11-Mütenâkız Olduğunu İleri Sürdükleri İki Hadis...


İDDİÂ:Siz,Habbâb b.el-Eretten rivayet ettiniz ki (Habbâb şöyle) demiştir: RasûIuIIaha (S.A.V) sıcağın şiddetinden şikâyette bulunduk,bizim şikâyetimizi dinlemedi."

Yani: Onlar sıcağın fazlalığından ve kendilerinin bundan mutazarrır olduğundan yakındılar ve Rasûlullahtan namazı.sıcağın şiddeti geçince kıldırmasını istediler. Rasûlullah onların şikâyetlerin kabul etmedi (yani namazın tehir edilmesine evet demedi).

Sonra Rasûlullahtan (S.A.V) bir de : "Namazı hava serinleyince kılınız.Çünkü sıcağın şiddeti,Cehennemin galeyana gelmesîndendir.[473] hadisini rivayet ettiniz.

İşte bu,apaçık bir ihtilâf ve tenakuzdur.

CEVAB:

Biz deriz ki-hamdolsun-burada ne ihtilâf vardir.ne de tenakuz...Çünkü vakitlerin evvelinde Allanın rızası,sonunda da afvı vardır.Affetmek ise.ancak bir kusurdan dolayı mevzuubahs olabilir.Vakitlerin evvelinde (namazların kılınması) te'kidli bir emirdir. Vakitlerin sonlarında kılınması ise bir ruhsattır. Rasûlullahın kendi şahsı için ise işlerin en âlî (yüce) si ve Allaha yakını İle amel etmekten başkası caiz olmaz.O,herhangi bir şeyin caiz olduğunu insanlara göstermek için bir veya iki kere ruhsatla amel edebilir.Fakat Rasûlullahın, düşük ve ehemmiyetsiz olana devam edib de ,müekked ve efdal (daha üstün ve kıymetli)olanı terketmesi caiz olmayacak birşeydir.

Sıcağın şiddetli olduğu bir zamanda,kendisi ile beraber namazı kılan ashabı, sıcağın şiddetinden şikâyet edip.sıcak azalıncaya kadar namazın tehir edilmesini istediklerinde onların bu isteklerini kabul etmedi.Çünkü ashâb o anda kendisiyle beraber bulunu-yordu.Sonra,orada hazır bulunmayanlara,sünnetin-de genişlik ve kolaylık olsun diye namazın hava serinleyince kılınmasını emretti.Sabah namazının alaca karanlıkta kılınmasını emrettiği halde[474]"Sabah namazını ortalık aydınlanınca kılın! [475] buyurması da böyledir.

Rasûlullahın öğle namazını zeval vakti kıldığına namazı (hava serinleyinceye kadar) tehir etmediğine delâlet eden şeylerden birisi de İsmail b.Uleyye'nin Avf dan, onun da el-Minhâl'den,onun da Ebû Ber-ze'den (R.A) rivayet ettiği şu hadistir:

Rasûlullah,ûlâ dedikleri öğle namazını,güneş batıya meylettiği vakit,yani zeval vakti kılardı. [476]


[473] BUH: 9/ 9,HAN: 2/ 229,266; 3/ 52.

[474] Bkz.BUH: 9/ 21.

[475] el-€âmiu's-Sağir.I/4î.

[476] Bfcz.BUH: 9/11,21. İbn Kuteybe, Te’vilu Muhtelifi’l Hadisi Müdâfaası, Kayıhan Yayınları: 200-201.