http://img208.imageshack.us/img208/4...5328118so6.jpg
Gecenin karanlığında uyandı. Kalktıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif hemen pencereyi açtı.
“-Sübhânellezî yuhyil mevtâ ve hüve alâ külli şey’in kadîr.”
(Ölüleri dirilten ve her şeye gücü yeten Allâh’ı her türlü eksik ve noksan vasıftan tenzih ederim.) dedi.
Abdest aldıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif biraz öyle kaldı. Seccadeye yöneldihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif serdihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif oturdu. Salavat getirdihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ellerini kaldırdıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif boyun büktühttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif yalvardı. Birkaç damla gözyaşı döktü. İçini tesbihine döktü. Tesbih tanelerini gönlüne doldurduhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif gönlü tesbih oldu. Elini semânın uçsuz bucaksız derinliklerine kaldırdıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif heybesini doldurdu. Tevbe ve istiğfarda bulundu. Bütün zerreleri buna dâhil oldu.
“Estağfirullah el-azim”
(Sen ne kadar yüceler yücesisinhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif Sen’in mağfiretini dilerim.) derken kendisi küçüldühttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif küçüldühttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif eridihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif kayboldu.
Sonra huzura alındı. Sanki cennet bahçelerinde salındı. Yüreği yandıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif Rabbini hemencecik yanında sandı. Şimdi ne müthiş bir andı.
“-Allâh’ım özledim!..” derken gözünden yaşlar boşandı.
“Lâ ilâhe illâllâhu’l meliku’l hakku’l mübîn”
(Hiçbir ilâh yokturhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif sadece apaçık bir hak ve her şeyin sahibi olan http://www.tevbe.org/forum/images/smilies/allah.gif vardır.) cümlesini tamamlayamadı. Ağladıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ağladı…
“Muhammedü’r-Rasûlullâh es-Sâdık’ul va’di’l emîn”
(Va’dine sâdıkhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif güvenilir ve Allâh’ın Rasûlü olan Muhammed!..) dedihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ferahladı.
Sanki Rasûlullah yanındaydı demin. Salavâta başladıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif dili tatlandıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif salavât katlandıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif o kanatlandı.
“http://www.tevbe.org/forum/images/smilies/allah.gifümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve sellim.”
(Ey Yüce Allâh’ım!.. Seyyidimizhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif Efendimiz Muhammed’ehttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif O’nun âilesinehttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ashâbına salât ü selâm olsun!..)
Rasûlullâh’ı görüyormuş gibi gözünde canlandırdı. Ayakları yerden kesildihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif sanki Rasûlullâh’ın kalbine girdi. Orada kendini gördü. Sûreler okuyup Allâh’ın Habîbi’ne hediye etti.
Sonra gecenin derinliğindehttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ölümün soğukluğunu düşündü.
“-Tefekkür-i mevt.” dedi.
İçi titredi. Sanki sur üzerine üflendi. Öldühttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif dirildihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif telkin verildi. Kefen biçildihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif salâ söylendi. Azrail’i gördühttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif sanki yakın tanıdığıymış gibi bir sıcaklık hissetti. Mezara girdi. Hiç kimsenin olmadığıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif yalnızlar ve garipler mekânı burası...
Elhamdülillahhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif îmânı vardı. Bunun en büyük kâr olduğunu bilse de onu bir korku sardı. Sarardı… Allâh’ın izniyle amellerihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ona arkadaş olacaktı. Mahşere çıktıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif mizana baktıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif dizleri titredihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif cehennem kükredi.
Rabbinin huzurunda durdu. Ve suâl olundu:
“-Ne getirdin?”
Yutkunduhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif yutkundu…
“-Gariplik.” diyebildi.
O gün orada http://www.tevbe.org/forum/images/smilies/allah.gifhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif mü’minleri rahmetinin içine alacak elbet… Ama rahmeti gibi gazabı da şiddetli olacak!.. Mücrimler kaçacak yer arayacakhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif her yer daralacak. O da endişe içinde Rasûl’ünü aradı.
Mahşer meydanında koşuştururken nûrdan bir topluluğa rastladı. Hepsinin önünde Âlemlerin Efendisi’ni gördü. Kalbinihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif O’nun kalbine rabtetti. Öylece kala kaldı. Nebevî feyzhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif bütün rûhunu sardı. Rabbi’ne yakınlaştıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif huzur deryasına daldı. Bu tefekkürden ayrılıphttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif biraz önce tattığı beraberliği namazla taçlandırmak istedi. Tam seher vaktiydi. Üç kalbi birleştirdi. İnsanın kalbihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif gecenin kalbihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif Kur’ân’ın kalbi… Üç gül derdi. Birini Rabbi’nehttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif birini Rasûl’ünehttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif birini üstâdına verdi. İkisi goncahttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif birisi tam yedi verendi.
Yeniden tesbihini eline aldı. Dili hep damağında kaldı.
“-http://www.tevbe.org/forum/images/smilies/allah.gifhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif http://www.tevbe.org/forum/images/smilies/allah.gifhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif http://www.tevbe.org/forum/images/smilies/allah.gif!..” nağmelerihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif inci taneleri gibi kalbinden döküldü. Zikrin tadını buldu. Kalbinde ayrı bir sıcaklık duydu. Zikirle mutmain olmak bu muydu? Mânevî tahsil yapıyordu. Her sınıfta farklı dersler görüyordu. Kağıthttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif kalem ve satırlar kullanılmıyordu bu tahsilde... Derslerin mahalli kalpler ve sadırlar idi.
Diplomasını en büyük muallim olan Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- verecekti. Heyecanı kat be kat arttı. Rûhunun yelkenleri dalgalandı. Yolun sonu yokhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif mânevî ufuklar engin… Bu yolculuk sonsuzluğahttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif bu yolculuk sonsuz huzura…
Ne mutluhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif yüz akı ile âhirete göç edebilenlere!.. Ne mutlu sıratı geçebilenlerehttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif âb-ı Kevser’den doyasıya içebilenlere!..