6 sonuçtan 1 ile 6 arası

Konu: Zübeyr Gündüzalp'ın Gençlik Rehberini İlk Okuduğunda Hissettikleri

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Zübeyr Gündüzalp'ın Gençlik Rehberini İlk Okuduğunda Hissettikleri

    Para ve zevk.


    Bu iki nesnenin bitmez, tükenmez, zehirli, boş hülyaları.

    O erişemediğim ve eriştiğim takdirde dahi beni hayatta mesut edemeyeceğini sonradan anladığım o neticesiz hayaller, o kupkuru tasavvurlar.

    Ben neyim? Niçin yaşıyorum? Nereden geldim? Nereye gideceğim?


    Yoksa şu bir sürü başıboş mahlûklar gibi ipi boğazına atılmış bir yaratık mıyım?

    Hayır!

    Bu izzetime dehşetli dokunuyordu. Ben hayvan olamazdım.

    Ben hayvan gibi yaşayamazdım.

    Fikriyatım işliyordu. Ben bir insandım. Öyle ise insan gibi yaşayacaktım.

    Ama bu başıboş yaşayışım, acaba bir insanca yaşayış mıydı?

    İnsan olan insan, böyle mi hayat geçiriyordu?

    Bilemiyorum, fakat bu düşüncelerin verdiği tereddütlü tutum içinde, âdeta çırpınıyordum diyebilirim.



    Baba dostu muhterem bir ihtiyar vardı.

    Onu görünce merhum ve muhterem sevgili babamı hatırlarım.

    O da beni görünce, bir baba şefkati ile halimi hatırımı sorardı.


    Onun o şefkati, kederli günlerimi neşelendirirdi.

    Bir oğlu vardı. Sınıf arkadaşımdı. Onun namaz kıldığını, namaz vakti gelince okul penceresinde, bazen hademe odasında namaz kıldığını görüyordum.

    Ona ruhumda bir takdirkârlık, hatta bir gıpta hissi duyuyordum. “Acaba,” diyordum, “Benim hayatım mı, yoksa onun hayatı mı insanca bir hayattır?” ayırt edemiyordum.

    Bu sınıf arkadaşım nihayet üniversiteyi kazandı.

    Anadolu’nun saf, temiz ve sakin havasından (Ermenek) kalabalık bir şehre (Konya) geldi.

    Birgün bu arkadaşımın yanında bir sima: O da tanıdık! Hatırlayacak gibi oluyorum. Arkadaşım, okuduğu kitaptan bir aralık başını kaldırdı. Göz göze geldik. O da beni tanıdı. Tanıştık, seviştik.

    “Gençlik mevzuunda bir bahis okuyordum” dedi.

    Dedim: “Ben de dinleyeyim, devam edin.”

    Evvelâ kitaba baktım: Gençlik Rehberi.

    Müellifi: Bediüzzaman Said Nursî.

    Biraz durakladım.

    Çünkü gazetelerde bu isim hakkında menfî şeyler işitmiştim.

    Fakat dinlemeliydim.

    İşte tam fırsattı.

    Dinlediklerim ile duyduklarımı karşılaştırıp bir hükme varmalıydım.

    Yaratılış itibarı ile biraz tahkikçiydim, körü körüne, ezbere, şu veya bu dedikodulara kulak asmayı mertlik hissime lâyık görmüyordum.

    Arkadaşım okuyordu, dinliyordum.

    Ben öyle kendimi okunan kitaba vermiştim ki, bir aralık kendime geldim; iki saat geçmiş.

    Bu müddet içinde ruhumda bir kıpırdanış, bir başkalık oldu.

    Allah Allah! Ne olmuştum? Bir sihre mi tutulmuştum? Yoksa bir mıknatisiyet beni kendine mi çekmişti?


    Ayrıldım. Fakat benim aklıma fikrime şunlar yer etmişti, yoksa akıl fikir ve ruhî varlığımı istilâ mı etmişti?

    Yoksa kalp ve dimağıma, silinmez bir yazı ile mi yazılmıştı, ne olmuştu. Ne olmuşsa olmuştu.

    Evet, şu cümleler kulağımda çın çın çınlıyordu, aklımı dimağımı kaplıyordu:

    “Gençlik muhakkak gidecek!”

    Dedim, “Dönmeliyim. Eyvah, ya oradan ayrılmışsa! Niçin adresini almadım?”

    Koştum, gün batıyor. Dolmuşa bindim. Ah! Kalbim ferahladı. Arkadaşım hâlâ kitapla meşgul.

    “Geldim!” dedim.

    “Bana bu eseri bir haftalığına veremez misiniz? Yahut nereden temin edebilirim? Bir tane muhakkak almak istiyorum.”


    Aldım, o gece geç vakte kadar okudum.

    Okuyordum. Çok yerlerini tam anlayamıyordum.

    Bu nasıl kitaptı?

    Hem anlamıyordum, hem anlıyordum.

    Anlamıyordum; zira anladığımı ifade edemiyordum.


    İfadeden aciz kalıyordum. Fakat içimde bir inkılâp, ruhumda bir sükûn, kalbimde bir sürur, derin tesir duyuyordum.


    Sabahleyin uyandım.

    Güneş doğmuştu.

    İçimde bir hüzün, hem acı bir hüzün vardı.

    Acaba neden öğle vaktiydi?

    Minareden ezan sesi, İlâhî davet sesi kulağıma geldi.


    O ses, acımın sebebini ihtar etti.

    Sabahtan beri niçin namaz kılmamıştım?

    Bu acıyı ilk defa duyuyordum. O günde, evet o bahtiyar günde namaza başladım.


    İşte Risale-i Nur’dan bir Gençlik Rehberi, o da, başta sadece bir kısmını okumakla, beni nasıl böyle İlâhî bir inkılâp, böyle insanca, Müslümanca yaşayışa doğru götüren bir kuvvet meydana getirmiş ve beni nasıl değiştirmişti.

    Nurun Sadık Kahramanı, Zübeyir Gündüzalp

    Hayatı, Mefkuresi, Yeni Asya Neşriyat, s. 85


    Zübeyir GÜNDÜZALP

    .


    Seni çok Özledim Annem

  2. #2
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Zübeyr Gündüzalp'ın Gençlik Rehberini İlk Okuduğunda Hissettikleri



    Allah razı olsun güzel bir paylaşım


    .

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 4.350, Level: 41
    Points: 4.350, Level: 41
    Level completed: 50%,
    Points required for next Level: 200
    Level completed: 50%, Points required for next Level: 200
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Tılsım - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Banned
    Üyelik tarihi
    Jun 2009
    Mesajlar
    14
    Points
    4.350
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    0

    Standart zübeyr Gündüzalp'nin Gençlik Rehberini İlk Okuduğunda Hissettikleri

    Para ve zevk.


    Bu iki nesnenin bitmez, tükenmez, zehirli, boş hülyaları.

    O erişemediğim ve eriştiğim takdirde dahi beni hayatta mesut edemeyeceğini sonradan anladığım o neticesiz hayaller, o kupkuru tasavvurlar.

    Ben neyim? Niçin yaşıyorum? Nereden geldim? Nereye gideceğim?


    Yoksa şu bir sürü başıboş mahlûklar gibi ipi boğazına atılmış bir yaratık mıyım?

    Hayır!

    Bu izzetime dehşetli dokunuyordu. Ben hayvan olamazdım.

    Ben hayvan gibi yaşayamazdım.

    Fikriyatım işliyordu. Ben bir insandım. Öyle ise insan gibi yaşayacaktım.

    Ama bu başıboş yaşayışım, acaba bir insanca yaşayış mıydı?

    İnsan olan insan, böyle mi hayat geçiriyordu?

    Bilemiyorum, fakat bu düşüncelerin verdiği tereddütlü tutum içinde, âdeta çırpınıyordum diyebilirim.



    Baba dostu muhterem bir ihtiyar vardı.

    Onu görünce merhum ve muhterem sevgili babamı hatırlarım.

    O da beni görünce, bir baba şefkati ile halimi hatırımı sorardı.


    Onun o şefkati, kederli günlerimi neşelendirirdi.

    Bir oğlu vardı. Sınıf arkadaşımdı. Onun namaz kıldığını, namaz vakti gelince okul penceresinde, bazen hademe odasında namaz kıldığını görüyordum.

    Ona ruhumda bir takdirkârlık, hatta bir gıpta hissi duyuyordum. “Acaba,” diyordum, “Benim hayatım mı, yoksa onun hayatı mı insanca bir hayattır?” ayırt edemiyordum.

    Bu sınıf arkadaşım nihayet üniversiteyi kazandı.

    Anadolu’nun saf, temiz ve sakin havasından (Ermenek) kalabalık bir şehre (Konya) geldi.

    Birgün bu arkadaşımın yanında bir sima: O da tanıdık! Hatırlayacak gibi oluyorum. Arkadaşım, okuduğu kitaptan bir aralık başını kaldırdı. Göz göze geldik. O da beni tanıdı. Tanıştık, seviştik.

    “Gençlik mevzuunda bir bahis okuyordum” dedi.

    Dedim: “Ben de dinleyeyim, devam edin.”

    Evvelâ kitaba baktım: Gençlik Rehberi.

    Müellifi: Bediüzzaman Said Nursî.

    Biraz durakladım.

    Çünkü gazetelerde bu isim hakkında menfî şeyler işitmiştim.

    Fakat dinlemeliydim.

    İşte tam fırsattı.

    Dinlediklerim ile duyduklarımı karşılaştırıp bir hükme varmalıydım.

    Yaratılış itibarı ile biraz tahkikçiydim, körü körüne, ezbere, şu veya bu dedikodulara kulak asmayı mertlik hissime lâyık görmüyordum.

    Arkadaşım okuyordu, dinliyordum.

    Ben öyle kendimi okunan kitaba vermiştim ki, bir aralık kendime geldim; iki saat geçmiş.

    Bu müddet içinde ruhumda bir kıpırdanış, bir başkalık oldu.

    Allah Allah! Ne olmuştum? Bir sihre mi tutulmuştum? Yoksa bir mıknatisiyet beni kendine mi çekmişti?


    Ayrıldım. Fakat benim aklıma fikrime şunlar yer etmişti, yoksa akıl fikir ve ruhî varlığımı istilâ mı etmişti?

    Yoksa kalp ve dimağıma, silinmez bir yazı ile mi yazılmıştı, ne olmuştu. Ne olmuşsa olmuştu.

    Evet, şu cümleler kulağımda çın çın çınlıyordu, aklımı dimağımı kaplıyordu:

    “Gençlik muhakkak gidecek!”

    Dedim, “Dönmeliyim. Eyvah, ya oradan ayrılmışsa! Niçin adresini almadım?”

    Koştum, gün batıyor. Dolmuşa bindim. Ah! Kalbim ferahladı. Arkadaşım hâlâ kitapla meşgul.

    “Geldim!” dedim.

    “Bana bu eseri bir haftalığına veremez misiniz? Yahut nereden temin edebilirim? Bir tane muhakkak almak istiyorum.”


    Aldım, o gece geç vakte kadar okudum.

    Okuyordum. Çok yerlerini tam anlayamıyordum.

    Bu nasıl kitaptı?

    Hem anlamıyordum, hem anlıyordum.

    Anlamıyordum; zira anladığımı ifade edemiyordum.


    İfadeden aciz kalıyordum. Fakat içimde bir inkılâp, ruhumda bir sükûn, kalbimde bir sürur, derin tesir duyuyordum.


    Sabahleyin uyandım.

    Güneş doğmuştu.

    İçimde bir hüzün, hem acı bir hüzün vardı.

    Acaba neden öğle vaktiydi?

    Minareden ezan sesi, İlâhî davet sesi kulağıma geldi.


    O ses, acımın sebebini ihtar etti.

    Sabahtan beri niçin namaz kılmamıştım?

    Bu acıyı ilk defa duyuyordum. O günde, evet o bahtiyar günde namaza başladım.


    İşte Risale-i Nur’dan bir Gençlik Rehberi, o da, başta sadece bir kısmını okumakla, beni nasıl böyle İlâhî bir inkılâp, böyle insanca, Müslümanca yaşayışa doğru götüren bir kuvvet meydana getirmiş ve beni nasıl değiştirmişti.

    Nurun Sadık Kahramanı, Zübeyir Gündüzalp

  4. #4
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: zübeyr Gündüzalp'nin Gençlik Rehberini İlk Okuduğunda Hissettikleri

    Allah (c.c) razı olsun emeğine sağlık

  5. #5
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Cevap: Zübeyr Gündüzalp'ın Gençlik Rehberini İlk Okuduğunda Hissettikleri

    paylaşımlarınız için tşk ederim..


    Seni çok Özledim Annem

  6. #6
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.888, Level: 63
    Points: 8.888, Level: 63
    Level completed: 46%,
    Points required for next Level: 162
    Level completed: 46%, Points required for next Level: 162
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    mehasin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Nov 2009
    Mesajlar
    1.152
    Points
    8.888
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    17

    Standart Cevap: Zübeyr Gündüzalp'ın Gençlik Rehberini İlk Okuduğunda Hissettikleri

    nefis bir paylaşımdı emeğine sağlık...
    ALLAH'I TANIYAN İTAAT EDEN, ZİNDANDA DAHİ OLSA BAHTİYARDIR.ONU UNUTAN SARAYLARDA DA OLSA ZİNDANDADIR, BEDBAHTTIR....

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •