1. Abdullah b. Abbas'dan: Sa'd b. Ubade, Resûlullah (s.a.v.)'tan fetva isteyerek;
«— Annem nezir borcu varken vefat etti, adağını yerine geti*remedi.» dedi. Resûlullah (s.a.v.) da;
*— Öyleyse onun yerine adağını sen yerine getir»» buyur*du.

2. Abdullah b. Ebî Bekr halasından, o da ninesinden nakledi*yor: Ninesi Mescid-i Küba'ya kadar yürümeyi adamıştı. Adağını yerine getiremeden vefat etti. Bunun üzerine Abdullah b. Abbas, kızına onun yerine yürümesine dair fetva verdi.
imam Malik'ten: Hiç kimse bir başkasının yerine yürüyemez.

3. Abdullah b. Ebî Habibe'den: Henüz gençtim. Bir adama:
«— Beytullah'a kadar yürüyeceğim, desem de Beytullah'a ka*dar yürümek bana nezir olsun demesem ne lâzım gelir?» diye sor*dum. Adamın biri de bana elindeki küçük bir salatalığı göstererek:
«— Beytullah'a kadar yürüyeceğim dersen bunu sana verece*ğim» dedi. Ben de:
«— Evet, Beytullah'a kadar yürüyeceğim» dedim. Henüz o za*manlar gençtim. Biraz bekledikten sonra durumu anladım. Bana:
«—Yürümen lâzım» denildi. Ben hemen Said b. Müseyyeb'e gele*rek durumu arzettim, o da bana:
. «—Yürümen lâzım.» deyince, ben de yürüdüm.
îmam Malik der ki: Bu konuda durum biz Medine'liler ara*sında da aynıdır.