SAF SÛRESİ. ÂYET: 4
“ALLAH, kendi yolunda kenetlenmiş bir duvar gibi saf bağlayarak savaşanları sever.”
Buradan anlaşılıyor ki ALLAH-u Teâlâ gerek iç düşman olan bölücülerle, gerek harp meydanında dış düşmanlarla, kâfirlerle cihad etmek için rızasında birleşenleri, İ’lây-ı kelimetullah için çalışanları sever, onlardan hoşnud olur.
Nitekim bir Âyet-i kerime’sinde de şöyle buyuruyor:
“Müminler içinde öyle erler vardır ki, ALLAH’a vermiş oldukları ahde sadakat gösterirler. Onlardan kimi bu uğurda canını feda etti, kimi de bu şerefi beklemektedir. Ahidlerini hiç değiştirmemişlerdir.” (Ahzab: 23)
ALLAH-u Teâlâ’nın bu has kulları her zaman için mevcuttur. Kimisi canını bu uğurda fedâ ederek ebedi saadete nâil olmuş; kimisi de ebedî saadetin şerefine nâil olmak için canını ve malını hiçe saymış, Rızâ-i Bâri yolunda gayret sarfetmektedir.
Zira bir Âyet-i kerime’de şöyle buyurulmaktadır:
“Hiç şüphesiz ALLAH yolunda savaşıp düşmanları öldüren ve öldürülen müminlerin canlarını ve mallarını ALLAH, cennet kendilerinin olmak karşılığında satın almıştır. Onlara vaad olunan cennet haktır ki, Tevrat’ta da İncil’de de ve Kur'an’da da sabittir. ALLAH’tan ziyade ahdine vefa gösteren kimdir? O halde yaptığınız bu hayırlı alışverişten dolayı sevinin. İşte bu çok büyük bir saâdettir.” (Tevbe: 111)
Hazret-i ALLAH Hâlik iken mahlûkunu alış-verişe davet ediyor. Hâlik ile alış-veriş yapabilmek şerefine nâil olmak ne büyük saadettir.
ALLAH-u Teâlâ diğer bir Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:
“Ey iman edenler! Elem verici can yakıcı bir azaptan sizi kurtaracak bir ticaret yolunu göstereyim mi size? ALLAH’a ve Resul’üne imanda sebat eder, ALLAH yolunda mallarınızla canlarınızla cihad edersiniz. Eğer bilirseniz, bu sizin için çok daha hayırlıdır.
Böyle yaparsanız ALLAH günahlarınızı size bağışlar, sizi altlarından ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerinde hoş yerlere koyar. İşte en büyük kurtuluş budur.” (Saf: 10-11-12)
Bu alış-verişi bırakıp şeytan ile alış-verişe girişenlerin durumu ne olur?
Âyet-i kerime’lerde şöyle buyurulmaktadır:
“Onlar âhiret karşılığında dünyâ hayatını satın alan kimselerdir. Bu yüzden azapları hafifletilmez, onlar yardım da görmezler.” (Bakara: 86)
“Onlar hidayet yerine dalâleti, mağfiret yerine azabı satın almış kimselerdir. Onlar ateşe ne kadar da dayanıklıdırlar!
O azabın sebebi, ALLAH’ın Kitab’ı hak olarak indirmesidir. (Buna rağmen) Kitap’da ayrılığa düşenler, derin bir anlaşmazlık içindedirler.” (Bakara: 175-176)