بِسْـــــــــــــــــــــ ـمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

Kim de ahireti diler ve bir mümin olarak ona yaraşır bir çaba ile çalışırsa, işte bunların çalışmaları makbuldür. (17/19)

Allah'ın sana verdiğinden (O'nun yolunda harcayarak) ahiret yurdunu iste; ama dünyadan da nasibini unutma. Allah sana ihsan ettiği gibi, sen de (insanlara) iyilik et. Yeryüzünde bozgunculuğu arzulama. Şüphesiz ki Allah, bozguncuları sevmez. (28/77)

Birinci ölümümüz hariç, bir daha biz ölmeyecek miyiz? (37/58)
Yalnız ilk ölümümüz, başka ölüm yok ve biz azâba da uğratılmayacağız ha?!" (37/59)
Şüphesiz bu, büyük kurtuluştur. (37/60)
Çalışanlar, böylesi bir kurtuluş için çalışsınlar. (37/61)

Kim ahiret kazancını istiyorsa, onun kazancını arttırırız. Kim de dünya kârını istiyorsa ona da dünyadan bir şeyler veririz. Fakat onun ahirette bir nasibi olmaz. (42/20)

Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur. (53/39)

Ve çalışması da ileride görülecektir. (53/40)
Sonra ona karşılığı tastamam verilecektir. (53/41)
Ve şüphesiz en son varış Rabbinedir. (53/42)