96- (1871) Bize Yahya b. Yahya rivayet etli. (Dedi ki): Mâlik'e, Nâfi'den dinlediğim, onun da İbni Ömer'den rivayet ettiği şu hadîsi
okudum :
Resûlüllah (Sallalahü Aleyhi ve Sellem) :«Kıyamet gününe kadar hayır atların ahnlarındadrr.» buyurdular.
(...) Bize Kuteybe ile Rumh da Leys b. Sa'd'dan rivayet ettiler. H.
Bize Ebû Bekir b. Ebi Şeybe de rivayet etti. (Dedi ki): Bize Ahy b. Müshirle Abdullah b. Numeyr rivayet ettiler. H.
Bize îbni Nümeyr dahî rivayet etti. (Dedi ki): Bize babam rivayet etti. H.
Bize Ubeydullah b. Saîd de rivayet etti. (Dedi ki): Bize Yahya riva*yet etti. Bu râvîlerin hepsi Ubeydullah'dan rivayet etmişlerdir. H.
Bize Hârûn b. Saîd El-Eylî dahî rivayet etti. (Dedi ki): Bize İbni Vehb rivayet etti. (Dedi ki): Bana Üsâme rivayet etti. Bunların hepsi Nâfi'den, o da îbni Ömer'den, o da Peygamber (Salîallahü Aleyhi ve Sel*lem) 'den naklen Mâlikin Nâfiden rivayet ettiği hadîs gibi rivayette bu*lunmuşlardır. ,
97- (1872) Bize Nasr b. Aliy El-Cehdamî ile Salih b. Hatim b. Ver-dân hepsi birden Yezîd'den rivayet ettiler. Cehdamî dedi ki: Bize Yezîd b. Zürey' rivayet etti. (Dedi ki): Bize Yûnus b. Ubeyd, Amr b. Saîd'den, o da Ebû Zür'a b. Amr b. Cerîr'den, o da Cerîr b. Abdillâh'dan naklen rivayet etti. Şöyle demiş :
Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'i parmağı ile bir atın alnı*nı örüyor ve :
«Atların alınlarına kıyamet gününe kadar hayır düğümlenmiştir. Ecir ve ganîmet!» buyuruyorken işittim.
(...) Bana Züheyr b. Harb da rivayet etti. (Dedi ki): Bize İsmâîl b. İbrahim rivayet etti. H.
Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe dahî rivayet etti. (Dedi ki): Bize Vekî', Süfyân'dan rivayet etti. Her iki râvî Yûnus'dan bu isnâdfa bu hadîsin mislini rivayet etmişlerdir.
98- (1873) Bize Muhammed b. Abdillâh b. Nümeyr rivayet etti. (Dedi ki): Bize babam rivayet etti. (Dedi ki): Bize Zekeriyyâ, Âmir'den, o da Urvetü'l-Bârikî'den naklen rivayet etti. Şöyle demiş :
Resulü İlah (Salîaliahü Aleyhi ve Sellem) :
«Atların alınlarına kıyamet gününe hayır düğümlenmiştir. Ecir vey ganimeti» buyurdular.
99- (...) Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe de rivayet etti. (Dedi ki): Bize İbni Fudyl ile İbnİ İdrîs, Husayn'dan, o da Şa'bîMen, o da Urvetü'l-Bârıkî'den naklen rivayet ettiler. Şöyle demiş :
Resûlüllah (SaUallahü Aleyhi ve Sellem) :
«Hayır atların alınlarına düğümlenmiştir.» buyurdu. Kendilerine*'
— Yâ Resûlallah! Bu ne iledir? Denildi.
«Kıyamet gününe kadar ecir ve ganimet!» buyurdular.,
(...) Bize bu hadisi Ishâk b. İbralıîm de rivayet etti. (Dedi ki): Bize Cerîr Husayn'dan bu isnâdla haber verdi . Şu kadar var ki O : «Urve b. Ca'd» dedi.
(...) Bize Yahya b. Yahya ile Halef b. Hişam ve Ebû Bekir b. Ebi Şeybe toptan EbuJl-Ahvas'dan rivayet ettiler. H.
Bize İshâk b, İbrahim ile İbni Ebî Ömer, ikisi birden Süfyân'dan ri*vayet ettiler. Bunların hepsi Şebîb b. Garkade'den, o da Urvetü'I-Bânkî'den, o da Peygamber (SallaÜahü Aleyhi ve Sellem) 'den naklen rivayet etmişlerdir. Ama «Ecir ve ganimet!» cümlesini anmamıştır. Süfyân'm ha*dîsinde: «Urvetü'l - Bârıkîden işitmiş; o da Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'den işitmiş..» cümlesi vardır.
(...) Bize Ubeydullalı b. Muâz da rivayet etti. (Dedi ki): Bize babam rivayet etti. H.
Bize İbnİ'l - Müsennâ Üe tbııi Beşşâr dahi rivayet ettiler. (Dediler ki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. Her iki râvî Şu'be'den, o da Ebû İshâk'dan, o da Ayzâr b. Hureys'den, o da Urvetü'bnül - Ca'd'dan, o da Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'den naklen bu isnâdla riva*yet etti. Ama: «Ecri ve ganimeti!» ifâdesini anmadı.
100- (1874) Bize yine Ubeydullah b. Muâz rivayet et i. (Dedi ki) : Bize babam rivayet etti. H.
Bize Muhammed b. Müsennâ ile İbni Beşşâr da rivayet ettiler. (Dediler ki): Bize Yahya b. Saîd rivayet etti. Her iki râvî Ştrbe'den, o da Ebu'l-Tcyyâh'dan, o da Enes b. Mâlik'den-naklen rivayet etmişlerdir. Enes şöyle demiş :
Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) :
«Bereket atların alınlarındadır.» buyurdular.
(...) Bize Yahya b. Habîb de rivayet etti. (Dedi ki): Bize Hâlid (yâni İbni'l-Harîs) rivayet etti. H.
Bana Muhammed b. Velîd de rivayet elti. (Dedi ki): Bize Muham*med b. CaJfer rivayet etti. Her iki râvî demişler ki: Bize Şu'be, Ebu't-Teyyâh'dan rivayet etti. O da Enes'i Peygamber (Saîîallahü Aleyhi ve Seî-îem) 'den bu hadîsin mislini rivayet ederken dinlemiş.
Bu hadîsin İbni Ömer ve Urve rivayetlerini Buharı" «Cihâd» bahsinde; Urve rivayetini Tirmi zi ile îbni Mâce «Cihâd» da; Nesâî «Hayl» bahsinde; Enes rivayetini Buharı «Kitâbü'I-Cihâd» ile «Alâmâtü'n-Nüb Üvve» de; Nesâî «Hayl» de tahric etmişlerdir.
Atın alnından murad: Alnına sarkan yelesidir. Hattâbî ve diğer bâzı âlimler alın kelimesinin atın bütününden kinaye olduğunu söylemişlerdir. «Hayır düğümlenmiştir.» cümlesinden murâd: hayır on*lardan, düğümlenmiş gibi ayrılmaz demektir. Burada bir istiâre-i mek-niyye vardır. Çünkü hayır mahsûs şeylerden değildir kî, alının üzerine düğümlensin. Lâkin burada aklî olan şey, hissinin cinsine katılmış ve mubâlega yolu ile hissiye verilen hüküm ona da verilmiştir. Alını zik*retmek istiareyi tecrîd içindir.
Bu Rivayetlerden Çıkarılan Hükümler:
1- Gaza için at beslemek müstehabtır.
2- Böyle bir atın hayır ve fazileti kıyamete kadar bakîdir. Gerçi bir hadisde uğursuzluğun atda da olabileceği bildirilmişse de ondan mu*rad gaza için beslenmeyen atdır. Yahud hayırla uğursuzluğun ikisi de bir atda bulunur manasınadır. Zira hadîs-i şerîfde hayır, ecir ve ganimet diye tefsir edilmiştir. Bununla beraber o atla teşe'üm de edilebilir.
3- Cihâd kıyamete kadar bakidir.
4- Bir kimsenin cihâd için hazırladığı atma hizmet etmesi müste*habtır.