Son Şahitler 4.Cild s. 493
ABDÜLKADİR AKÇİÇEK
"Üstad Bediüzzaman'ın Ankara'da Beyrut Palas Otelinde kaldığını haber almıştım. Hemen koşarak otele gittim ve oteldeki Zübeyir Ağabeye Üstadı ziyarete geldiğimi söylemiştim. Zübeyir Ağabey Üstadın o gün çok öfkeli ve celalli olduğunu söyledi, bu yüzden ziyaret edemeyince gönlüm kırılmıştı. Kendi kendime 'Ben sizi görmek ve ziyaret ederek dualarınızı almak istiyorum. Huzurunuza layıksam beni kabul buyurun' diyerek dertlenmiştim. İşte tam o esnada Nevşehirli birisi geldi. Bana, 'Çabuk gel, Üstad geldi' dedi. Ben de hemen otelin önüne koştum. Böylece dünya gözüyle Üstadı görmüş oldum.
"Hazret-i Üstad âdeta kükremiş bir arslan gibiydi. Çok heybetli ve haşmetli bir hali vardı. Öfke ve hiddeti her halinden belliydi. Koşarak Hazret-i Üstadın kollarına girdik. Kendilerini oteldeki odasına çıkarttık. Zübeyir Ağabey ise Hazret-i Üstadın etrafında pervaneler gibi hizmet için çırpınarak dönüp duruyordu.
"Ben Üstad Hazretlerinin büyük bir velayet sahibi olduğunun kesin inancı içindeydim."
Abdülkadir Akçiçek 5 Nisan 1960 tarihinde Hüradam gazetesinde 'Onun ardından' başlığı altında bir yazı neşretmişti. Bu yazı daha sonra Hilal dergisinin Bediüzzaman için hazırladığı özel sayıda da çıkmıştı.