5 sonuçtan 1 ile 5 arası

Konu: 2�mekke Ve KÂbe

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    2�mekke Ve KÂbe

    2�MEKKE VE KÂBE
    Yeryüzünde Allah‘a ibâdet için yapılan ilk binâ, bütün namazlarda kıblegâh olarak yönelmekte olduğumuz Kâbe’dir.(5) Allah’ın emriyle Hz. İbrâhim ve oğlu Hz. İsmâil tarafından(6) Milattan 2000 yıl kadar önce Mekke’de yapılmıştır.(7) Tavâfa başlama yerinin işâreti olmak üzere, Kâbe’nin güney-doğu köşesi (Rükn-i Hacer-i Esved) nde bulunan “Hacer-i Esved” denilen siyah taşı Hz. İbrâhim, Ebu Kubeys dağından getirerek hâlen bulunduğu köşeye koymuştur. İnşaatın tamamlanmasından sonra Hz. İbrâhim ilk tavâfı oğlu Hz. İsmâil’le beraber yapmış, bütün insanları hacca, Kâbe’yi ziyârete dâvet etmiştir.(8)
    Mekke şehri, Hz. Peygamber (s.a.s.)’in büyük dedelerinden Kusayy tarafından, Kâbe’nin inşâsından çok sonra kurulmuştur. Allah’a ibadet için yapılmış olan Kâbe, zamanla “Tevhid İnancı”nın unutulmasıyla, putlarla doldurulmuş; Mekke puperestliğin merkezi hâline gelmiştir.

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 4.342, Level: 41
    Points: 4.342, Level: 41
    Level completed: 96%,
    Points required for next Level: 8
    Level completed: 96%, Points required for next Level: 8
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    hacı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    May 2010
    Mesajlar
    9
    Points
    4.342
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    0

    Standart Cevap: 2�mekke Ve KÂbe

    Yeryüzünde Allah‘a ibâdet için yapılan ilk binâ, bütün namazlarda kıblegâh olarak yönelmekte olduğumuz Kâbe’dir.(5) Allah’ın emriyle Hz. İbrâhim ve oğlu Hz. İsmâil tarafından(6) Milattan 2000 yıl kadar önce Mekke’de yapılmıştır
    Bu bilginin kaynağını öğrenmek mümkün müdür?

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 47.246, Level: 100
    Points: 47.246, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 75,0%
    Overall activity: 75,0%
    Achievements
    MaHiR 01 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Nov 2009
    Yer
    Bir Boğaz yedi tepe
    Mesajlar
    8.028
    Points
    47.246
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: 2�mekke Ve KÂbe

    Alıntı SiLa Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    2�MEKKE VE KÂBE
    Yeryüzünde Allah‘a ibâdet için yapılan ilk binâ, bütün namazlarda kıblegâh olarak yönelmekte olduğumuz Kâbe’dir.(5) Allah’ın emriyle Hz. İbrâhim ve oğlu Hz. İsmâil tarafından(6) Milattan 2000 yıl kadar önce Mekke’de yapılmıştır.(7) Tavâfa başlama yerinin işâreti olmak üzere, Kâbe’nin güney-doğu köşesi (Rükn-i Hacer-i Esved) nde bulunan “Hacer-i Esved” denilen siyah taşı Hz. İbrâhim, Ebu Kubeys dağından getirerek hâlen bulunduğu köşeye koymuştur. İnşaatın tamamlanmasından sonra Hz. İbrâhim ilk tavâfı oğlu Hz. İsmâil’le beraber yapmış, bütün insanları hacca, Kâbe’yi ziyârete dâvet etmiştir.(8)
    Mekke şehri, Hz. Peygamber (s.a.s.)’in büyük dedelerinden Kusayy tarafından, Kâbe’nin inşâsından çok sonra kurulmuştur. Allah’a ibadet için yapılmış olan Kâbe, zamanla “Tevhid İnancı”nın unutulmasıyla, putlarla doldurulmuş; Mekke puperestliğin merkezi hâline gelmiştir.

    paylaşım için teşekkürler emeğine sağlık

    ALLAH C.C Razı olsun kardeşim.






    Alıntı hacı Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Bu bilginin kaynağını öğrenmek mümkün müdür?


    Hicretten önce kıblenin yönü hangi tarafa idi? Kıble kabeye doğru oluşu hangi tarihlere rast geliyor? Hangi hadiseler vuku buluyordu?

    Kıble, aslında bir tarafa yönelme mânâsına gelir. Sonraları, namaz kılınacağı sırada yönelinen yere isim olmuştur. İlk kıble aynı zamanda yer yüzünün ilk mâbedi olan Kâbe’dir. Hz. İbrahim, Hz. İsmail, Hz. Salih ve Hz. Zülkarneyn’in (Aleyhimüsselam) kıblesi Kâbe idi.

    Peygamberimize (asv) de Allah tarafından Hicerten önce Mekke’de bulunduğu sırada önceleri Kâbe’ye, sonraları da Beytü’l-Makdis’e doğru namaz kılması emredildi.1 Mescid-i Aksâ da denilen Beytü’l-Makdis, yeryüzünde inşâ edilen ikinci mesciddir. Mescid-i Aksâ, Hz. Musâ’dan (a.s.) Hz. İsa (a.s.) zamanına kadar gelen peygamberlerin vahiy menzili idi. Bu sebeple Yahudiler, Hıristiyanlar ve daha sonra da biz Müslümanlar için mukaddes bir yer sayılır.

    Peygamber Efendimiz (asv) Mekke’de bulunduğu müddetçe Mescid-i Aksâ’ya doğru namaz kılarken Kâbe’yi de önünde bulunduruyor, böylece her iki kıbleyi de birleştiriyordu. Ancak, Medine’ye hicret ettikten sonra her iki tarafa dönmek mümkün olmadı. Buharî’nin rivayetine göre, Peygamber Efendimiz (asv) hicret ettikten sonra on yedi ay kadar Mescid-i Aksâ’ya dönerek namaz kıldı.

    Bu arada Yahudiler, “Bizim kıblemiz olmasa Muhammed ve Ashabının kıblesi olmazdı. Biz gösterinceye kadar kıblelerinin neresi olduğunu bilemediler” diyerek sinsi sinsi söylenmeye başladılar.

    Hem bu durum, hem de her iki kıbleye yönelememe Peygamberimizi (sav) rahatsız ediyordu. Başını sık sık semâya çeviriyor, vahiy bekliyordu. Birgün Cebrâil (a.s.) gelince, “Ya Cebrâil, Allah’tan, yönümü Kâbe’ye çevirmesini arzu ediyorum” buyurdu. Cebrâil (a.s.), “Ben ancak bir kulum. Rabbine duâ et, bunu Ondan niyaz et” dedi.

    Peygamberimiz de (a.s.m.) Cebrail’in bu tavsiyesi üzerine Allah’a niyaz etmeye devam etti. Cenab-ı Hak sevgili Habibinin duâsını kabul etti. Peygamberimiz Ashabıyla birlikte öğle (bir rivayette ikindi) namazı kılarken kıblenin Kâbe olarak değiştiği vahyedildi:

    “Yüzünün sık sık semâya çevrildiğini muhakkak ki Biz görüyoruz. Seni hoşnut olacağın kıbleye çevireceğiz. Artık yönünü Mescid-i Haram yönüne çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü o tarafa çevirin. Kendilerine kitap verilen Hıristiyan ve Yahudiler de bilirler ki, bu emir Rablerinden gelen hakkın tâ kendisidir. Allah onların yaptıklarından habersiz değildir.”2

    Vahiy tamam olduktan sonra Peygamberimiz (a.s.m.) ve Müslümanlar artık namazlarını Kâbe’ye dönerek kıldılar. Kâbe’ye doğru kılınan ilk namaz da ikindi namazıydı. Mekke’deki Müslümanlar da ertesi günün sabah namazında Kâbe’ye dönerek namazlarını kıldılar.

    Böylece mü’minler ırkları ve dilleri başka başka da olsa, bütün kâinatı kudretinde bulunduran yüce Allah’a karşı tazarru, niyaz ve ibadetlerini aynı cihete yönelerek edâ etmektedirler.

    Kâbe ve kıblenin mânevî cihetini şu ifadeler çok mânâlı bir şekilde dile getirmektedir:

    ”Kıble ve Kâbe öyle bir amud-ı nûrânîdir (nurlu bir sütundur) ki, semavâtı arşa kadar takmış ve nazmedip, küre-i arzın tabakatını (dünyanın tabakalarını) ferşe kadar delerek kâinatın muntazam bir amud-ı nurânîsi olmuştur. Eğer gıta ve perde keşfolunsa (açılsa) hatt-ı şâkul (çekül istikameti) ile senin gözünün şuâı, namazın herbir hareketinde ayn-ı kıble ile temas ve musafaha edecektir.”3

    Peygamberimiz (asv) Mescid-i Aksâ’ya doğru namaz kıldığı zaman Yahudiler ve diğer ehlikitap çok sevinirdi. Kıblenin Kâbe’ye çevrilmesine ise hiç memnun olmadılar. Rifaa bin Kays, Kâ’b bin Eşref gibi Yahudi âlimlerinin ileri gelenlerinden bir grup Peygamberimize (a.s.m.) giderek, “Ya Muhammed! Devam edegeldiğin kıbleden seni döndüren sebep nedir? Bu zamana kadar üzerinde bulunduğun kıbleye tekrar dön, biz de sana tabi olalım, seni tasdik edelim.” dediler.

    Aradan pek fazla bir zaman geçmemişti ki, Bakara Sûresinin 142. âyeti nâzil oldu: Meâlen, “İnsanlardan birtakım beyinsizler, ‘Müslümanları şimdiye kadar yöneldikleri kıbleden çeviren nedir?’ diyecekler. Sen onlara de ki: Doğu da, Batı da Allah’ındır. O dilediğini dosdoğru bir yola iletir.” Böylece Peygamberimiz onlara vahiyle cevap vererek müteselli oldu.

    Yine bu âyetle, Yüce Allah nereyi kıble kılar ve kullarına nereye yönelmelerini emrederse oranın diğerlerine tercih edileceğini, o mekâna şeref verenin de kendisi olduğunu beyan ediyordu. O halde niçin kıble orası oluyor da burası olmuyor, şeklinde kimsenin bir itiraza selâhiyeti yoktur. Çünkü, her iki kıble cihetini de Yüce Allah kendisi tayin etmiştir.

    Cenab-ı Hak, kıbleyi Mescid-i Aksa’dan Kâbe’ye çevirmekle Peygamberimizi tâzim ediyor, şânını yüceltiyordu. Çünkü, Kâbe’nin bulunduğu Mekke-i Mükerreme Resulullahın hem doğduğu, hem de peygamber olarak vazifelendirildiği belde, İslâmın beşiğiydi. Bu sebeple o beldeyi tâzim etmek, aynı zamanda Resulullahı tâzim etmek demekti.

    Diğer taraftan, kıblenin değiştirilmesi, aynı zamanda bir imtihan hüviyetini taşıyordu. Böylece, Peygamberimize tâbi olanlarla olmayanlar birbirinden ayırd ediliyordu. Bir âyette bu husus şöyle beyan buyurulur:

    “Senin yöneldiğin Kâbe’yi, Peygambere uyanlarla gerisin geri dönenleri ayırd etmek için kıble yaptık. Kıblenin bu şekilde değişmesi ise, Allah’ın hidayet nasip ettiği kimselerden başkasına pek ağır gelir. Yoksa Allah kıbleyi değiştirmekle imanınızı zaafa uğratacak ve evvelki kıbleye yönelerek kıldığınız namazları zayi edecek değildir. Şüphesiz ki Allah, insanlara pek şefkatli, pek merhametlidir.”4

    Nitekim kıblenin Kâbe’ye çevrilmesi neticesinde henüz îmanın tadını alamamış olan birçok Yahudi ve münafık bunu akıllarına sığdıramadılar. “Muhammed’in dini hak olsaydı, kıblesini değiştirip durmazdı” diyerek irtidat ettiler.5

    Görüldüğü gibi kıblenin değiştirilmesi hadisesi birçok hikmete mebnidir.
    Kaynaklar:

    1. İbni Cerir et-Taberî, Tefsirü’t-Taberî, 2:4-5.

    2. Bakara Sûresî, 144.

    3. Bediüzzaman Said Nursî. Muhakemât. (İstanbul: Sözler Yayınevi, 1977), s. 50-51.

    4. Bakara Sûresi, 143.

    5. Mehmed Vehbi. Hülâsatü’l-Beyan fî Tefsîri’l-Kur’ân. (İstanbul: Üç Dal Neşriyat, 1966), 1:249.


    Mehmed Paksu, İbadet Hayatımız-1




    Mekke

    Mekke, (Arapça: مكة), Arap Yarımadası'nda Hicâz eyaletinin başkenti ve Suudi Arabistan'ın en büyük şehridir. İslam dini, bu şehri kutsal kabul etmektedir ve "Şehirlerin Anası" diye nitelemektedir.

    Müslümanlar, (Mekke'nin) Hz. İbrahim'in milattan önce 2000'lerde yerleştirdiği hanımı Hacer ve oğlu Hz. İsmail'in etrafında inşa edildiğine inanmaktadırlar.
    Ben cemiyetin îman selâmeti yolunda dünyamı da âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmibeş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun. Kur'ânımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cenneti de istemem; orası da bana zindan olur. Milletimizin îmanını selâmette görürsem, Cehennemin alevleri içinde yanmağa razıyım: Çünki; vücudum yanarken, gönlüm gül-gülistan olur.
    13.Asrın Müceddidi
    BEDİÜZZAMAN SAİD-İ NURSİ

  4. #4
    ***
    DIŞARDA
    Points: 5.837, Level: 49
    Points: 5.837, Level: 49
    Level completed: 44%,
    Points required for next Level: 113
    Level completed: 44%, Points required for next Level: 113
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    reyyan nur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    MODERATOR
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    466
    Points
    5.837
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    17

    Standart Cevap: 2�mekke Ve KÂbe

    ALLAH RAZI OLSUN
    Cenab-ı Hak, kıbleyi Mescid-i Aksa’dan Kâbe’ye çevirmekle Peygamberimizi tâzim ediyor, şânını yüceltiyordu. Çünkü, Kâbe’nin bulunduğu Mekke-i Mükerreme Resulullahın hem doğduğu, hem de peygamber olarak vazifelendirildiği belde, İslâmın beşiğiydi. Bu sebeple o beldeyi tâzim etmek, aynı zamanda Resulullahı tâzim etmek demekti.

  5. #5
    ***
    DIŞARDA
    Points: 47.246, Level: 100
    Points: 47.246, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 75,0%
    Overall activity: 75,0%
    Achievements
    MaHiR 01 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Nov 2009
    Yer
    Bir Boğaz yedi tepe
    Mesajlar
    8.028
    Points
    47.246
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: 2�mekke Ve KÂbe

    Alıntı reyyan nur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    ALLAH RAZI OLSUN
    Cenab-ı Hak, kıbleyi Mescid-i Aksa’dan Kâbe’ye çevirmekle Peygamberimizi tâzim ediyor, şânını yüceltiyordu. Çünkü, Kâbe’nin bulunduğu Mekke-i Mükerreme Resulullahın hem doğduğu, hem de peygamber olarak vazifelendirildiği belde, İslâmın beşiğiydi. Bu sebeple o beldeyi tâzim etmek, aynı zamanda Resulullahı tâzim etmek demekti.
    AMİN ALLAH C.C Cümlemizden Razı olsun
    inşallah kardeşim.
    Ben cemiyetin îman selâmeti yolunda dünyamı da âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmibeş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun. Kur'ânımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cenneti de istemem; orası da bana zindan olur. Milletimizin îmanını selâmette görürsem, Cehennemin alevleri içinde yanmağa razıyım: Çünki; vücudum yanarken, gönlüm gül-gülistan olur.
    13.Asrın Müceddidi
    BEDİÜZZAMAN SAİD-İ NURSİ

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •