2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: Emeklİ pİlot albay kemal sezgİn bey Üstazini anlatiyor

    Share
  1. #1
    ACİZKUL
    ACİZKUL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Emeklİ pİlot albay kemal sezgİn bey Üstazini anlatiyor

    Efendi Hazretleri hakkında hatıralarım pek çok. Bir tanesini anlatayım: Dedem Fevzi Bey emekli binbaşı idi. Bende bir zamanlar onun yanında kalıyordum. Dedem çok sade bir hayat yaşarlardı. Hatta bir odası vardı. Orada devamlı ibadet,zikir ve fikirle meşgul olurdu. Odasında bazı kere kilim veya halının üzerinde yatardı. Odası öyle pek mutazam değildi. Bir gün Efendi hazretleri yine dedemin evine teşrif ettiler. Bizde ordaydık. Efendi hazretleri: “Oh maşallah! Odan ne kadar güzel, süslü!” diye dedeme iltifatta bulundular. Biz şaşırdık, oda okadar güzel ve süslü değildi. Neden böyle dedi diye sözündeki inceliği anlayamamıştık. Efendi hazretleri gittikten sonra dedeme sorduk: dedem dedi ki: “Evladım Efendi hazretleri odanın zahiri görüntüsünden bahsetmedi. O, içerisinde zikir ve ibadet yapıldığı için manen süslü olduğunu gördü de onun için böyle buyurdu.” Öyledir. İbadet yapılan yerler manen çok güzeldir ve çok süslüdür. Ama onu kalp gözü açık olanlar görür ve bilir. Bir gün yine dedem bana şöyle bir hatırasını anlattı: Efendi hazretleri İstanbul’un çeşitli camilerinde ve bu meyanda Üsküdar’da vaaz ediyordu. Üsküdar’da Aziz Mahmud-u Hudai (K.S.) o camide vaaz vermişler. Vaazdan sonra cemaat çıkıp gider ve bir o imamla birde dedem kalır. Dedem o imam ve Efendi hazretleri Aziz Mahmud-u Hudai’yi ziyarete gitmişler. Efendi Hazretleri türbenin bir tarafında bir müddet murakabede kaldıktan sonra dedemle imamda arkada bekliyorlarmış. Dedem diyor ki: “Efendi hazretleri uzun müddet murakabede kaldıktan sonra bize döndü ve imama şöyle dedi. Aziz Mahmud-u Hüdai hazretleri buyuruyor ki: Sen zaman zaman imamlığı başkalarına bırakıyorsun? Biz onu buraya seçtik de getirdik. İmamlığı başkalarına bırakmasın! Bir mazeret dolayısıyla namazı başkasına bırakırsa o namazın parasını namazı kıldırana vermesi lazım. Veya helalleşmesi gerekir.Aksi halde kıldırmadığı namazlardan dolayı alacağı para ona haram olur. Haram para yiyen imamı da biz buraya bırakmayız. Biz onu seçtik de getirdik. Söyle de dikkat etsin..! Bunları duyan imam efendi hüngür hüngür ağlamaya başlıyor ve Efendi hazretlerinin ellerine, ayaklarına kapanıyor. Böyle daha bir çok hatıraları vardır.
    Yine başka bir hatıra şöyle: Bunu ben bizzat kendi gözlerimle görmedim ama, Efendi hazretlerine çok yakın bir büyüğümüzden işittim. Efendi hazretleri irtihal buyurdukları zaman defin ruhsatı için bir doktor çağırıyorlar. Doktor Müslümanlıkla pek yakın ilgisi olan birisi de değil.
    Doktor geliyor. Efendi hazretlerinin üzerindeki çarşafı kaldırıp göğsünü açıp bakıyor. Doktor Efendi hazretlerinin üzerini açar açmaz bir de ne görsün! Efendi hazretlerinin bütün vücudu nur saçıyor. Bunu gören doktor, bir acayip oluyor ve kendisini tutamıyor. Orada Efendi hazretlerinin ayaklarına kapanmış ve şöyle demiş: “Seni sağlığında tanıyamamışım! Sen evliyaların evliyasısın!...İşte defin ruhsatı vermek için ona bakmaya gelen bir doktorun onun büyüklüğünü görünce ağlamaktan ve onun ayaklarına kapanmaktan kendini alamamıştır.
    Zaten Efendi hazretleri pek keramet göstermek istemezlerdi. Şöyle buyururlardı: “Evlatlarım! En büyük keramet, ümmeti Muhammedin kalbine iman,nur ve feyizaşılamaktır.” Onun için daima keramet göstermekten kaçınırlardı. Onun en büyük gayreti dine hizmet ümmeti Muhammedi düşmüş olduğu bataklıktan kurtarmak ve onlara iman ve ahlak vermekti. Hayatı boyunca bunun mücadelesini vermişti. Korkmadan yılmadan bütün varlığını bu yolda harcamıştır. İşte onun en büyük kerameti dine olan hizmetidir. Bundan daha büyük keramet düşünemiyorum.Bugün eserleri meydandadır. Dünyanın her yerinde onun eserlerine rastlamak mümkündür.
    Efendi hazretlerinin hizmet verdiği devirler çok korkunç ve tehlikeli devirlerdi. Hiç kimse bu işe cesaret gösteremedi. Herkes korkudan ne yapacağını şaşırdı. Bir çoklarının kaçacak delik aradıkları o korkunç devirde Efendi hazretleri hiç durmadan, korkmadan ve yılmadan hayatı boyunca Din-i Celil-i İslam’ı okuttu, öğretti ve din alimi yetiştirdi. Nasıl anlatayım. Yetişen nesiller tamamen cahil ve din duygusundan mahrum olarak yetişiyorlardı. Ben vazifeli olarak bir çok yerlere gittim. İngiltere ve Amerika’ya gittim. Oralarda Hıristiyanların dinlerine ne şekilde bağlı olduklarını gördüm. Bizden giden müslümanlar oralarda çok zayıf kalıyordu. Hatta bizim Türklerden birisi Amerika’ya gidip orda bir hıristiyan kızıyla evlenmiş ve kızı kendi dini ile alenen ibadet yapıyordu. Fakat müslüman olan erkek bir şey bilmediği için ne yapacağını şaşırmıştı.Kendisiyle alay etmişlerdi. Öyle ya, Hıristiyansan kiliseye gidersin, müslümansan camiye.... Sen hiç birisine gitmiyorsun, o halde nesin? Diye.. Adam çok utanmış ve bizden ilmihal kitapları istemişti. “ Aman ne olur bana namaz kılacak kadar bir şeyler öğrenebilmem için bazı dini kitaplar gönder” diye yalvarmıştı.
    İşte Efendi hazretleri müslümanların dini bakımdan bu kadar zayıf olduğu devirde dini ihya etmeye çalışmıştır. Cenaze namazı kıldıracak hoca kalmamıştı. Böyle bir devirde hem de ne zahmetler çekerek dine hizmet etti. Hatta Efendi hazretleri üç gün kadar dedemle de nezarete alındılar. Bunun gibi daha bir çok sıkıntı ve zahmetlere katlanmış fakat hiçbir zaman yılmamıştır. Ölünceye kadar bu vazifeyi devam ettirmiştir.
    Hatta dedem anlatırdı. O zamanlar Efendi hazretleri çeşitli yerlerde sohbetler yapardı. İsmet İnönü’nün kardeşi Ahmet beyde Efendi hazretlerinin sohbetine gelirlermiş. Bütün sohbetlerinde Efendi hazretleri polis nezaretinde tutulurmuş, yani polis onu devamlı takip edermiş.
    Ben Efendi hazretlerini ara sıra ziyarete giderdim. Bana haber gönderdi ki; “Beni fazla ziyaret etmesin, belki kendisine (yani bana)bir zarar gelir diye.” Bu kadar sıkı takip ediliyordu. Bu şartlar altında hizmet verdi ki, her zaman ölüm, hapis ve ceza tehdidi altındaydı. Sağlığında çok güç şartlar altında hizmet ediyorlardı, ama hamdolsun şimdi onun talebeleri çok daha rahat, onun yolunu devam ettiriyorlar.
    Efendi hazretlerinin batını hallerinden biz ancak anlayabildiğimiz kadar bahsederiz. Onu tam olarak anlamamız ve anlatmamız mümkün değildir. Ben üç dört tane imtihan kazanmıştım. Ve mutlaka Amerika’ya gitmem gerekiyordu. Fakat bütün çalışmalarımıza rağmen bir türlü buna muvaffak olamadık. Bir yandan mutlaka Amerika’ya gitmem gerekirken, diğer yandan bir türlü tayin emrim çıkmıyordu.
    Kendi kendime üzülüyor ve düşünüp duruyordum. Bir defasında da şöyle düşündüm: “Ah efendi hazretleri sağ olsaydı da kendilerine sorsaydım. Amerika’ya gidebilecek miyim, gidemeyecek miyim?” Ki, ben bu durumla karşılaştığım zaman Efendi hazretleri irtihal etmişler ve irtihallerinden sonra bir sene geçmişti. Ben böyle düşünürken, hemen o akşam rüyamda kendisini gördüm. Rüyada bana aynen şöyle dedi. “Merak etme evladım, yakında gideceksin” Aradan üç-dört gün geçti ve hemen bizim tayin emrimiz çıktı.Böylece biz Amerika’ya gittik. Daha böyle nice hatıralar...
    Küçükken rahmetli annem bana şöyle derdi: “Oğlum sıkıştığın zaman Abdülkadir Geylani Hazretlerinden ve Efendi hazretlerinden yardım iste” Zaten Efendi hazretleri Nakşi olduğu kadar da kadiri kolundan tasarruf sahibiydi.
    Ben de 25 sene pilotluk yaptım. Tabii havada uçuyorsun. Hava bozuk oluyor, nice tehlikelerle karşılaşırsın. Öyle an olur ki, Allah ile başbaşa kalırsın. Başka kimse bulamazsın. İşte ben çok tehlikeli anlarda bile, efendi hazretlerinin çok büyük yardımlarını gördüm. Ve hamdolsun hiçbir şey olmadan yirmi beş sene bu vazifeyi yaptım. Hayatım boyunca onun yardımlarını gördüm.O nun büyüklüğünü nasıl anlatayım...
    Çocukları görünce onları çok severdi. Onları okşayıp gönüllerini alırdı. Bizleri görünce çok sevinirlerdi. Bunlar bugün bu kelimelerle anlatılmaz...

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 20.602, Level: 90
    Points: 20.602, Level: 90
    Level completed: 51%,
    Points required for next Level: 248
    Level completed: 51%, Points required for next Level: 248
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    By-MUZAFER - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    By-MUZAFER
    Üyelik tarihi
    Aug 2009
    Yer
    Yigidin Harman olup Savurdugu Yerdeniz..!
    Mesajlar
    1.431
    Points
    20.602
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Emeklİ pİlot albay kemal sezgİn bey Üstazini anlatiyor

    ALLAH .(C.C) RAZI OLSUN ABİ
    Çok güzel bi yazı olmuşş
    ALLAH(c.c) YOLUNDAN AYIRMASIN İNŞ
    "Şu benim zamanımda bazı şakirdlerin,üstadlarının kitaplarını Kur'an'ın önüne koyduklarına şahit oluyorum.Bu çok vahim bir yanlıştır"

    üstâz Süleyman Hilmi Tunahân (kuddise sirruhû)

Benzer Konular

  1. Emeklİ, emeklİlİk
    By ACİZKUL in forum Fıkıh ve Akaid
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 19.05.09, 16:35
  2. Abdurrahman bİn evfa (r.a)anlatiyor
    By ACİZKUL in forum Dini Hikâyeler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 08.05.09, 21:36
  3. Kur’an ‘zİkr’İ nasil anlatiyor?
    By Reyhani in forum Kuran-ı Kerim
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 03.03.09, 14:52
  4. Bİtkİler o' nu anlatiyor
    By Konyevi Nisa in forum İlahiyat - Din Kültürü Ödev
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 01.11.08, 14:23
  5. Kemal atatürk
    By SiLa in forum Vatandaşlık Ödev
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 22.10.08, 17:35

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •