Reşehât kitabında, Sa’düddîn-i Kâşgarî, hâce Muhammed Pârisâ (kuddise sirrühümâ)dan işiterek buyuruyor ki,

“İnsanı Allahü teâlâdan uzaklaştıran perdelerin en zararlısı, kalbin kararması, hasta olması, yâni dünyâ sevgisinin kalbe yerleşmesidir. Bu sevgi, kötü arkadaşlardan ve lüzumsuz şeyler seyretmekden hâsıl olur. Çok uğraşarak, bunları kalbden çıkarmalıdır. Fâidesiz kitap, okumak, lüzumsuz şeyler konuşmak, bu sevgiyi arttırır. Kadın ve kadın resimleri, seyretmek, şarkı, çalgı, dinlemek, bu sevgiyi kalbde yerleştirir. Bunların hepsi, insanı Allahü teâlâdan uzaklaşdırır.

Kalbin hasta olması, Allahü teâlâyı unutmasıdır. Allahü teâlâya kavuşmak isteyenlerin, bunlardan sakınması, nefsi kuvvetlendiren, azdıran herşeyden ictinâb etmesi, sakınması lâzımdır.

Allahü teâlânın âdeti şöyledir ki, kalbi temizlemeğe ve nefsi ezmeğe çalışmayanlara, zevklerini, şehvetlerini bırakmayanlara bu nîmeti ihsân etmez.”

Kalb, muhabbet yeri, sevgi yeridir. Aşk, muhabbet bulunmayan kalb ölmüş demektir.

Kalbde, ya dünyâ sevgisi, yâhud Allah sevgisi bulunur. Burada dünyâ demek, haram, günah olan şeyler demekdir. Zikir, ibâdet yaparak, emirlere uyup, yasaklardan kaçınarak, kısacası islâmiyete uyarak kalbden dünyâ sevgisi çıkarılınca, kalb temiz olur.

Bu temiz kalbe, Allah sevgisi, kendiliğinden dolar. Günah işleyince, kalb kararır, hasta olur. Dünyâ muhabbeti yerleşerek, Allah sevgisi gider. Kalbin bu hâli, bir şişeye benzer. Su doldurunca, havası çıkar. Suyu boşaltınca, hava kendiliğinden dolar.Bir bardaktaki hava çıkmadıkça içine su girmez. İçine su koyunca da, bu suyu çıkarmadan başka şey koyulmaz. Kalb de bardak gibidir. Kalbi Allah sevgisiyle doldurmak için, başka her şeyi, her sevgiyi kalbden temizlemek gerekir. Her hastalık zıttı ile tedavi edilir.

Tövbeyi geciktirip, günah işlemeye devam eden kimse, ilahi feyiz ve merhametten yoksun kalır. Ayrıca o kimsenin merhameti zayıflar, kalbi kararıp katılaşır, şeytana uyduğu için azgınlaşır.

Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:

Müminin temiz kalbinde parlayan bir ışık vardır. Kâfirin kalbi simsiyahtır. Taberânî

Günah işleyenin kalbinde siyah bir nokta hasıl olur. Eğer tövbe ederse, o leke silinir. Tövbe etmeyip tekrar günah işlerse, o leke büyür ve kalbini kaplar, kalb kapkara olur. Haraiti

Günaha devam edenin zamanla kalbi mühürlenir, o artık sevab işleyemez olur. Bezzar

İmam-ı Rabbanî hazretleri buyuruyor ki:

Allahü teâlânın emirlerini yapmamak kalbin bozuk olmasındandır. Kalbin bozuk olması, dine tam inanmamaktır. İmanın alameti, dinin emirlerini seve seve yapmaktır.

alıntı