Hayat kaynağı yüz ve el sırtlarında yerleşen ”çiftçi yanığı” diye adlandırılırdı.

Yanık ten modasından on yıllar sonra zararlı etkiler daha çok ortaya cıkmış ve anlaşılmaya başlanmıştır.

Güneş ışığının içerisindeki Ultraviyole (morötesi) bölümü deri üzerindeki zararlı etkilerin sorumlusudur. Başlangıçta tüm zararlı etkilerden Ultraviyole B (UVB) Ônin bir sorumlu tutulmuşsa da son zamanlarda UVA’nın da daha düşük güçte olmakla birlikte aynı zararlı etkilere sahip olduğu farkedilmiştir. Bu etkiler beyaz ırk için geçerlidir ve ten rengi açıldıkça zarar oranı artar.

Uzun yıllar güneş ışığı altında kalındığında lekeli ve çabuk zedelenir bir durum alır ki bu dayanılası bir durum değildir.

Güneşin Zararlarından Korunmanın Yolları

Bilinmesi gereken ilkeler:

1. Korunma ne kadar erken başlarsa o kadar yararlı olur.

2. Kızarma soyulmalara neden olacak yanıklara hiçbir zaman yol açılmamalıdır.

3. Kuru ve sık dokulu giysiler iyi koruyucudur.

4. Bulutlu havalarda yansır ve yine zararlı etkilerini yaparlar.

5. Yüksek yerlerde karada etkilenme daha fazladır.

6. Yüz ve eller için güneşten korunma yalnız tatilde sokağa çıkılırken de yapılmalıdır.

7. Güneşin dik olduğu saatlerde güneş altında mayo ile kalınmamalıdır. Bu saatler fakat bölgelere gore değişebilir. Pratik olarak saat 11 ile 15 arası sakınılması uygun olur.

Güneşten korunmak için krem veya losyon şeklindeki koruyucu ürünler kullanılır. Bunlar denizde çok uzun süre kalındığında da yenilenmesinde yarar vardır.