92-.......Abdullah ibn Abdirrahmân el-Ensârî şöyle demiştir:
Ben Enes(R)'ten işittim; şöyle diyordu: Rasûlullah (S) Mılhan kızı Ümmü Harâm'm yanma girdi de onun yanında birşeye yaslanıp uyu*du. Uyandıktan sonra güldü. Teyzem Ümmü Haram:
— Yâ Rasülallah! Niçin gülüyorsun? dedi. Rasûlullah:
— "Ümmetimden bir takım insanlar şu gök deniz üstünde ge*milere binerek Allah yolunda cihâda gidiyorlar. Onların bu hâli, hü*kümdarların tahtları üstündeki hâli gibidir" buyurdu.
Ümmü Haram:
— Yâ Rasülallah! Beni de deniz gazilerinden kılması için Allah'a duâ ediver, dedi.
Rasûlullah:
— "Yâ Allah, Ümmü Haram 'ideniz gazilerinden kıl" diye duâ etti.
Sonra Rasûlullah tekrar uykuya döndü, uyanınca yine güldü. Üm*mü Haram O'na yine evvelki sözler gibi yâhud da:
— Bu gülme nedendir? dedi.
Rasûlullah da ona evvelki sözlerinin benzerini söyledi. Bu sefer yine Ümmü Haram, Rasûlullah'a:
— Beni de onlardan kılması için Allah'a duâ ediver, dedi. Rasûlullah:
— "Sen evvelkilerdensin; sonrakilerden değilsin" buyurdu. . Abdullah ibn Abdirrahmân el-Ensârî, Ebü Tuvâl'e şöyle dedi:
Enes şöyle dedi: Ümmü Haram sonra Ubâdete'bne's-Sâmit ile evlendi. Sonra (Muâviye ibn Ebî Sufyân'ın karısı olan) Karaza'nın kızı Fâni-te ile beraber deniz seferine gitmek için gemiye bindi. Sonunda dö*nerken hayvanına binmişti. Hayvan onun boynunu kırdı, hayvandan düşüp öldü.