203- (2528) Bana Haccâc b. Şâir rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ab-düssamed rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Hammad (yâni İbni Seleme) Sâ-bit'ten, o da Enes'den naklen rivayet etti ki: Resûlüllah (Sallailahu Aleyhi ve Sellem) Ebû Ubeyde b. Cerrah ile Elû Talha arasında kardeşlik akdet*miştir.

204- (2529) Bana Ebû Ca'fer Muhammed b. Sabbâh rivayet etti. (De*di ki) ; Bize Hafs b. Gıyas rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Âsimi Ahvel ri*vayet etti. (Dedi ki) ; Enes b. Mâlik'e :
— Resûlüllah (Sallailahu Aleyhi ve Sellem) 'in :
«islâm'da ahidleşme yoktur!..» buyurduğunu sen duydun mu? denildi. Enes:
— Resûlüllah. (Sallaliahü Aleyhi ve Seilem) kendi evinde Kureyş'le En-sâr arasında muahede yapmıştır, dedi.

205- (...) Bize Ebû Bekr fa. EM Şeybe ile Mulıammed b. AbdiUah b. Nümeyr rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize Abde b. Süleyman, Asım'dan, o da Enes'den naklen rivayet etti. Enes şöyle demiş : Resûlüllah (Sallaliahü Aleyhi ve Seilem) Kureyş ile Ensâr arasında Medine'deki evinde muahede yapmıştır.

206- (2530) Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abdullah b, Nümeyr ile Ebû Üsânıe Zekeriyya'dan, o da Sa'd b. İb*rahim'den, o da babasından, o da Cübeyr b. Mut'ım'den naklen rivayet ettiler. Cübeyr şöyle demiş: Resûlüllah (Sallaliahü A leyhi ve Seilem):
«İslâm'da ahidleşme yoktur. Cahiliyyet devrinde olan herhangi bir ahidleşmeyi islâm ancak şiddet yönünden artırmıştır.» fcuyurdular.
Bu hadîsi Buhârî «Kitâbu'l-Kefâle» ile «Kitâbu'I-İ'tisam»'da;
Ebû Dâvud «Kitâbu'l-Ferâiz»'de muhtelif râvilerden tahric etmiş*lerdir.
Hilf : İki -kişinin birbirlerine yardımda bulunacaklarına ve birbirleri*ni takviye edeceklerine dâir ittifak etmeleridir. Cahiliyyet devrinde Arab kabileleri başkalanyle çarpışmak ve onlara baskı yapmak için birbirle*riyle muahede yaparlardı. Bu türlü ittifak Resûlüllah (Sallaliahü Aleyhi ve Seilem) 'in :
«İslâm'da ahidleşme yoktur.» hadîsiyle yasak edilmiştir. Fakat yine cahiliyyet devrinde mazluma yardım ve silâ-i rahim gibi şeyler için de ittifak yapılırdı. Bunlar hayır ve hakka yardım için yapıldığından İslâmi-yette de meŞru olarak kalmışlardır. Resûlüllah (Sallaliahü Aleyhi ve Sellem)'in
«Cahiliyyet devrinde olan herhangi bir ahidleşmeyi İslâm ancak şid*det yönünden artırmıştir.» buyurarak bu nevi ittifakın neshe dilmediğin i anlatmak istemiştir. Taberi: «Bugün ittifak ve sözleşme caiz de*ğildir. Çünkü hadîsdeki kardeşlik ve bu kardeşlikle birbirine mirasçı ol*mak gibi şeyler hep neshedilmişlerdir.» demiştir. Nevevî de şunları söylemiştir : «Mirasa taallûk eden şeylerde cahiliyyet ittifakına muhalefet göstermek cumhûr-u ulemâya göre müstehabdır. Fakat İslâm'da kardeşlik ve AUah'a taat hususunda ittifak, dinde yardımlaşmak, hakkı ikâme için dayanışmak bakidir. Neshedilmemiştir...»
Hâsılı birbirine zıt gibi görünen bu rivayetlerden anlaşılan mânâ bu*dur. Yâni «İslâmda ahidleşme yoktur.» hadîsinden murad şer'an memnu olan miras ittifakı gibi şeylerdir, Cahiliyyet devrinden beri yapılagelen herhangi bir ittifakı İslâm'ın ancak kuvvetlendireceğini bildiren hadîs ise meşru' olan kardeşlik ve din hususunda yardımlaşma ittifakıdır.