3 sonuçtan 1 ile 3 arası

Konu: Nazar Kavrami

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Nazar Kavrami

    Nazar Kavrami


    Önce, asli arapça olan ‘nazar’ kelimesinin türkçedeki karsiligini bilmek gerekir. Ancak ondan sonra ‘nazar degmesi’ üzerine fikir yürütülebilir. ‘Nazar’ veya ‘nazar degmesi’ kelimeleri her nedense birçoklarinin üzerinde yanlis bir çagrisim yapmaktadir.

    Halka nazarin ve nazar degmesinin gerçekte ne anlama geldigi bilgisizlikten veya bazi korkulardan dolayi anlatilamamistir. Üfürük açiklamalarla nazar ve nazar degmesi meselesi geçistirilmis ve geçistirilmektedir. Bu konuyu dogru olarak açiklayabilmek için Kur’an bilgisine vakif olmak ve Islam düsmanlarindan korkmamak gerekir. ‘Nazar’in bireysel boyutlari oldugu gibi, toplumsal boyutlari da vardir. ‘Büyü, Büyücü, Büyülemek, Büyülenmek’ baslikli baska bir makalemde büyüyü kisaca ‘bazi sözlerle insan-lari etkileme yöntemi’ olarak tanimlamis ve bu konuyla ilgili söyle bir hadis-i serif de oldugunu yazmistim. Hadis söyle: ‘Belagatta sihir (büyü) vardir.’[1] Büyü (sihr) çesitlidir. Bunlardan biri sözel büyüdür. Nazar, büyünün sözel degil, görsel (bakis ile olan) islevini icra etmektedir.

    Sözel olarak insanlar büyülenebilir (etkilenebilir)ken, nazar (bakislar) ile de olumlu yada olumsuz yönde büyülenebilmekte (etkilenebilmekte)dirler. Kisaca nazar, insanlari bakislarla olumlu yada olumsuz yönde etkileme, onlara yön verme eylemidir. Fakat ‘nazar degmesi’ kavrami özünde olumsuzlugu barindirmaktadir. Halkin anladigi manada nazar ve nazar degmesi yorumuna katilmadigimi burada belirtmek isterim. ‘Nazar ve nazar degmesi’ diye bir sey vardir ama mahiyeti bambaskadir. Bu hiç de hurafeci, nazar boncugu kutsayicilarinin zannettigi gibi degildir.

    Türkçe karsiligiyla nazar; ‘bakis’ veya ‘bakma’ demektir. Nazar kelimesi arapça bir kelime oldugundan, arapça bilmeyenlerce sanki esrarli ve tam kavranilamayan bir manasi vardir. Halbuki isin gerçegi hiç de öyle degildir. Türkçe ‘bakis veya bakma’ kelimeleri bizde hiçbir olumsuz ve esrarli anlamlar çagristirmamaktadir. Nasil olur da nazar kelimesine, ‘bakmak’tan farkli bir anlam verebiliriz? Her ikisi de zaten ayni anlama gelmektedir. Nazar, bakis veya bakma demektir. Arapça; ben bakiyorum ‘ena enzuru’, o bakti ‘huve nazara’, o bakiyor ‘huve yenzuru’ dur.

    Bir insana ‘kardesim türkçe bakma veya bakis kelimelerinden ne anliyorsun?’ desek, ne anladigini bize uzun uzun anlatabilir. Efendim der, ben bakmaktan sunu anliyorum: Insan bahçedeki çiçeklere, göklere, yildizlara, çarpmamak için önünde-ki tasa, evindeki kitaplarina, yazi yazarken bilgisayarin klavye ve monitoruna vs. bir çok seye bakar. Çocuk annesine-babasina, anne-baba da çocuguna bakar. Fakat pratikte ‘nazar’, ‘bakma’ gibi anlasilmamaktadir. Halbuki bunlar biri arapça, digeri de türkçe olan anlamdas iki kelimedirler. ‘Nazar’ veya ‘nazar degmesi’ deyince halkimizin genelinin aklina su gelmektedir: Yesil gözlü birisi baska birisine dikkatle bakarsa, o bakilan kisinin basina her an bir seyler gelebilir. Bakilan kisi köprüden geçiyorsa köprüden asagi düsebilir yada köprü çökebilir; at üzerinde gidiyorsa ati yere çökebilir, arabayla gidiyorsa arabasinin lastigi patlayabilir, çünkü yesil gözlülerin nazari insana deger! Hatta kulaktan dolma bir sürü örnekler de ileri sürülür. Bu verdikleri örneklerdeki gibi nazar degme olayina kendiler ise hiç sahit olmamislardir. Bu hurafeyi bilimsel olarak açiklama geregi de duyarlar.

    Neymis, insan isik gibi, elektrik gibi bir seyler saçiyormus. Bu isik veya elektrik gibi seyden dolayi insana nazar degmekteymis. Yani nazarla insani sanki elektrik çarpar gibi birseyler çarpmaktaymis! Yesil gözlülerin nazari degdigine göre herhalde bu isigi sadece yesil gözlüler saçmaktadir!

    Eger isleriniz yolunda gitmiyorsa, hastalanmissaniz, basiniza bir bela gelmisse, ailenizde geçimsizlik varsa, yukaridaki mantiga göre belkide size nazar degmistir!

    Yeri gelmisken sahit oldugum bir olayi anlatmak istiyorum. Ilahiyat fakültesini bitirmis yeni tanistigimiz bir arkadasim camide hutbe okurken rahatsizlandi, tansiyonu düstü, ayaklari titremeye basladi, kalbi çarpmaya ve alni da terlemeye basdi. Neredeyse minberin merdivenlerinden asagi yuvarlanacakti. Namazdan sonra bana ‘Recep kardes, bana cemaatten birisinin nazari degdi herhalde’ dedi. Ben de ona ‘nazar hakkinda ben senden farkli düsünüyorum. ‘sende nazar mazar yok, sen soguk almissin, onun için hutbe okurken tansiyonun düstü. Doktora git sana ilaç versin’ dedim. Daha sonra doktora gittigini ve gerçekten de soguk almis oldugunu ve doktorun da ona ilaç yazdigini söyledi. Benim nazar yorumumu begenen bu kardesimizle daha sonra bir çok konuda fikir alisverisi yaptik.

    Nazar’in ‘bakma, bakis’ anlamina geldigini belirttikten sonra bir de ‘nazar degme’nin ne anlama gelebilecegi üzerinde duralim. Nazar, hepimizin yasadigi bir olgudur. Güncel hayatinda insan nazar da eder, kendisine nazar da deger.

    Her tarafi yemyesil çimen olan, çiçeklerle süslenmis, içinden sularin fiskirdigi güzel bir park veya bahçeye gittigimizde etrafa bakinaraktan geziniriz. Hayatin monotonlugundan, trafik gürültüsünden uzak geçirdigimiz bu gezintide stresi atmis ve ruhumuz dinlenmis olarak bir ‘oh’ çekeriz. Gerçekten de bu bahçenin veya parkin güzelliklerine bakmamiza (nazar etmemize) degmistir. Bu gezintimiz hiç de bosuna olmamistir. Çünkü bu güzel yerlerde gezip dolasmak da bir ihtiyaçtir. Bu tür nazar, etkisi içe dönük pasif bir nazardir.
    Bir de yaptirim gücü olan, disa dönük aktif nazar vardir. Asagida yaptirim güçlü, etkisi disa dönük olan aktif nazara (bakisa) güncel hayatimizdan ve Kur’an-i Kerim’den örnekler
    vermeye çalisacagim.


    Seni çok Özledim Annem

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Cevap: Nazar Kavrami

    Çocugunuz laftan anlamiyor ve yaramazlik yapmaga devam ediyorsa, ona kaslari çataraktan söyle bir kizgin bakarsiniz. Bundan sonra çocugunuz kendisine bir çeki düzen verir ve yaramazligi birakir. Çocuk bilmektedir ki yaramazliga devam ederse sizden sopa yiyebilir. Iste bu bakisiniz, ‘yaptirim güçlü, etkisi disa (yani çocugunuza) olan aktif bir nazar (bakis)dir. Çocugunuz zeki bir çocuksa, bu yaptirim dolu nazarlarinizdan etkilenmeli ve sizin istediginiz hizaya gelmelidir. ‘Çocuga en çok anne-babasinin nazari deger’ sözünden de sunu anlamaliyiz: Çocuk en çok anne-babasinin bakislarindan etkilenerek kendine çeki düzen verir.

    Bir çoklarinin hadis zannettigi söyle bir Arap atasözü vardir. ‘Nazar deveyi kazana, insani mezara sokar. Insan ne zaman mezari, deve de ne zaman kazani boylar? Hemen anlayacaginiz gibi nazarlarimiz yaptirim gücünü kaybederse, bu mezari boylama hadisesi gerçeklesebilir. Adamin hosunuza gitmeyen konusmalari veya davranislari vardir. Kendisini düzeltsin diye kendisine öfkeyle defalarca nazar etmissinizdir. Bunca nazarlariniz da fayda etmeyince asabi olan siz karsi tarafa karsi siddet kullanmaya karar vermissinizdir. Yada siz müdahale etmeden önce karsi taraf: ‘Bana niye öyle sinirli sinirli bakiyorsun lan’ diyor ve kavgayi baslatiyor. Artik bundan sonra yaptirimi yetersiz kalan bakislarinizin (nazarlarinizin) ardindan ya siz, yada karsiki sahis mezari boyluyor. Tabi bunlar sabretmesini bilen, sabretmesi gereken müslümanalara yakismayan hareketlerdir. ‘(Mü’minler) öfkelerini yutarlar ve insanlari affederler’[1]. Yukaridaki mezkür hadisi hiç de hos olmayan böyle bir örnekle açiklamaya çalistim. Fakat tesbihte hata olmaz derler, ben de öyle yaptim.

    Hadisin deve kisminin serhini de söyle bir örnekle yapabiliriz: Komsunuzun devesi müteaddid defalar bahçenize girmekte ve bahçedeki sebzeleri mahvetmektedir. Deveyi her seferinde güzelce bahçenizden çikarmakla ve sahibine teslim etmekle örnek bir hareket sergiliyorsunuz. Devenin sahibine defalarca ‘kardesim devene sahip olsana!’ demenize ragmen komsunuz hiç tedbir almamakta ve ayni deve bahçenize sürekli girmektedir. En sonunda sabriniz tasmakta ve güzellikten anlamayan biçaktan anlar diyerek deveyi bahçenin ortasinda kesiyorsunuz ve komsunuza artik devenin canlisini degil, ölüsünü veriyorsunuz. Artik deve bahçenizi ziyaret edemeyecektir. Çünkü artik bahçeye degil, kazana (tencereye) girecek ve pisecektir. Yukaridaki hadisin deve kismini da böyle serhetmis olduk.

    Simdi gelelim Kur’an ayetlerinden örnekler vermeye;
    Bilindigi gibi kendisine nazar degmis olanlara! Kalem Suresi’nin son iki ayeti (51-52. ayetler) okunmaktadir. Okuyanlarin çogunun bu ayetlerin sebeb-i nüzulündan haberleri de yoktur. Bu ayetler bize neyi anlatmaktadir? Hepbirlikte görelim:
    ‘O inkar edenler Zikr’i (Kur’an’i) isittikleri zaman, neredeyse seni gözleriyle devireceklerdi. ‘O (Muhammed) mecnundur’ diyorlardi. Halbuki o (okudugu Kur’an), alemler için uyaridan baska bir sey degildir![1]

    Aklima gelmisken sunu hemen belirteyim; Peygamberimiz (a.s)’a dendigi gibi simdi de kendilerine Kur’an-i Kerim’i gösteren veya okuyan müslümanlara bazi devlet erkani ‘mecnun’ demektedirler. Asil mecnun ve sapik kendileridir ama bunun farkinda degildirler. Bu sapiklara Kur’an ayeti okumaktan, onlari Kur’an’a davet etmekten daha serefli ve onurlu bir davranis yoktur. Ne mutlu bu serefe ve onura nail olanlara..

    Bu Kur’an ve Islam düsmani imansiz kafirler her zaman oldugu gibi Kur’an’i hazmedememekte ve onun nurunu söndürmeye çalismaktadirlar. ‘Kafirler Allah’in nurunu söndürmek istiyorlar. Kafirler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktir.’[2] Islam ve Kur’an düsmanlari 1500 yildir Kur’an’in nurunu (aydinligini) söndüremediler, bundan sonra hiç söndüremeyeceklerdir. Buna inancimiz sonsuzdur. ‘O Zikr’i (Kur’an’i) biz indirdik biz; ve onun koruyucusu da elbette biziz!’[3]

    ‘Kendilerine apaçik ayetlerimiz okundugu zaman, kafirlerin yüzünde hosnutsuzluk (inkar) alametleri belirdigini hemen anlarsin. Neredeyse kendilerine ayetlerimizi okuyanlarin üzerine saldiracaklar.’[4]
    ‘Allah’in kulu kalkip O’na yalvarinca (müsrikler) onun üzerine üsüsüp neredeyse keçe gibi birbirlerine geçeceklerdi.’[5] ‘(Allah), gözlerin hain (bakislar)ini ve gögüslerin gizledigi düsünceleri bilir.’[6] ‘(Kur’an ayetleri), kalplerinde hastalik bulunanlarin pisliklerine pislik katar.’[7], Kur’an, mü’minlerin ise imanlarini artirir.[8] ‘O (Kur’an), kafirler için kahirli bir hasrettir.’[9] ‘Kur’an, kafirlere bir körlüktür.’[10]

    Islam düsmanlarinin kin dolu nazarlari (bakislari) karsisinda egilip bükülürsek, korkuya kapilir ve inancimizdan taviz verirsek, onlarin bize nazarlari degmis olacaktir. Yani kendileri açisindan kin dolu bakislarla baktiklarina degmis olacaktir. Bunun sonunda Imam Hatipler, Kur’an kurslari ve camiler kapatilacak, ezanlar susturulacak, Kur’an okumak yasaklanacaktir.
    (Kafirler): ‘Kur’an’i dinlemeyin, yaygaralar (gürültüler) koparin’ diyorlar.[11]
    ‘Dediklerinden dönmezsen seni tasa tutacagiz’ dediler.[12] Yahudiler (ve yahudi dostlari) dilleriyle Kur’an’a ve Islam’a saldirirlar, dini taslarlar: (4/46)


    Seni çok Özledim Annem

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Cevap: Nazar Kavrami

    Dogrusu kafirler Kur’an’i dinlediklerinde neredeyse seni gözleriyle devireceklerdi. ‘O mecnun (deli)dir’ diyorlar. Oysa bu Kur’an, alemler için bir ögütten baska bir sey degildir.[13]

    Evet konumuz ‘nazar’ ve ‘nazar degmesi’dir. Nazar’in (bakmanin) yaptirim gücü
    oldugundan yukarida bahsettik. Yukaridaki ayetlerden de anladigimiz kadariyla Kur’-an ve Islam düsmanlari kendilerine Kur’an okuyan Peygamberimiz (a.s)’a öyle bakislarla bakmislar ki, nerdeyse onu gözleriyle devireceklermis. ‘Gözle devirmek istemek’ bir deyimdir. Böyle deyimler türkçede de vardir. Hani ne deriz: ‘Beni yiyecekmis gibi bakti’. Evet kafirler Kur’an okuyanlara yiyecekmis gibi bakmaktadirlar. Bunlarin bu yaptirimli bakislari bir gayeye matuftur. Bunlar bize bosuna bakmamaktadirlar. Böyle bakarak bize gözdagi vermekte, bizi korkutarak kendilerince hizaya getirmeye çalismaktadirlar. Bizim hizada (hidayette) oldugumuzu kendileri anliyamamakta ve sadece kendilerinin dogru yolda olduklarini zannetmektedirler.

    Önceki kafirlerin nazar ettikleri (baktiklari) gibi simdiki kafirler de nazar etmektedirler. Nazarlari arasinda hiç fark yoktur. Bunlarin bu yaptirim dolu bakislarinin gayesi, müslümanlara Kur’an okutmamak, onlara Kur’an’a göre bir yasam hakki vermemektir. Herkes bunlar gibi yaptirimli bakamaz. Yaptirimli bakabilmek için güçlü olmak veya güçlü oldugunu zannetmek gerekir. Bunlarin güvendikleri yerler vardir. Bunlarin askeri, silahi herseyi vardir. Fakat sunu bilmelidirler ki ‘Göklerin ve yerin askerleri Allah’indir.’[14]. Firavun da bunlar gibi nazar etmisti (bakmisti) ama.. ‘Biz de onu ve askerlerini tuttuk, suya attik; bak, o zalimlerin sonu nasil oldu!’[15], ‘Biz de onu, yanindakilerle birlikte toptan bogduk’[16] demektedir Allah (c.c).

    Islam düsmanlarinin kin dolu nazarlari (bakislari) karsisinda egilip bükülürsek, korkuya kapilir ve inancimizdan taviz verirsek, onlarin bize nazarlari degmis olacaktir. Yani kendileri açisindan kin dolu bakislarla baktiklarina degmis olacaktir. Bunun sonunda Imam-Hatipler, Kur’an kurslari ve camiler kapatilacak (veya tekrar ahir yapilacak), ezanlar susuturulacak, Kur’an okumak yasaklanacaktir. Müslümanlari davalarindan vazgeçirmeye çalisan kafirlerin yaptirim dolu nazar (bakis) ve baskilarina karsi çok saglam, dirençli olmak zorundayiz. Aksi taktirde onlara meyleder ve yolumuzdan saparsak bize cehennem atesi dokunur:
    ‘Eger biz seni saglamlastirmamis olsaydik, onlara biraz meyledecektin. Bu durumda biz sana, hayatin da, ölümün de kat (kat azab)ini taddirirdik.’[17]
    ‘Kim de kendisine ‘dosdogru yol’ belli olduktan sonra, Peygamber’e muhalefet ederse ve mü’minlerin yolundan baska bir yola uyarsa onu döndügü seyde birakiriz ve cehenneme
    sokariz. Ne kötü bir yataktir o!..[18]

    Yakup (a.s)’in, çocuklarini Misir’a gönderirken onlara ‘Misir’a ayri ayri kapilardan girin’ demesini ‘nazar’ ve ‘nazar degmesi’ baglaminda ele alabiliriz. Önce ayet mealini verelim:
    Yakup: ‘Ogullarim, (Misir’a) bir kapidan girmeyin, ayri ayri kapilardan girin, ama ben Allah’tan gelecek bir seyi defedemem.’[19]

    Bilindigi gibi Misir’da Kipti’ler çogunlukta, Israilogullari ise azinliktaydi. Yakup (a.s) ve çocuklari Israilogullarindandir. Firavunun halki Kiptiler Israilogullarina zulmetmekte, onlara baski yapmaktaydilar. Bundan dolayi Yakup (a.s), sanki sunu demek istiyordu: ‘Ogullarim, Misir’a bir kapidan girmeyin, ayri ayri kapilardan girin (ki göze batmayin. Göze batarsaniz, Kiptiler sizi görür (size nazar eder)lerse, nazarlari degebilir. Sizi toplu halde gören Kiptiler olay çikarmaya geliyorlar zannederler ve size karsi adam toplayip sizi döverler. Size onlarin nazarlari degmemesi için böyle bir tedbir aliniz, yani Misir’a bir kapidan degil, ayri ayri kapilardan giriniz). Ama ben Allah’tan gelecek bir seyi defedemem (siz tedbirinizi aldiktan sonra yine de basiniza bir sey gelirse, ona ben engel olamam, size bir tedbir de öneremem).

    Kafirlerin nazarindan korunmanin yolu nazar boncugu takmak degil, Kur’an okumak ve
    onu hayata tatbik etmek, yasamaktir. Çünkü ‘Kur’an insanlari karanliktan nura (aydinliga) çikarir.’[20] Kafirlerin nazarlarindan korkmaya gerek yoktur.[21] ‘Onlara (kafirlere) karsi Kur’an’la bütün gücünü kullanarak mücadele et.’[22] ‘Sadece benden korkun.’[23], ‘Siz Allah’tan baskasindan mi korkuyorsunuz?’[24]. ‘Gevsemeyin, üzülmeyin, eger inaniyorsaniz üstün geleceksiniz.’[25]
    Allah’in nazarlari her an üzerimizdedir. ‘Allah, sizin üzerinizde gözetleyicidir.’[26]


    DIPNOTLAR
    [1] (68/51-52).
    [2] (9/32,33 10/82 22/15 42/24 61/8,9)
    [3] (15/9).
    [4] (22/72).
    [5] (72/19).
    [6] (40/19)
    [7] (9/125)
    [8] (8/2 9/124,125 16/102 25/73 32/15 39/23 51/55).
    [9] (69/50)
    [10] (41/44)
    [11] (41/26)
    [12] (26/116 36/18).
    [13] (68/51-52).
    [14] (48/4)
    [15] (28/40)
    [16] (17/103).
    [17] (17/74,75)
    [18] (4/115)
    [19] (12/67)
    [20] (5/16 14/1 33/43 57/9)
    [21] (5/3 8/30 9/13,14 25/52)
    [22] (25/52).
    [23] (2/40 16/51)
    [24] (16/52)
    [25] (3/139)
    [26] (4/1,85)

    [1] (3/134)

    [1] Revaiul Beyan Tefsiru Ayetil Ahkam Minel Kur’an, Muhammed es-Sabuni, c.1, sf. 71


    Seni çok Özledim Annem

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •