***
DIŞARDA
Points: 455.346, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 100,0%
Achievements


Kadin saçi ne ölçüde kesilebilir?
Kadin saçi ne ölçüde kesilebilir?
Bir muhterem okuyucum, hanımların saçlarının ucundan kesebilecekleri mevzuundaki yazım üzerine, değerli bir mektup göndermiş, mevzuu bir daha yeniden gözden geçirmemi istemekte, bir yanılma olduğu ihtimalini hatırlatmaktadır.
Araştırmacı okuyucumun pek değerli bulduğum mektubunun burada zikri gerekli kısmı şöyledir:
Kadınların saçlarının uçlarından kesebilecekleri yolundaki izahlarınız üzerine ilgili kitapları inceledim. Oralarda dikkatimi çeken hadîsler ve deliller sizi teyid etmemektedir. Bilâkis, aksini kaydetmekteler. Meselâ, sizin verdiğiniz kaynaktan Tâcda kadının başını (tıraş) etmesinin menedildiği zikredilmektedir. İbn-i Âbidînde de saçını kesen kadının, günah işlemiş olacağı, hattâ lânete bile uğrayacağı zikredilmektedir. Size itimadım vardır. İlmî mevzuları okuyucuların kolayca anlayacağı seviyeye indirerek ifade ediyorsunuz. Ancak sizin yazılarınıza bakarak saçlarını kesen kadınların da mesuliyetlerini yükleniyorsunuz. Bu malûmatımı sizlere arzetmeyi faydalı buldum. Gerekirse mevzuyu yeniden izah edin, faydalı olur sanırım.
* * * Bana öyle geliyor ki burada karıştırılan yahut açıklığa kavuşturulmasında zaruret olan bir husus var. O da şudur:
Kadının saçını (tıraş) etmesi başka, (ucundan kestirmesi) de bir başkadır. İkisinin de hükümleri ayrı ayrıdır.
Kadının saçını tıraş ettirmesi, yâni erkeğe benzeyecek şekilde kestirmesi, ensesi görünecek dereceye varan ölçüde kısaltılması, okuyucumun yazdığı hadîslerle kesin şekilde haramdır, günahtır, yapan kadın lânetlenmiştir. Bunda hiçbir âlimin ihtilâfı söz konusu değildir.
Ancak tıraş değil de, kısaltmak, yâni saçın ucundan kesmek, aynı şekilde haram değildir, lânetlik fiil cümlesinden sayılmamıştır. Nitekim, okuyucumun da görmüş olduğu Tâcdaki kayıtta:
Eğer âdet, kadının saçını kısaltması şeklinde cereyan ediyorsa kısaltabilir, câizdir, denmektedir.
Bundan başka, hadîsin Askalânîdeki şerhinde de aynen şu ibare vardır ki, meselemizin özünü teşkil eder:
Kadınlara saç tıraşı yoktur. Onlara ancak kısaltmak vardır. (c. 1, s. 316).
Zaten bizim nazara vermek istediğimiz de budur:
Kadın, erkeğe benzeyecek şekilde saçını tıraş edemez. Ama ucunden kesmek suretiyle kısaltabilir.
Meseleye bir başka açıdan bakalım:
Saç kadının ziynetidir. Bu ziyneti örtmesi, nâmahreme göstermemesi farzdır.
Ucundan kesmeyip uzattığı takdirde, bugünkü küçük başörtü ve eşarplarla tam örtülememekte, böylece bir ziynetin ucundan kısaltmaya razı olmazken bir farzın terki söz konusu hale gelmektedir.
Meseleye bu açıdan bakınca da, eşarpların altından taşmayacak şekilde kısaltmakta maslahat vardır. Uzatılan saç şayet eşarptan dışarıya sarkar da açıkta kalırsa, mahrem bir yer açıkta kalmış olacağından, namaza da mani olur, bu saç dışta iken namaz bile câiz olmaz.
Bu bakımdan da, saçın örtü içinde kalması temin edilecek şekilde ucundan kesilmesinde sakınca olmasa gerektir. Demek ki, bu mevzudaki hadîsler, erkeğe benzeyecek şekilde tıraş olmalara işaret etmektedir. Erkeğe benzemeyecek azlıkta, sadece ucundan kesip kısaltmaya şâmil olmamaktadır. Şayet hiç kesmemeye delâlet etmiş olsaydı, Tâcda âdet kesme üzere cereyan ediyorsa, kesmesi câiz olur kaydı olmaz, ayrıca Askalânîde de kadınlara tıraş olmak yoktur. Ancak kısaltmak vardır hükmü konmazdı.
Hem tesettür kolaylığı, hem de sıhhî bakımdan tercih edilen saç kesmeye ait bilgim budur. Meseledeki iki cihet ayrılırsa, yanlış anlamalar da önlenir sanırım.
Ahmet Şahin