur.
İyi bir hatipten beklenen, anlatacağı konuyu rahat, mutedil bir konuş*ma şekliyle anlatmasıdır. Konuşurken takip edilemeyecek derecede hızlı ve acele konuşan hatipler dinleyiciye fazla bir şey veremezler. Sözlerinin doğru ve haklı, kendilerinin samimi ve bilgili olması neticeyi fazla değiştirmez. Acele ile yapılan bir konuşmada fikirler arasındaki bağ kopar.
Hızlı konuşan bir hatibi dinleme mecburiyetinde kalanlar, hitabetin bit*mesiyle derin bir nefes alırlar. Ruhen sıkıntı basmış ve yorulmuşlardır. Böy*le bir konuşmanın faydasından söz edilemez.
Hz. Peygamber'in bu konuşma üslubu İslâm davetçileri için olduğu ka*dar, günlük hayattaki her türlü konuşmalarda tüm müslümanlar için de önemli bir husustur.
3655... Urve b. Zübeyr'in şöyle dediği rivayet olunmuştur: Pey*gamber (s.a)'in hanımı Âişe dedi ki:
(Ey Urve, şu davranışıyla) Ebû Hureyre (senin) hoşuna gitti mi? (Bak) ben teşbih çekerken odamın yanına oturmuş, Peygam-ber(s.a)'den hadis rivayet ediyor ve bunu işittirmeye çalışıyor. Ben teş*bihimi bitirmeden de kalkıp gitti. Eğer ona yetişebilseydim kendisine; kuşkusuz Rasûlullah (s.a) hadisi sizin serdettiğiniz gibi serdetmezdi diye cevap verecektim.
Açıklama
Bu hadis-i şerif de Hz. Peygamber'in, sözlerini tane tane, mu*hatabın rahatça takip edebileceği derecede yavaş konuştuğu*nu; kelimeleri alelacele, arka arkaya sıralamaktan kaçındığını ifade etmektedir.
Gerçekten Rasûlullah (s,a), dinleyiciden gelecek bütün şikâyetleri ber*taraf edecek bir tempo ile, hiç acele etmeden ağır ağır, tane tane konuşmuş*tur.
Bu sebepledir ki, onun konuşmasını takip edemediği için sözünü tek*rarlamasını isteyen bir tek ferdin varlığını bilmiyoruz. Ancak, sözlerindeki derin manayı kavrama ve sözlerindeki güzelliği bir defa daha duymak mak*sadıyla sözlerini tekrar etmesini isteyenler olmuştur.