Dâvâm Devamdır...
Yılmadanyorulmadan ve yıkılmadan devam!...

İnancın ak iklimindegözlerimde bir şafak aydınlığıomuzlarımda dâvâmın dev-asâ ağırlığıistikbâlin dağlarınadağların ardındaki gül goncası günlere doğru sarsılmadandevrilmeden devam! Değil adımlarımıbakışlarımı bile sağa sola kaydırmadan Ezelî Güneş'in gösterdiği yolda...

Yolumda!...

Benim yolumherşeyin tükenişine aktığı şu fani dünyadataze başlangıçlarasonsuz hayatlara uzanmaktadır.

Kimler geçmedi ki bu yoldan?

En baştaSertâcım (S.A.V)!...

Uğrunda her cefaya katlanmaya razı olduğumher zorluğa dayanmaya karar verdiğimzehirleri yudumlamayı şeref bilidiğimateşlere dalmayı ahd ettiğim gözbebeğimSevgilimEfendim(S.A.V)!...

Şefkat yumağı kalbiylerahmet pınarı parmaklarıylamerhamet nesimi nefesiylebastığı yerde çiçekler açangün ışığı bakışlı benzersiz İNSAN!...

O yolda yürümeko yolda ilerlemeko yolda ölmek...Ölmek değil dirilmektir!...

Târık b.Ziyad(R.A)bu yolda yürüdübu yolda öldü...

Endülüs olarak dirildi!...

Alparslan aynı dâvâ için çarpıştıaynı dâvâ çin can verdi....

Osman Gazi bu dâvâ için ter döktüson nefesine kadar bu yolda ilerledi...

Bu yolda düşe kalka dövüle sövüle ağlaya sızlayada olsa yürüyebilmeyi amacımız olan RIZA-YI İLAHİ'ye ulşabilmeyi Cenab-ı Hakk cümlemize nasip eylesin...amin

alıntı