İnanç ve İnançsızlık



Dünya yaratılıp insanlık var olduğundan beri insanlar ve toplumlar sürekli bir inanç peşinde koşmuşlardır. Her zaman dayandıkları bir din bulunuyordu. Bu dinler gerek semavi gerek Batıni olsun çeşitli dinler ortaya çıkmıştır.

Şimdi bu dini özellikli insan görüntüsü oluştururken iki tip insan kavramı üstünde duruyoruz. İnançlı insan ve inançsız insan, bana göre bu durumu inançlı insan inançlı insan diye kategorize ederken bu kavramların tam olarak ne anlama geldiğini bilmemiz gerekiyor. Ama biz inançsız insan kavramını ele alalım ki diğer kavramını da kolaylıkla anlayabiliriz.

İnançsız insan deyince aklımıza ne geliyor işte YÜCE ALLAH IN varlığını inkâr eden yan ateist. Peki, bu insanlar ALLAH’IN varlığını kabul etmezken neye dayanarak bu eylemi gerçekleştiriyor. Bu pencereden baktığımızda ateistlerin de bir şeye inandıklarını görüyoruz. Bu kişiler bir kere inanmamaya inanmışlardır. Zira insanoğlu bir şeye inanmadan manevi bir dayanağı olmadan yaşayamaz. Ki bu özellik insanın doğasında vardır. Sürekli bir inanma gereksinimi duyar.

Asıl olarak insanları inançlı inançsız diye değil İslam dinine tabi olan ve olmayan olarak ayırmamız gerek çünkü KUR’AN-I KERİM e baktığımızda hak dininin İslam dini olduğu belirtilmektedir. Diğer peygamberlerin yaymaya çalıştığı dinde hak dini İslam’dı ancak onlar zamanla tahrif olmuş insanların elinde değişime uğramıştı.

Bu yüzden insanları inançlarına göre sınıflandırırken bu şekilde bakmayı uygun buluyorum...

Teşekkürler...





Avni Babaoğlu