İslam dininde Esneme (Her Müslümanın Bilmesi Gerek)
Uyku, yorgunluk veya can sıkıntısı halinde, elde olmadan, ağzın kendiliğinden açılarak,
uzunca bir nefes alıp verme hali. Bu hal bir bakıma, dalgınlık ve gaflet haline benzer. Bu ise,
müslümana pek yakışır bir durum değildir. Bunun için Hz. Peygamber (s.a.s.) bu konuda şöyle
buyurmuştur: "Allah (c.c.), aksırmayı sever fakat esnemeyi sevmez. Bir kimse aksırıp
"Elhamdülillâh" derse, bunu işiten müslümanların, "yerhamükellah " diye karşılık vermesi
gerekir
. Esneme ise, şeytandandır. Bunun için, esneme ihtiyacı duyan kişi mümkün olduğu
kadar buna mani olsun. Çünkü biriniz esnediği zaman şeytan ona güler" (Buhâri, Edeb, 165,
166; Müslim, Zühd, 54; Tirmizî, Edeb, 1, 4; Nesaî, Cenâiz, 52). Şeytanın gülmesinden maksat,
esneyenin içine düştüğü, gaflet ve bitkinlik hali ile gülünç durumundan şeytanın hoşlanmasıdır.
Zaten, inanan bir kişinin basına gelecek her kötülük şeytanı memnun eder ve onu güldürür.
Şeytanı güldürmemek için kişinin, esneme belirtileri olunca; hareket ederek, elini yüzünü
yıkayarak, abdest alarak, yorgunsa dinlenerek bu gaflet halinden kurtulmaya çalışması gerekir.
Bütün bunlara rağmen esnemeden kurtulunamazsa, esneme halinde ağzın el veya başka bir
şeyle kapatılması İslâmi edep gereğidir.