***
DIŞARDA
Points: 455.346, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 100,0%
Achievements


(Hak teâlâ, sevdiği kulu dertlere müptela kılar, o da sabrederse, ondan razı olur.) [Deylemi]
Gerçek tevekkülü kazandırır
Hastalık ve musibetin bir hikmeti de, çaresizlik halinde kal*bin sadece Allah'a çevrilmesi ve kurtuluşun yalnızca ondan bek*lenmesidir. Bu beklenti başlı başına büyük ve halis bir ibadettir. Ağır hasta ve musibet zedelerde bu engin tevekkül hali açıkça görülür. Kullardan bütünüyle ümit keser; tüm ümidini Allah'a bağlarlar. Beden dilleriyle adeta şu mesajı verirler: "Ya Rabbi! Senden başka sığınılacak kapı kalmadı. Son çare Sensin. Ümit Sendendir." Bu samimi iltica, makbul bir dua hükmüne geçer ve bazen derhal tesirini gösterir.
Öyle zaman olur ki, doktorlar has*tadan ümit kesildiğini belirtir; o da inancının verdiği moral ve ilhamla samimi, kalpten Yüce Rabbine yalvarır; derken bir anda olmazlar oluverir. Bu güzel duygu ve halis dua büyük bir kera*meti gerçekleştirir. Doktorlar bile olanları hayret ve ibretle sey*rederler. Bu öyle bir ibadettir ki, ancak böylesi bir ruh haliyle kazanılabilir. "Ne zaman ki Peygamberler, (kavminin imana gel*mesinden) ümitlerini keserler ve artık yalancı olarak görüldükle*rine kanaat getirirler, işte o anda kendilerine yardımımız ula*şır..."( Yusuf Sûresi, 12:110) âyeti başka bir açıdan bu İlâhî imdada işaret eder.
Hangi kapıyı çalarsan çal çalınacak en büyük kapı o yüce yaradanın kapısıdır.
Kûn Fe Yekûn (Ol Der ve Olur) ALLAH dan ümit kesilmez kardeşim Dua larımız sizinle inş. RABBİM yar ve yardımcınız olsun...
Şifa âyetleri şunlardır:
1-“Ve yeşfî sudûra kavmi’m-mü’minîne ve yüzhib ğayza kulûbihim.”
Meali: (Allah mü’minler topluluğunun gönüllerini ferahlandırsın, şifâ versin ve kalplerindeki ıztırabı gidersin.) 4
2- “Yâ eyyühe’n-nâsü kad câet küm mev’ızatun min Rabbikum ve şifâü’l-limâ fi’s-sudûri ve hüden ve rahmetün li’l-mü’minîn.”
Meali: (Ey İnsanlar! Size Rabb’inizden bir öğüt, gönüllerin derdine şifâ, mü’minlere bir hidâyet ve rahmet gelmiştir.) 5
3- “Yahrucu mim-butûnihâ şarâbüm-muhtelifün elvânühû fîhi şifâü’l-linnâsi inne fî zâlike le’âyete’l-likavmi’y-yetefekkerûn.”
Meali: (Onların karınlarından çeşitli renklerde bir şerbet çıkar ki, onda insanlar için şifâ bulunur. Düşünen bir topluluk için şüphesiz bunda bir delil vardır.”) 6
4- “Ve nünezzilü mine’l-Kur’âni mâ hüve şifâü’v-ve rahmetü’l-li’l-mü’minîn.”
Meali: (Biz Kur’ân’da mü’minler için şifâ ve rahmet olan âyetleri indiriyoruz.” 7
5- “Ve izâ meridtü fehüve yeşfîn.”
Meali: (Hastalandığımda bana şifâ veren Allah’tır.” 8
6- “Kul hüve li’llezîne âmenû hüden ve şifâün.”
Meali: (De ki: Kur’ân, inananlar için hidayet ve şifadır.) 9
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm hastalara şöyle duâ etmiştir:
1-“Allahümme rabbi’n-nâsi ezhibi’lbe’se işfi. Ente’ş-şâfî. Lâ şifâe illâ şifâüke. Şifâen lâ yüğâdiru sekamen. Allahümme işfi abdeke yenke’ leke adüvven ev yemşî leke ilâ salatin.”
(Allah’ım! Ey insanların Rabbi! Şifa ver! Şifa veren ancak Sen’sin! Sen’den başka şifâ verecek kimse yoktur! Allah’ım! Şu kuluna şifa ver ki, Senin bir düşmanına acı versin veya Senin rızânı kazanmak için namaz kılmak üzere yürüsün.) 10
2- “Bismillâhi erkîke min külli şey’in yü’zîke min şerri külli nefsin ev aynü hâsidin. Allahümme yeşfîke bismillâhi erkîke.”
(Sana ıztırap veren her şeyden, her kıskanç nefisten, her hasetçi gözden Allah’ın adıyla sana şifa dilerim. Allah sana şifa versin. Allah’ın adıyla sana şifa dilerim.) 11