Mukavkis’in Islâma Davet Edilmesi

Hicretin 7. senesi, Muharrem ayi. (Milâdî 628.) Bu tarihte, Ashabdan Hatib bin Ebî Beltaa, Peygamber Efendimizden aldigi Mukavkisa hitaben yazilmis Islâma dâvet mektubu ile Misir’a dogru yola çikti. Gece gündüz yoluna devam eden Hz. Hatib, o sirada Iskenderiye’de bulunan Mukavkis’a Resûl-i Ekrem Efendimizin mübârek mektubunu sundu. Hükümdarin okuttugu mektupta Resûl-i Ekrem Efendimiz (a.s.m.) ona hitaben sunlari yaziyordu:

“Bismillahirrahmanirrahim ! Allah’in kulu ve Resûlü Muhammed’den Kibtîlerin büyügü Mukavkis’a!

“Hidâyet yoluna uyanlara selâm olsun! Bu duâ ve temenniden sonra ben, seni Islâma dâvet ediyorum. Müslüman ol ki, selâmete eresin. Müslüman ol ki, Allah ecrini, mükâfatini iki kat versin. Eger, bu dâvetimden yüz çevirirsen, Kibtîlerin günâhi senin boynuna olsun!

“De ki: ‘Ey kitap ehli olan Hiristiyanlar ve Yahudiler! Sizinle bizim aramizda müsterek bir söze gelin: Allah’tan baskasina ibâdet etmeyelim, Ona hiç bir seyi ortak kosmayalim. Allah’i birakip da birbirimizi rab edinmeyelim.’ Eger onlar yüz çevirirlerse, siz deyin ki: ‘Sâhid olun, biz Müslümanlariz.’” (Âl-i Imrân Sûresi, 64.)1

Mektup okunup bitince, Mukavkis: “Hayirli olsun” dedi ve elçi Hz. Hatib’a izzet ikramda bulundu. Sonra da Server-i Kâinat Efendimizin mübârek mektubunu fil disinden bir kutu içine koyup, kutuyu mühürledi.2