Mekke’ye giriş hazırlığı

İslâm ordusu Mekke’ye girmeden evvel, son defa Zî-Tuva Vadisinde toplandı. Peygamber Efendimiz ve Ashab-ı Kiramın sevinçleri etrafa dalga dalga yayılıyordu. Yüzlerinde tebessüm, gönüllerinde ferah ve sürur vardı.

Peygamber Efendimiz, devesi Kasvâ’nın üzerindeydi. Kendisine bu mübârek ve muazzam günü gösteren Cenâb-ı Hakka sonsuz hamd ve şükrünü takdim ediyordu.

Tevazû ve mahviyetinden mübârek başını öne eğmişti. Öylesine ki, nerdeyse mübârek sakalının ucu devesinin semerine değiverecekti.1 Bu haliyle önünde eğilinecek tek zâtın sadece kâinatın yaratıcısı Cenâb-ı Hak olduğunu bütün insanlığa ilân ediyordu. Aynı zamanda Ashabına da muvaffakiyeti verenin sadece Yüce Allah olduğunu, insanların ise, muvaffakiyetin sebeblerini hazırlamakla vazifeli bulunduklarını ders veriyordu.